Ad-soyad: Scarlett Mia Cock.
Diğer karakteriniz: Yok

1. Seçilmek istediğiniz bina(-lar): Benim için fark etmez. Neresi uygun görülürse orası olur.
2. Sınıf: 3. sınıf ve üzeri olabilir.
3. Kan Durumu: Melez
4. Karakteriniz ve Geçmişi: Mia Melez bir cadıdır. Annesi Muggle babası Safkan bir büyücüdür. Babası ve babasının ailesi daima aydınlık tarafta yer almışlardır bu yüzden Mia'da aydınlık taraftadır. Mia oldukça serbest yetişmiş bir kızdır. Her zaman mutludur. Eğlenmeyi sever. Arkadaşlarına neredeyse tapar. Onlar için her şeyi yapabilir. Çok cesurdur. Oldukça sosyaldir. Aşk'a pek inanmaz. Fakat sevgilisi olduğu zamanlar olmuştur. Ve ilişkileri genelde uzun sürelidir. Her zaman ciddi olan ve sürekli olarak önemli konulardan bahseden insanlardan pek haz etmez. Ailesini bu kadar çok sevmesinin sebebi de belkide budur. Ailesi mizah anlayışı oldukça güçlü,eğlenmeyi seven mutlu kişilerdir. Evlerinden önemli konular konuşulsa da genelde sonunda mutlaka herkesin kahkahalarıyla sonuçlanan sohbetler edilir. Mia çok çok güzel olmasa da etrafı tarafından çok dikkat çeken bir kızdır adeta parıldar. Bu sebeple nerde olursa olsun ona dikili gözlerle sık sık karşılaşır. Bu özelliğini büyük annesinden aldığı söylenir. Kitap okumayı ve hayvanları çok sever. Hatta hayvanlara tapar. Evin içi onun sayesinde bir çok hayvana yuva olmuş bir barınak gibidir. Kötü insanlardan pek hoşlanmaz. Hayvanlara zarar veren kötü insanlardan iki katı hoşlanmaz.

Örnek RP :

Gözüm kapalı olduğu halde delip geçen ışık demetiyle uyandım bu sabah. Sabahın en güzel ışıklarıyla uyanmak hoş bir neşe kattı doğrusu bana. Sırf güneşin ışıkları tarafından uyandırılabilmek için kapatmazdım perdelerimi gece yatarken böylece bütün ışık odama vurur bende uyanırım. Bunu yaptığımda günümün hep iyi geçeceğine inanırım. Belki de sırf buna inandığımdan iyi geçer günüm.
Yatağımdan kalkarken odama da şöyle bir göz attım fazlasıyla dağınık görünüyordu. Önümüzdeki günlerde yapacaklarım arasına odamı düzenlemeyi de ekledim.
Camın önünde durup dışarıya baktım benim küçük BOO'm uyanmış kulübesinin etrafında koşturup oyunlar oynuyor. Hemen yanına gitmek için üstümü bile değiştirmeden pembe pijamalarımla merdivenleri hızlıca inerek bahçeye çıktım. BOO bana doğru geldi. Kendini sevdirmek için ne ilginç şebeklikler yapar bir bilseniz. Küçük bir çocuk gibi olmuştum. Küçük köpeğimle bahçede koşturup oynuyordum ve üzerimde pijamalarımla.
Öyle dalmışım ki beni seyreden bir çift gözü fark dahi etmemişim bana seslenene kadar.
Yanıma geldi belime sarıldı,beni kendine çekti ve dudaklarımdan öptü. Utanıp kıpkırmızı olmuştum,kendimi geri çektim. "Babam her an bahçeye inebilir veya camda olabilir. Yaşamayı ve beni seviyorsan beni bir daha burada bu şekilde öpme lütfen" dedim,şirin bir şekilde gülümseyerek. Sonra beni bir daha öptü ve bir daha. Hoşuma gidiyordu elbette ama babam görürse bundan pek hoşlanmazdı. Normalde bana pek karışmaz fakat bu konularda hassastır,damarına basmamak gerekir. " Hadi hazırlan gitmemiz gerek bugün özel bir gün. " dedi. Özel bir gün mü? Bir şey mi unuttum? Eyvah! İçimi bir korkuda sarmadı değildi. Hafızamı zorlasamda bulamıyordum. Sevgili oluşumuzun dördüncü yılını daha bir ay önce kutlamıştık. Sevgililer günü geçeli çok olmuştu. Onun doğum günü de geçmişti. Ve benimkine daha iki ay vardı. Bu ne özel günüydü böyle? "Özel bir gün mü?" dedim. "Hiç bir şey sorma git ve hazırlan sevgilim." dedi. Böyle dediyse tek bir ipucu bile vermeyeceğini bildiğimden koşarak eve girdim. Dolabıma uzun uzun baktım ama nereye gideceğimizi ne yapacağımızı bilmediğimden ne giyeceğime karar verememiştim. Cama çıkıp "Nasıl bir şey giymem gerekiyor?" diye sordum. Cevap vermeden eve girdi merdivenlerden çıkışını duyabiliyordum. Geldi. Kapıyı tıkladı,girebileceğini söyledim,içeri girdi. Dolabıma baktı. Bahçivan tulumum vardı onu ve pembe bir tişört aldı onları giymemi söyledi. Dediğine uydum. Onu odadan çıkartıp giyindim.
Evden çıkarken "Anne!,Baba! Ben çıkıyorum. İkinizide seviyorum,geç kalmam." diye seslendim onlara.
Kapıyı kapatışımla elimi Dean'a kaptırışım bir olmuştu. "Hadi ama çok yavaşsın. Hızlıca gitmemiz gerekiyor" derken beni çekerek arabasına doğru götürüyordu. Dean'ın arabası üzeri açık kırmızı bir spor arabadır. Gerçekten çok mükemmel görünür. Arabasına benden daha çok aşık olduğuna eminim. Arabaya binip sesi aşırı yüksek olan hızlı bir şarkı açtı. Her seferinde arabayı hızlı kullanmaması için onu uyarmama rağmen yinede bu huyundan vazgeçmez yüreğimi ağzıma getirirdi. Tamam aksiyonu severdim ama bu kadarıda fazlaydı doğrusu.
Geleceğimiz yere yaklaştığımızı söyleyip arabayı kenara çekip durdurdu. Gözlerimi bağlayıp gideceğimiz yerin süpriz olacağını hemen görmemem gerektiğini söyledi. Kararına bir süre itiraz etsem de kabul etmek zorunda kaldım. Tahmin ettiğim kadarıyla on dakika kadar daha gittik arabayla. Sonra beni indirip belimden tutarak gideceğimiz yere doğru yürütmeye başladı. Sonra durdu. Kuş cıvıltıları,köpek,at sesleri. Nereye gelmiştik böyle?
Gözlerimi nazikçe açtı ve "Bak" dedi. "Bu artık senin." Ağzım açık kalmıştı. Simsiyah,up uzun yeleleriyle karşımda bir at duruyordu. Neredeyse tüm hayatım boyunca bir at almak istemiştim ama bir türlü anneme kabul ettiremediğimden alamamıştım. Çığlıklar atıp Dean'a sarılıyordum. "Teşekkür ederim,teşekkür ederim." Gözlerim dolmuştu,resmen ağlıyordum. Hani insanın bir hayali olur ya bu hayal hiç bir şeye sığmaz. Benimki de attı işte. Ve artık gerçek olmuştu. Ona doğru yürüdüm. Onu sevmeme izin verdi. O kadar asildi ki. Durup durup Dean'a sarılmaktan,teşekkür etmekten kendimi alamıyordum. Ama birden suratım asıldı. "Bunu nerde bakacağım? Annem hayatta kabul etmez." dedim. Düşünceli ve kötü hissediyordum. Hayallerim yerle bir olmuş gibiydi.
Suratında kocaman bir gülümseme oluştu. Sanırım bir fikri vardı bu beni sevindirdi. "Eğer evet dersen bizim evimizde. Atın için yaptıracağımız ahırda. Benimle evlenirmisin Mia?" Kalakalmıştım. Kımıldayamıyor,ağzımı açamıyordum. Gözlerim yaşlarla doluydu. O kadar mutluydum ki. "E-Evet. Evet evlenirim." dedim ağzımdan zorla dökülen kelimelerle. Boynuna sarıldım. Ağlamaya başladım.
Kulağıma fısıldayıp duruyordu. "Seni seviyorum.."