AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Sophie Anastasia Ellwood

Sophie Anastasia Ellwood

RP Yaşı : 27
Mesaj Sayısı : 217
Gerçek Adı : Merve ben aynı zamanda Dean Bloom ve Ivan A. Arshlander'ım.

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyÇarş. Tem. 18, 2012 5:43 pm

Derse Girmesi Zorunlu Olan Öğrenciler

Gryffindor

Aleksandra Targaryen [V]
Anastacia Bouveir [V]
Cecelia Winslet [VI]
Clary Bernstein [VI]
Cornelia Niémans [V]
Katheryn Wilson [V]
Kathleen Hart [V]
Katniss Winslet [VI]
Melanié Phoénix [IV]


Hufflepuff

Alexis Antoinette [VI]
Dean Bloom [V]
Isabella Evans [IV]
Julius Castellian [VI]
Madison Alexis [IV]

Ravenclaw

Alexander Nathan Cline [V]
Ashley Goldberg [IV]
Donielle Vantur Campris [V]
Eartha Mayfield [V]
Jordoan Lovebad [IV]
Steve Chase [V]
Albus Jack Phorkys [V]

Slytherin

Audrey P. Eleusis [V]
Bastet Thomas [V]
Clementine Blackbourne [VII]
Cresseda Kleinfelter [VI]
Elliot John Dubenich [VI]
Francisco Auésten [IV]
Henry McGrew [V]
Holly Fioné Eleusis [V]
Roxanne Delacroix [VI]
Xanthe Valyntine [V]

İlk rpden sonra yaklaşık 10 gününüz var. 10 gün sonra ilk dersiniz bitmiş olacaktır.
Kendi oluşturduğunuz kurgularınızı yazmakta özgürsünüz.
Beni yazdığımın dışında hareket ettirmekte yasaktır.
Yukarıda ismi olmayan öğrenciler rplerinin altına out olarak belirtsinler lütfen.
Öğrencilerin derse girmesi zorunludur girmeyen her öğrenci için binalardan puan düşülecektir.
Mazeretliler mazeretlerini belirterek daha sonra bana bir ders rpsi ve ödev göndermelidir.


En son Sophie Anastasia Hunter tarafından Çarş. Tem. 25, 2012 12:00 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://aether-rpg.turkproforum.com/
Sophie Anastasia Ellwood

Sophie Anastasia Ellwood

RP Yaşı : 27
Mesaj Sayısı : 217
Gerçek Adı : Merve ben aynı zamanda Dean Bloom ve Ivan A. Arshlander'ım.

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyÇarş. Tem. 18, 2012 6:44 pm

-Ders-
Suskun koridorlarda yürürken ayakkabısının topuğunun çıkardığı seslerle kendini anılara dalmaktan alı koyuyordu. Burada hayatının belirleyici dönemlerini geçirmişti. Yaşadığı şeylerin büyük bir bölümünün temeli burada atılmıştı. Şatodaki en genç öğretmen olarak bu senin sıkıcı derslerinde aritmansiden sonra ikinci sıraya oturacak dersini verecekti. Sihir tarihi, okul yıllarında başarılı olduğu bir dersti. Sonrasında onun üzerine aldığı eğitimi kullanmak yerine kendini doğaya atmıştı fakat bunun bir faydası olmamıştı hiç kendine ve hayatını toparlayabilmek adına bu adımı atmıştı. Saat daha çok erkendi fakat dersinin işleneceği dersliğe gidip bir kaç düzenleme yapmak istiyordu. Dersliğin kapısına vardığında içerisinin iç karartıcı şekilde sıkıcı ve klasik derslik tipinde olduğunu gördüğünde hiç şaşırmadı. Ceketinin içindeki özel cepten asasını çıkardı ve kapıyı kapattı. Dersinin başlamasına daha iki saat vardı. İki saat buranın dekarasyonu için yetip de artıyordu bile. Sıraları ortaya toparlayarak duvar kenarlarını boşalttı ve küçük bir büyüyle duvarların koyu kırmızı ve siyaha boyanması için başlangıç verdi. Tavandaki saçma avizeyi bir kenara kaldırıp tavanı büyüleyerek çok daha hoş bir hal almasını sağladı. Sıraları geri yerine koyup hepsini tekli bir hale ve daha rahat bir şekle getirdi. Saatine baktığında yaklaşık yarım saat geçtiğini fark etti. Öğretmen masasına dönüp onu da kafasına göre güzel bir şekle soktuktan sonra bir duvarı kaplayan büyük pencereyi temizlemek için bir büyü yaptı. Artık ortam çok daha rahat ve güzeldi. Kitaplarını çantasından çıkarıp masasının üzerine bıraktı ve öğrencilerini beklemek üzere pencerenin yanına geçti.

Sınıf dolmaya başlarken giren öğrencilerin yüzlerindeki şaşkınlıkları ve aralarında yaptıkları beğeni ve eleştiri konuşmalarını biraz dinledikten sonra yavaş adımlarla masasının önüne geçti ve üzerine yarı oturur şekilde sınıfın yerleşmesini bekledi. 10 dakika sonra saınf tamamen yerini aldığında ilk dersine başlamak için boğazını temizledi ve konuşmasına başladı.
"Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun. dedikten sonra masadan kalkıp sınıfı turlamaya başladı. Çıt çıkmıyordu ve bundan hoşlanmıştı. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden."Asasını kaldırdı ve tahtaya büyük harflerle Hogwarts Tarihi yazdı. Bunu sınıfındaki herkesin bildiğinden emindi fakat şuan anlatılabilecek en mantıklı konu buydu ve tok, duyulur bir sesle konuşmaya başladı.

Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor.
Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw
Bu isimleri söylerken özellikle hangi binanın kurucusunu söylüyorsa o binanın bölümüne baktı.
Öncelikle onların yaşamına değinelim.
Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır.

Öğrencilerinin söylediklerini not edebilmeleri için kısaca durakladı. Devam ettiğinde Slytherin binasının önünde duruyordu.
Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir.
Yeniden bir duraklama ve Ravenclaw bölümüne doğru ilerledi.
Rowena Ravenclaw ise daima asosyal bir kızdı. Yeteneğini fark ettiğinde 8 yaşındaydı. Köyde doğdu. Büyüdüğünde Avrupa seyahatlerine başladı, binanın simgesini de bir seyahetinde başına gelen bir kazayla seçti. Okul kurulduğunda en korktuğu şey zarar verici büyüler yaratılmasıydı. bunu Salazar Slytherin yerine getirdi, ama o da buna karşı büyüler yarattı. Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı. Son olarak Hufflepuff bölümüne ilerledi ve sözlerine devam etti.

Helga Hufflepuff bir çiftlikte büyümüştür. Babası para kazanamayan bir çiftçiymiş. Yeteneğini fark ettiğinde bitkibilim üzerine uzmanlaşmıştır. Babasının çiftiliğini geliştirmesi için bitkileri büyülemiştir.
Helga, buradaki hayatından sonra adalara göç etmiştir ve bilgisiyle; yeni iksirler, karışımlar ve bitkiler bulmaya devam etmiştir. Bu seyahatlerin birinde nerdeyse ölmek üzere olan bir porsuk almıştır ve Helga, porsuğa iyileşene kadar bakmıştır. Böylece Helga porsukları iyileştirmek için yeni bitkiler yaratmıştır. Bu arada da Hufflepuff, arkadaşı ile Hogwarts'ın kara gölünde bulunan siyah-beyaz-ve-gölgelerle-kaplı balığa bayağı bir ilgi besliyormuş. Hufflepuff'ın okulun bahçesi yapımında oldukça fazla bir rolü vardır. Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış.
Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü.
Anlatacakları bu kadardı. İlk ders için gayet yeterliydi anlattıkları. Karşısındaki öğrencileri de sıkmak istemiyordu zaten. "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim.dedi ve suratına bir gülümseme yapıştırdı. Kollarını göğüsünde bağladı ve masasına yaslandı tekrar. Bazı öğrencileri ayağa kalkıp kendini tanıttıktan sonra dersle ilgili ek bilgileri ekledikten sonra "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." dedi ve yavaş yavaş boşalan sınıfı dikkatli gözlerle izlemeye koyuldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://aether-rpg.turkproforum.com/
Elliot John Dubenich
VII. Sınıf
VII. Sınıf
Elliot John Dubenich

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 665
Gerçek Adı : Kadri
Yaş : 27

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyÇarş. Tem. 18, 2012 7:34 pm

Kahvaltıdan sonra ortak salona çıkıp siyah rahat bir koltuğa oturdum. Bir süre kitap okuduktan sonra dersleri unuttuğumu fark ettim. Cüppemin cebinden ders programımı çıkarıp kağıdı açtım. Bir sonraki ders sihir tarihi olarak gözüküyordu. Sıkıcı bir dersti. Zorunlu olmasa kesinlikle almazdım. Yine profesör Celia girecekti sanırım. Daha dersin başlamasına bir saat var gözüküyordu. O yüzden oturmaya devam ettim. Kahvaltıya inmeden önce duş almıştım zaten. Shelby'de yatakhanede olduğu için uzun zamandır ilk defa bu kadar rahattım. Öğrenciler de etrafta koşuşturup derslerine yetişmese daha iyi olacaktı. Yarım saat daha kitap okuduktan sonra dersliğe gitmek için kitabımı bulmam gerektiğimi düşündüm. Yatağımın altındaki sandıktaydı hepsi. Yatakhaneye girince Shelby'nin yatağımda uyuduğunu gördüm. Bu problemler hep bu yıl başlamıştı zaten. Sandıktan kitabımı alıp ortak salondan çıktım. I.kata çıkmak için on dakika oyalandım.

Dersin başlamasına artık on dakika kalmıştı. O yüzden içeriye dersliğe girdim. Derslik geçen yıldan farklı olmuştu. Sıralar tekli, duvarların rengi değişik, pencereler bile daha rahat gözüküyordu. İçeride Profesör Celia'yı görmeyi umarken masada oturan kişi bir başkasıydı. Yeni profesör olmalıydı. Onu açılışta profesör masasında görmüştüm. Diğer kişilerde benimle birlikte geliyordu. Slytherinlilerin bulunduğu tarafa geçip önlerden bir sıraya oturdum. Sihir tarihini sevmezdim ama iksir dersinden daha başarılıydım bu derste. Herkes toplandıktan sonra profesör konuşmaya başladı. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun. Hikaye gibi dinlemek benim işimdi. Ama soruları not edebilirdim sanırım. Tek bir ödev ama ayrıntılı sanırım atlatabilirim. Masasından kalkıp etrafı gezerek tekrar konuşmaya başladı. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden." Tahtaya Hogwarts Tarihi yazdı. Bilindik bir konuydu. Yani en azından ben biliyordum bu konuyu. Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor.
Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw
Bin yıl çok uzun bir süreydi. Kurucuları söylerken her kurucunun ait olduğu binaya bakıyordu. Öncelikle onların yaşamına değinelim.
Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır.
Bunları söylerken de Gryffindor binasına doğru bakıyordu. 4 yaşında bir çocuğa nasıl kılıç verirsin ki. Çok saçma bir olaydı. Ama bunları hep biliyordum zaten. Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir.
Daima değildi bu olay. Harry'nin Çatalağız yeteneğini kaybettiğini bilmiyordum. Bu benim için yeni bir bilgi olduğu için hemen not almıştım. Bunları anlatırken profesör gözümün içine bakıyormuş gibi hissettim. Bu yüzden biraz ürpermiştim. Benim için önemli olan iki kurucu onlardı. Gerisini tam dinlediğim söylenemezdi. Diğer iki kurucuyu anlatırken de yaptığı gibi binanın öğrencilerine bakmıştı. "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim. Bunu söyledikten sonra bir süre anlattıklarını düşündüm. Aklıma bir şeyler gelmeye başlamıştı. İlk elimi kaldırdığım için beni kaldırmıştı profesör. "Elliot John Dubenich VI.sınıf Slytherin." dedim. Bir duraksamadan sonra devam ettim. "Salazar ve Godric her zaman düşman değillerdi en azından bir bakıma. Salazar onunla defalarca arkadaş olmaya çalışmıştır ama tarihi okuyunca başarılı olduğu söylenemez tabii ki. Söyleyeceklerim bu kadar," dedim ve yerime geçtim. Diğerleri de bir şeyler ekledi. Bazılarını da yeni duyuyordum. Bazıları ise bilindikti. Sonra tekrar konuştu profesör. "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." dedi. Mısır tarihini neden sihir tarihi dersinde işleyeceğimizi düşünüyordum ama derse geldiğimde anlayacağımı düşünüp aklımdan bu konuyu çıkarttım ve ortak salona gitmek için derslikten çıktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clara Carlevaro

Clara Carlevaro

RP Yaşı : 18
Mesaj Sayısı : 1791
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyÇarş. Tem. 18, 2012 8:16 pm

Sihir Tarihi dersi... Aleksandra bu dersi severdi. Evet, çok zor bir dersti, çok çalışma ve iyi bir hafıza gerektiriyordu ama Alex'in bundan pek de rahatsız olduğu söylenemezdi. Sınıfa doğru ilerlerken Steve ile ayrılmalarının ardından geçen süre içerisinde ne kadar da değiştiğini fark etti Alex. Eskiye nazaran daha durgundu ve zamanının çoğunu kütüphanede ödev yapıp kitap okuyarak geçiriyordu. İçki içmek için gizlice gittiği Yasak Orman ve Quidditch Saha'sını saymazsak tabii.

Genç kız Sihir Tarihi sınıfından içeri girdiğinde, karşısında harikulade bir dekorasyon buldu. Duvarlar kırmızı siyah renkteydi ve bu etrafın hem ürkütücü hem de hoş bir görünüme sahip olmasını sağlamıştı. Tavana yapılan büyü etrafın aydınlanmasını sağlıyor ve hoş görünmesine katkı sağlıyordu. Gerçekten de harika bir hale getirilmişti ve tüm bunları yapanın Profesör Hunter olduğu şüphesizdi. Genç, güzel ve akıllı bir profesördü. Alex hep onun gibi olmak istemişti. Kendine oturacak bir yer buldu ve hemen önündeki kitabın üzerine karalamış olduğu notları okumaya başladı genç cadı. Bir gece öncesinden her ders için yaptığı gibi hazırlık yapmıştı. Sınıf tamamen dolana kadar kitabından başını kaldırmadı genç cadı. Ardından etrafına bakınıp her sıranın dolmuş olduğunu gördüğünde kitabını kapattı ve bakışlarını Profesör Hunter'a dikti. Profesör tüm sınıfın onu görebileceği şekilde öne çıktı ve konuşmasına başladı. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun." dedikten sonra Alex etrafına kaçamak bakışlar attı, herkes sus pus oturuyor ve Profesör Hunter'ı dinliyordu. Alex bakışlarını tekrar profesöre çevirdi ve konuşmanın devamını dinlemeye başladı. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden." dedikten sonra asasını havaya kaldırdı ve tahtaya "Hogwarts Tarihi" yazdıktan sonra sınıfa dönüp dersi anlatmaya başladı. Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw." Profesör bina kurucularının adını söylerken birer birer her kurucunun kurduğu binadaki öğrencilerin olduğu yere bakmıştı. "Öncelikle onların yaşamına değinelim. Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır." diye devam etti profesör. Alex de bu sırada söylediği her sözcüğü parşömenine not ediyordu. "Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir." dedikten sonra Ravenclaw bölümüne ilerledi profesör. "Rowena Ravenclaw ise daima asosyal bir kızdı. Yeteneğini fark ettiğinde 8 yaşındaydı. Köyde doğdu. Büyüdüğünde Avrupa seyahatlerine başladı, binanın simgesini de bir seyahetinde başına gelen bir kazayla seçti. Okul kurulduğunda en korktuğu şey zarar verici büyüler yaratılmasıydı. bunu Salazar Slytherin yerine getirdi, ama o da buna karşı büyüler yarattı. Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı." dedi. Bu sefer Hufflepuff binasının olduğu bölüme doğru yürümekteydi, bir yandan da konuşuyordu. "Helga Hufflepuff bir çiftlikte büyümüştür. Babası para kazanamayan bir çiftçiymiş. Yeteneğini fark ettiğinde bitkibilim üzerine uzmanlaşmıştır. Babasının çiftiliğini geliştirmesi için bitkileri büyülemiştir. Helga, buradaki hayatından sonra adalara göç etmiştir ve bilgisiyle; yeni iksirler, karışımlar ve bitkiler bulmaya devam etmiştir. Bu seyahatlerin birinde nerdeyse ölmek üzere olan bir porsuk almıştır ve Helga, porsuğa iyileşene kadar bakmıştır. Böylece Helga porsukları iyileştirmek için yeni bitkiler yaratmıştır. Bu arada da Hufflepuff, arkadaşı ile Hogwarts'ın kara gölünde bulunan siyah-beyaz-ve-gölgelerle-kaplı balığa bayağı bir ilgi besliyormuş. Hufflepuff'ın okulun bahçesi yapımında oldukça fazla bir rolü vardır. Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış. Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü." Profesör anlatmayı bitirdiğini belli edecek kadar fazla susmuştu, Alex de aklında kalan bilgileri parşömenine yazıyordu. Daha ilk dersten beş parşömen dolusu not çıkmıştı ve bu da kütüphanede oldukça fazla zaman geçireceğini gösteriyordu. "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim." dedikten sonra etrafına bakındı profesör. Slytherinli bir çocuk elini kaldırdı ve profesörden onay aldığında ayağa kalkıp eklemek istediklerini söyledi. "Elliot John Dubenich VI.sınıf Slytherin. Salazar ve Godric her zaman düşman değillerdi en azından bir bakıma. Salazar onunla defalarca arkadaş olmaya çalışmıştır ama tarihi okuyunca başarılı olduğu söylenemez tabii ki. Söyleyeceklerim bu kadar," dedikten sonra yerine geçti. Bunun üzerine birkaç kişi daha bir şeyler eklemişti, ancak Alex'in ekleyecek bir şeyi yoktu. En azından ilk ders için bildiği tüm ek bilgileri paylaşmayı başkalarına bırakmıştı. Sınıf yeniden sessizliğe gömüldüğünde, profesör tekrar konuştu. "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler."

Alex Mısır Tarihi'ni işleyecekleri için heyecanlanmıştı, ayağa kalktı ve kütüphaneden bu konuda birkaç kitap ödünç alması gerektiğini aklının bir köşesine not ettikten sonra, biraz dinlenmek üzere dışarı çıkmaya karar verdi. Hava almaya ihtiyacı vardı. Sihir Tarihi dersini her ne kadar çok sevse de ders sonunda kendini oldukça yorgun hissetmekten alıkoyamıyordu. Derin bir nefes aldı ve dışarı doğru yürürken karşılaştığı arkadaşlarına hafifçe gülümseyerek selam verdi. Ah, Hogwarts'ı gerçekten çok seviyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Kathleen Hart
VI. Sınıf
VI. Sınıf


RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 331
Gerçek Adı : katkat

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyPerş. Tem. 19, 2012 5:43 pm

Gözlerini iki yanına bordo renkli perdeler çekilmiş yatağının hemen yanında, yerde açtı Kathleen. Muhtemelen yere yapıştığı gibi uyanmıştı. Düştüğü taraftaki perdenin alt kısmı yukarıya doğru kıvrılmıştı. Turuncu tüy yumağı karnının üzerine zıplayınca Kathleen nefes alamıyormuş gibi bir ses çıkardı. "Git buradan, Hunter." diye homurdandı kediyi yere iteklerden. Doğrulup bir süre kendine gelmeye çalıştı. Sonra iki eliyle yerden destek alarak ayağa zıpladı. Farelerden pek hoşlanmadığı için almıştı Hunter'ı, kedilere alerjisi vardı gerçi; ne zaman bu tüğ yumağını içinde kabaran sevgiye dayanamayıp okşamaya başlasa hapşurmaya başlardı. Ne var ki Hunter'ın bırakın fare avlamayı, yerinden kıpırdadığı yoktu. Okulda oldukları sürece her gün Kathleen'i ortak salonun kapısında bekler, o şöminenin karşısındaki koltukta yorgunluğunu atarken sahibinin karnına yatarak saatlerce uyurdu.

Kız kalkınca şöyle bir etrafına bakındı; tüm yataklar boştu. "Yo!" Derse geç kalmış olamazdı. Yine değil, hayır hayır hayır. Turuncu tüylere bulanmış pijamasını çıkarıp top haline getirdi ve sandığına tıkıştırdı. "Çok ayıp, bayım." dedi sadece iç çamaşırlarıyla kalan sahibesini izlemekte kedinin burnuna işaret parmağıyla dokunarak. Kıkırdayarak üzerine buruş buruş olmuş gömleğini, eteğini ve binasının arması işlenmiş süveterini geçirdi. Hava çizme ya da bot giyilmeyecek kadar ılıktı son günlerde, her ne kadar şatonun içi buz kesse de, ayaklarına birer babet geçirdi ve hazırdı. Tabi birbirine girip düğüm düğüm olmuş saçları dışında.

Dersliğe tek ayağı üstünde zıplayarak girmişti çünkü sol ayağına omzundan çıkarmaya çalışırken düşen siyah çantasının sapları dolanmıştı. Homurtular eşliğinde orta sıralara kadar ilerlediğinden geçen sene içini muntazam derecede sıkan dersliğin dekorasyonunun değiştiğini bacağına dolanan çantadan kurtulup sırasına oturabildiğinde farketti. Kırmızıyı severdi, 11 yaşından beri kırmızının ona ifade ettiği şeyler cesaret ve Gryffindor'du zaten. Gerçi sıraların tekli hale getirilmesi pek hoşuna gitmemişti. Sihir Tarihi'nde muhabbet etmeyi severdi. Neyse, çantasına dün gece attığı parşömen tomarına tüy kalemiyle karalama yapmakta güzel olabilirdi. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter." Yeni Profesör! Nasıl da unutmuştu. En az Profesör Andrea kadar çekici biriydi. Kathleen yeni Profesörüne “Profesör Hunter” demeyi komik buldu. Bazen eski gözlüklerini takıp kitap yığının üzerine koyduğu turuncu kedisine de böyle hitap ederdi çünkü. Profesör konuşmasını sürdürürken çantasından bir yaprak parşömen çıkardı ve tüy kalemiyle sayfanın köşesine kedinin bir karikatürünü çizdi. Yanına da yamuk yumuk harflerle “Profesör Sophie Anastasia Hunter” kelimelerini karaladı. Kendi kendine sırıtırken başını parşömenden kaldırdı. Profesör masadan kalkıp sıraların arasında dolanmaya başlamıştı. Kız, Profesörün bir mizah anlayışı olmaması ihtimaline karşılık o yanından uzaklaşana kadar parşömenin temiz yüzünü çevirdi. Uzaklaştığında eski yüzüne geri döndü. Güzel bir elyazısıyla tahtada beliren “Hogwarts Tarihi” başlığını Kathleen aynen parşömenine, kedi karikatürünün yanına yazdı. Sihir Tarihi'nden pek keyif almıyordu ama ileride Sihir Bakanlığı'nda hayal ettiği pozisyona gelebilmesi için iyi bilmesi gerektiğinin farkındaydı.

"Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor, Salazar Slytherin, Helga Hufflepuff, Rowena Ravenclaw. Öncelikle onların yaşamına değinelim. Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır."

Kathleen ailesinde sıkça duyduğu bu hikayeyi her ihtimale karşı özetleyerek parşömenine geçirdi. Bir yandan da ezbere bildiği Seçmen Şapka şarkısını mırıldanıyordu. "Seni Gryffindor'a yollarım belki, zamanla olursun aslanın teki, yiğittir orada kalan çocuklar, hepsinin yüreği, nah, mangal kadar." Son sözlerin ardından kıkırdadı. Bir kaç uyuz Slytherin'li ona dönünce ters birer bakış atarak hepsine dil çıkardı. Neyse ki henüz üzerinde bir izlenim bırakamadığı yeni Profesörleri Kathleen'in bu tavırlarını görüpte bir yargıya varmamıştı. Profesör sırayla Rowena Ravenclaw ve Helga Hufflepuff'ın hayatını ve Hogwarts kuruluş yıllarında yaşananlarla ilgili bilgileri verirken Kathleen not almaya devam ediyordu. Yılın başında hep böyle olurdu zaten. Özenle not tutar, dersleri dinlerdi. Yılın 2. derslerinde mi? Arka sıraya geçip uyuklamayı tercih ederdi. Profesör bilgi eklemek isteyen varsa elini kaldırmasını söylediğinde 6. sınıflardan ve Slytherin olduğunu bildiği çocuk ayağa fırladı. Kathleen yüzünü buruşturarak çocuğun Salazar hakkında iyi niyetli bir şeyler sarfetme çabasını izledi. O bitirir bitirmez Kathleen misilleme olarak elini kaldırdı. "Kathleen Hart, Gryffindor 5. sınıf." Bu sözleri büyük bir gururla sarfetmişti. Kendinden emin bir sesle devam etti. "Salazar Slytherin mugglerın Hogwarts'da okumasına o denli karşıydı ki, Hogwarts'da sadece varislerinin girmeyi başarabileceği bir oda açtı. Oda bildiğimiz gibi Harry Potter tarafından bulunmuştu. Oda da yalnızca Hogwarts'da okuyan muggle doğumluları öldürmekle görevlendirilmiş bir basilisk bulunuyordu. Sanırım bu Salazar Slytherin'in pekte arkadaş canlısı olmadığını gösteriyor. Ne de olsa arkadaş olmaya çalıştığı Godric Gryffindor mugglelara karşı çok sıcak bir tutum sergiliyordu." Dubenich'e alaycı bir bakış attı. Kendini tutamayarak devam etti. "Ve Godric Gryffindor aynı Harry Potter gibi Godric's Hollow'da doğmuştur. Zaten kasabaya ismini veren de odur." Memnuniyetle sırıtıyordu. Bir kaç kişi daha bildiklerini söylerken Kathleen Dubenich'e imalı bakışlar atıp parşömeninin önünü ve arkasını notlarla doldurmaya devam etti. "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." Mısır Tarihi hakkında pek bir bilgisi olduğu söylenemezdi ama muhtemelen bu gün aldığı sözden sonra Dubenich onu küçük düşürecek bir harekette bulunabilirdi. Bu Kathleen'in uzun bir aradan sonra Kütüphane'ye çıkması ve ders çalışması demek oluyordu. Eşyalarını hızla topladı, Profesör Hunter'a büyülü günler diledi ve Büyük Salon'da yiyeceği çikolatalı kurbağaların hayaliyle dersliği terketti.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Audrey P. Eleusis

Audrey P. Eleusis

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 229
Gerçek Adı : Oylum

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyCuma Tem. 20, 2012 8:31 pm

Uyandığımda, yatakhanemde çok fazla kişinin olmadığını fark ettim. Üstünü giyinmeye çalışanlar ise oldukça acele ediyordu, böylece neredeyse geç kaldığımı fark edip sabah hazırlığımı yaptıktan sonra, hızlıca eşyalarıma doğru yöneldim ve en son cübbemi de giyip, sandalyemin üstünden asamı ve Sihir Tarihi kitabımı alıp hızlıca yatakhaneden çıktım. Merdivenlerden inip, ortak salondan geçtim ve neredeyse koşarcasına dersliğe doğru ilerlemeye başladım.
Nihayet dersliğin kapısına vardığımda, nefes nefeseydim ve iki kez ard arda öksürdüm. Böylece kalp atışım kendi düzenini aldı. Kapıyı açtığımda fiziği -benim kadar olmasa da- mükemmel denebilecek bir kadın, Profesör masasının oraya yarı şekilde oturmuş, içeriye girenleri izliyor ve sınıfın dolmasını bekliyordu. Öğrenciler gelmeden önce dersliği yerli yerine oturtmuş, güzel bir şekilde dizayn etmişti. Yavaşça, oturacağım yere doğru yöneldim ve gidip, oraya yerleştim. Profesör, sıraları tek bir şekilde yerleştirmişti ve böyle daha iyi olduğunu düşündüm içimden. Suratımda herhangi bir ifade yoktu, birilerini yüksek sesle yüceltmeyi asla sevmezdim. Kitaplarımı, parşömenimi, kuş tüyü kalemimi ve asamı masanın üzerine koydu. Benden sonra üç, dört kişi de girdi sınıfa ve nihayet Profesör, dudaklarını araladı. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter," dedikten sonra sıradan ilk ders konuşması yaptı, ders hakkında bilgiler verdi ve devam etti. Parşömenimi getirdiğim için sevinmiştim. "Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş." Hah! O kadar kalın kitap, yeterli değildi öyle mi? Boşu boşuna kollarımızı yormuştuk yani. "Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun."
Ödevlerden nefret ediyordum. Özellikle böyle kapsamlı ve uzun sürecek ödevlerden. Ama yapacak bir şey yoktu. Profesör Sophie, masadan kalkıp sınıfı turlamaya başladı ve konuşmasına devam etti. Bu sırada arkama yaslanıp, kalemimi elime aldım ve söyleyeceği önemli şeyleri not almaya hazırlandım. Sınıf oldukça sessizdi. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden," dedi. Konuyu merak etmeme vakit kalmadan, tahtaya asasıyla "Hogwarts Tarihi" yazdı ve nihayet derse başladı. "Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor, Salazar Slytherin, Helga Hufflepuff, Rowena Ravenclaw." Salazar'ın adını anarken Slytherin'in olduğu bölüme baktığında, bir an için göz göze geldik. Daha sonra devam etti. "Öncelikle onların yaşamına değinelim. Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi." Elbette hoşnut değildi! Tanrım, mugglelar sevilir miydi? "Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır."
Kuş tüyü kalemimi mürekkebine batırıp, parşömenime yönelttim ve yazmaya başladım. Her ne kadar biliyor olsam da, parşömene kurucuların adını yazdım ve Gryffindor'un karşısına bir ok çıkarıp, "Mısır(Animaguslar çok)" yazdım. Ardından, "aslanın kurtarması" diye devam ettim, kendim hatırlayabileceğim biçimde. Profesör diğer binaları da bu şekilde anlatırken, ben de bir yandan parşömenime notlar alıyor; onun anlattıklarını aklıma yerleştiriyordum. Bu derste anlaşılmayacak bir şey yoktu. Gerçekten de ilk ders için, oldukça basit ve akılda kalıcı bir konu seçmişti.
Anlatımını bitirdikten sonra "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim," dedi ve kollarını göğsünde birleştirip, masaya dayandı. Gerçekten de manken bir cadı fiziği vardı. Onunla belki de iyi anlaşmalıydım.
Birkaç öğrenci kalkıp, Profesör'ün bilgilerine bir şeyler ekledi. O sırada kafam sanırım başka yerdeydi, bu yüzden çok fazla konuşamadım. Nihayet ders bittiğinde Profesör, "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler," dedi. Böyle demesiyle beraber, bütün sınıfta hareketlenme oluştu ve ben de eşyalarımı toparlayıp, kapıya doğru yöneldim ve sınıftan çıktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Bellamarine A. Valentine



RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 82

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyC.tesi Tem. 21, 2012 3:47 am

Bellamarine için Sihir Tarihi tam bir kabustu. Ancak dayanmalıydı, ailesi için, dersleri için, kendi iyiliği için. Eğer annesi ve babası bu derste başarısız olduğunu öğrenirlerse, Bellamarine çok zor duruma düşerdi. Bu yüzden Sihir Tarihi dersini olabildiğince çok sevmeye çalışmalı ve bu derste olabildiğince iyi olmalıydı. Dersin işleneceği yere doğru yürürken kendisini gerçekten de iyi hissetmediğinden emindi Bella, ama şimdi bunu düşünmenin sırası değildi. Sınıftan içeri girdiğinde, gerçekten de çok hoş bir dekorla karşılaştı Bella, eski Sihir Tarihi derslerinin işlendiği yerle uzaktan yakından alakası yoktu buranın. Duvar renkleri değişmişti, tavana da aydınlatma ve süs için büyü yapılmıştı. Genç kız şaşkın bakışlarla etrafını süzerken kendine bir yer buldu. Kitaplarını ve parşömenlerini bıraktı ve başını sağa ve sola eğdirerek kaslarını gevşetmeye çalıştı. Sırf bu ders için yaklaşık üç gün öncesinden hazırlanmıştı genç kız. Anlatılanları daha iyi kavrayabilmek için.

Aradan geçen birkaç dakikadan ve sınıf öğrencilerle tamamen dolduktan sonra, Profesör Hunter ayağa kalktı ve kendini tanıttı. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun." Bellamarine bunları duyduktan sonra gözlerini devirdi. Ciddi ortamlardan hoşlanmıyormuşmuş, diye geçirdi içinden. Acaba ciddiyet olmadan ben bu dersi nasıl anlayacağım? Profesör kısa bir sessizliğin ardından, derste işleyecekleri konudan bahsetti, ardından hiç vakit kaybetmeden dersi anlatmaya koyuldu. Bellamarine dört binanın ve bu binayı kuranların hikayesini belki bin kez duymuştu. İlk ders için gerçekten de çok kolay bir konuydu ve bu da Bellamarine'in işine geliyordu. Profesör, Godric Gryffindor, Helga Hufflepuff, Rowena Ravenclaw ve Salazar Slyherin'den bahsederken, Bellamarine yine de küçük notlar almayı ve hayatları hakkında işine yarayacak bilgileri kafasına not etmeyi ihmal etmedi. Bellamarine her ne kadar köklü bir Slytherinli olursa olsun bazen, bazı konularda Salazar Slytherin'e hak vermiyordu. Muggle doğumlu büyücülere karşı bu kadar ön yargılı olmak yanlıştı. Ancak öte yandan, Salazar Slytherin'in böyle bir tutum sergilemesinin altında yatan geçerli nedenler olduğunu da düşünmüyor değildi Bella. Sebebi her neyse, üzerinden yıllar geçmiş olmasına rağmen genç kız tüylerinin ürpermesine engel olamıyordu.

Dersin sonuna geldiklerinde, birkaç öğrenci ayağa kalkıp bir şeyler eklediler. Ancak Bellamarine bu derste bir mucize olmadıkça söz sahibi olacağını zannetmiyordu. Öğrenciler eklemelerini bitirene kadar sabırla bekledi, ardından profesörün, "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler," demesi ile beraber ayağa kalktı ve sınıftan çıktı. Haftaya işleyecekleri o can sıkıcı ve hayatında bir kere bile bakmamış olduğu Mısır Tarihi'ni işleyecekleri gerçeğini düşünmek bile istemiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Syrena Rogers



RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 47
Gerçek Adı : Selis

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyC.tesi Tem. 21, 2012 7:24 pm

Syrena Sihir Tarihi dersini birçok öğrencinin aksine seviyordu. Ona kalırsa bu ders büyücülere çok şey öğretiyordu, nereden geldiklerini bilmek ve benliğini korumak adına, Sihir Tarihi dersi çok önem taşıyan bir dersti Syrena'ya göre. Sınıftan içeri girdiğinde, dekorun değişmiş olduğunu fark etti genç kız. Ancak dürüst olmak gerekirse hayal kırıklığına uğramıştı. Daha canlı ve huzur veren renkler seçmektense, bu renkleri mi tercih etmişti profesör? Doğrusu şaşırmıştı. Syrena dekorasyona daha fazla takılmadan kendine bir sıra buldu ve yerleşti. Tabii yüzüne kocaman bir gülümseme yerleştirmeyi de unutmamıştı.

Profesör kendini tanıttıktan ve derse başladıktan sonra, dakikalar boyunca parmaklarının feci şekilde ağrımasına aldırmadan not aldı Syrena, akşam kütüphanede bu konular üzerinde epey çalışması gerekecekti, ancak önemli değildi, genç kız çalışmayı ve öğrenmeyi seviyordu. Klasik bir örnek öğrenciydi o işte, bunu değiştiremezdi. Her açıdan kendini geliştirmeye ve yükseltmeye çalışıyordu, başarısız olduğu da söylenemezdi. Ders boyunca en çok ilgisini çeken konu, tabi ki Helga Hufflepuff'ın hayatı olmuştu. Syrena için Helga en bilge büyücüydü, hem uysaldı, hem adalet yanlısıydı, hem kibar ve asildi, hem de dört büyücü arasındaki en tatlı kişi oydu. Salazar Slytherin ve Godric Gryffindor'un arasını düzelten kişi de oydu. Syrena bir gün Helga Hufflepuff gibi olabilmek için her şeyini verebilirdi. Ayrıca, sevdiğin bitkiler arasında ölmek, Tanrım bu ne huzurlu bir ölüm biçimiydi.

Dersin sonuna geldiklerinde, ekleme yapmak isteyen öğrenciler söz alıp ayağa kalktılar, kimisi kendi binasının kurucusunu savundu, kimisi de tarafsız açıklamalar yaptı. Ancak Syrena bir açıklama yapma ihtiyacı duymamıştı. Kendi binasının kurucu zaten mükemmel bir insandı, onu savunması gerekmiyordu. Helga Hufflepuff, herkes için harika ve asil bir kadındı. Bu yüzden bir Hufflepuff olduğu için gurur duyuyordu kendiyle Syrena. Profesör sınıftan çıkabileceklerini söylediğinde, yavaşça ayağa kalktı ve kitaplarını kolları arasında alarak sınıfın kapısına doğru yürüdü. Koridora çıktığında, her zamanki gibi gülümsüyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Madison Alexis

Madison Alexis

RP Yaşı : 14
Mesaj Sayısı : 76
Gerçek Adı : Merve

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptySalı Tem. 24, 2012 2:30 pm

Uyku Madison için paha biçilemez bir şeydi. Ancak uyanmaksa aynı derecede eziyetti. Ancak dersler bu eziyeti zorunlu kılıyordu. Her ders eziyet değildi, bazıları uykusuzluğa değiyordu. O sabah derin uykusundan arkadaşının sesi kaldırdı onu "Mady hadi! Derse geç kalacaksın tatlım." dedi. "Beş dakika daha..." dedi Madison. "Ben senin beş dakikalarını bilirim." dedi ve onu zorla kaldırdı. Madison homurdandı ve üzerini değiştirmeye başladı o sırada Crystal çoktan hazırlanmış ve sabırsızlıkla Madison'u bekliyordu. "Ee... Samuel ile nasıl gidiyor?" dedi Madison muhabbet döndürmek isterken. "İyi, ayrıca Samuel demişken sınıfta bize yer tuttu ve beş dakikaya gitmezsek bayağı kızacak." dedi Crystal. Onaylayan bir hareketten sonra zıpladı ve Crystal'ın koluna girerek çekiştirmeye başladı. Sınıfa vardıklarında Crystal üzgünüm bakışıyla Samuel'in yanına oturdu. Madison da boş bir sıraya oturdu ve gelen profesöre bakmaya başladı. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun." dedi. Gerçekten iyi bir profesöre benziyordu ve ders gerçekten eğlenceli geçecek gibiydi. O sırada birkaç kişinin neşeli olduğunu gördü, anlaşılan bu konuda tek değildi.

"İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden."Asasını kaldırdı ve tahtaya büyük harflerle Hogwarts Tarihi yazdı. Konunun bu olmasına çok sevinmişti. Hogwarts bir tarih'i okumayan yoktu herhalde en azından kendisi okumuştu. Sevinçle gülümsedi. Kendi kendine dört bina kurucularını içinden tekrarladı. Dersi profesörle bir içinden anlatıyordu adeta eşlik ediyordu. Bir an etrafa bakındı: bazıları dersi hevesle dinliyor, bazılarıysa uyukluyordu. Onu en çok şaşırtan şey ise bir kaç kişinin konuyu bilmemesiydi, bir kaç kişi ise garantilemek için notlar alıyordu. Dersin sonuna geldiklerinde bir sonraki derste mısır tarihi işleneceği söylendi. Madison ise çok acıktığından pek anlamamıştı ve hızlıca ortak salona gitmek için ilerledi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://hogwartsexpress.yetkin-forum.com/t1439-madison-alexis
Antonije Hargrove
VII. Sınıf
VII. Sınıf
Antonije Hargrove

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 2304
Gerçek Adı : Antonije Austen Hargrove
Yaş : 27

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptySalı Tem. 24, 2012 10:05 pm

Sabah erken kalmıştım hala uykumu alamamıştım. Anlaşılan uykusuzdum. Ama elime bolca su doldurup yüzüme çarpınca tamamen yok olmuştu. Hemen hazırlanıp hızlı adımlarla dersliğe doğru ilerledim. Profesör dersliğe girmiş pencere kenarında öğrencilerin dersliği doldurmasını bekliyordu. Bu sırada hemen geçip yerimi aldım. Profesör masasına geçip yarı oturur vaziyette yerleşti. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman dilimiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun. dedikten sonra masadan kalkıp sınıfı turlamaya başladı. Çıt çıkmıyordu ve bundan sanki hoşlanmıştı. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden."Asasını kaldırdı ve tahtaya büyük harflerle Hogwarts Tarihi yazdı. Duyulur bir sesle yeniden konuşmaya başladı.

Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw Bu isimleri söylerken özellikle hangi binanın kurucusunu söylüyorsa o binanın bölümüne bakıyordu.
Öncelikle onların yaşamına değinelim. Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır.
Söylediklerini not edebilmemiz için kısaca durakladı. Devam ettiğinde Slytherin binasının önünde duruyordu.
Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir.

Yeniden bir duraklama ve bizim binanın bölümüne doğru ilerledi.

Rowena
Ravenclaw ise daima asosyal bir kızdı. Yeteneğini fark ettiğinde 8 yaşındaydı. Köyde doğdu. Büyüdüğünde Avrupa seyahatlerine başladı, binanın simgesini de bir seyahetinde başına gelen bir kazayla seçti. Okul kurulduğunda en korktuğu şey zarar verici büyüler yaratılmasıydı. Bunu Salazar Slytherin yerine getirdi, ama o da buna karşı büyüler yarattı. Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı.


Son olarak Hufflepuff bölümüne ilerledi ve sözlerine devam etti.

Helga
Hufflepuff bir çiftlikte büyümüştür. Babası para kazanamayan bir çiftçiymiş. Yeteneğini fark ettiğinde bitkibilim üzerine uzmanlaşmıştır. Babasının çiftiliğini geliştirmesi için bitkileri büyülemiştir.
Helga, buradaki hayatından sonra adalara göç etmiştir ve bilgisiyle; yeni iksirler, karışımlar ve bitkiler bulmaya devam etmiştir. Bu seyahatlerin birinde nerdeyse ölmek üzere olan bir porsuk almıştır ve Helga, porsuğa iyileşene kadar bakmıştır. Böylece Helga porsukları iyileştirmek için yeni bitkiler yaratmıştır. Bu arada da Hufflepuff, arkadaşı ile Hogwarts'ın kara gölünde bulunan siyah-beyaz-ve-gölgelerle-kaplı balığa bayağı bir ilgi besliyormuş. Hufflepuff'ın okulun bahçesi yapımında
oldukça fazla bir rolü vardır. Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış. Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü.


Bu derste anlaşılmayacak birşey yoktu. Sihir Tarihi kadar önemli bir şey yoktur. "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim. dedikten sonra bir kaç öğrenci parmak kaldırıyordu. Bir tane Slytherin öğrencisi ayağa kalkıp "Elliot John Dubenich VI.sınıf Slytherin. Salazar ve Godric her zaman düşman değillerdi en azından bir bakıma. Salazar onunla defalarca arkadaş olmaya çalışmıştır ama tarihi okuyunca başarılı olduğu söylenemez tabii ki. Söyleyeceklerim bu kadar," dedi ve yerine oturdu. Daha sonra Gryffindor'lu bir öğrenci ayağa kalkıp "Kathleen Hart, Gryffindor 5. sınıf." Kendinden emin bir sesle devam etti. "Salazar Slytherin mugglerın Hogwarts'da okumasına o denli karşıydı ki, Hogwarts'da sadece varislerinin girmeyi başarabileceği bir oda açtı. Oda bildiğimiz gibi Harry Potter tarafından bulunmuştu. Oda da yalnızca Hogwarts'da okuyan muggle doğumluları öldürmekle görevlendirilmiş bir basilisk bulunuyordu. Sanırım bu Salazar Slytherin'in pekte arkadaş canlısı olmadığını gösteriyor. Ne de olsa arkadaş olmaya çalıştığı Godric Gryffindor mugglelara karşı çok sıcak bir tutum sergiliyordu." Dubenich'e alaycı bir bakış attı. Kendini tutamayarak devam etti. "Ve Godric Gryffindor aynı Harry Potter gibi Godric's Hollow'da doğmuştur. Zaten kasabaya ismini veren de odur." dedi ve o da yerine oturdu. Herkes kendine güvenerek kalkıyordu elimi kaldırıp söz aldım Albus Jack Phorkys Ravenclaw V. Sınıf. Rowena Ravenclaw bina için seçtiği simgenin gelmesi olayını anlatmak istiyorum. Rowena Ravenclaw arkadaşlarını ziyarete giderken asası bir çukura düşer ve onu almaya çalışır ama alamaz. O anda bir kartal çukura girerek asasını o çukurdan çıkarır. Bu durumdan Rowena Ravenclaw çok memnun kalır. Bu olaydan sonra bina simgesi kartal olarak kullanılır." Biraz duraksadıktan sonra konuşmasına devam ettim. "Rowena Ravenclaw'ın sizinde dediğiniz gibi üç kızı olup ikisi ölmüştür. Helena Ravenclaw Ravenclaw'un hayaletidir. Hogwarts kurucularından Rowena Ravenclaw'un kızıdır. Adı Helena Ravenclaw. Helena, annesi Rowena'yı kıskandığı için Ravenclaw'un bilgelik tacını alır ve Arnavutluk'taki bir ormana saklar. Bunu öğrenen annesi, ona aşık olan Kanlı Baron'a onu getirmesi için ona emir verir. Ama Kanlı Baron Helena'yı öldürür. Bunu öğrenen Harry diademi bulmuş ve onu yok etmiştir. Çünkü diadem bir hortkuluktur ve Harry'nin ve Britanya'nın en büyük düşmanı olan Voldemort'u yenmek için diademi yok etmesi gerekiyordu. Voldemort, Arnavutluk'a sürgüne gittiğinde Helena'dan öğrendiği "diadem" sırrını hortkuluk olarak kullanmak için kullandı. Söylüyeceklerim bu kadar " dedim ve yerime oturdum. "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." dedi. Kitaplarımı alıp derslikten çıktım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyPerş. Tem. 26, 2012 3:26 pm

İksir dersinden sonra bu derse girmek her zaman sıkıcı olmuştu Francisco için. Ama her halükarda bu dersi az da seviyordu. Tarihi öğrenmek hoşuna gitse de dersi anlatış biçimlerinin monoton olması ile sıkıcı oluveriyordu. Biraz yaratıcı olunmalı diye düşünüyordu Francisco. Hızlı adımlar ile dersliğe ilerlerken kaybolmuş I. sınıf Slytherin'e baktı. Gülümsedi ve yanına gidip dersliği tarif etti. Derse geç kalmasını sağlayamazdı ya! Bu derste neler işleneceğini bilmese de tahminleri vardı elbet. Sihir dünyasının bakanları, Hogwarts kurucuları en ağır basanları idi. Derslikten içeriye girdiğinde sınıfın eski halinde olmamasıyla gülümsedi. Aslında biraz da güzel bir yere dönüşmüştü. En arkalarda bir yere oturdu ve dersin başlamasını umdu. Ne kadar çabuk başlarsa o kadar da çabuk biterdi. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun. Sınıfta yürümeye başlamıştı. Sınıftaki tek ses ayakkabıların çıkardığı sesti. Herkes pür dikkat profesöre bakıp onu dinliyordu. Francisco ise arkasına yaslanmış, ellerini göğüsünde kavuşturmuştu. Öylece profesörü gözleri ile inceliyordu. Aynı zamanda dediklerini de dinlemeye çalışıyordu. Dikkati çok dağınıktı bu sıralar ve gerçekten de zorlanıyordu. Yürüme sesleri kesildiğinde eğilmiş olan kafasını hafifçe kaldırdı. Ders başlıyordu. "Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw" İsimleri söylerken özellikle ismni söylediği kurucunun binasına bakıyordu. Bu Francisco'nun iyi hissetmesine neden olmuştu. Nedenini bilmese de iyi bir hareket olduğundan kendisi de iyiydi. Hogwarts kurucularını anlatacağını söyleyince yüzünde tebessüm oldu Fran'ın. Anlattığı bilgilerin hepsinin biliniyordu.Tabi bilinmeyen birkaç şeyde vardı. "Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir" Bilgilerine eklediği sözlerden sonra Slytherin'in olduğu masadan uzaklaşmıştı. Kısa bir sessizlik oldu. Öğrenciler söylediklerini bir yandan iyice kavramaya çalışırken profesör ise kendini toparlamaya çalışıyor gibiydi. Ravenclaw'ın önüne geldiğinde "...Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı." Belki de haber alınamaması iyi oldu, diye geçirdi içinden. Tekrardan dikkatinin dağıldığını hissedince toparlanmak için kafasını hafifçe salladı. Profesöre gözlerini sabitledi ve odaklanmaya çalıştı. Hufflepuff'ın önüne geldiğinde, onların kabaran omuzlarını görünüyordu. Uzunca bir bahsediştnen sonra son bilgisini ekledi profesör. "Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış. Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü." Ağzından istemsizce çıkan sözden sonra gülümsedi. "Huzurlu ölen birileri olmuş desenize" Ardından profesörün nazik ses tonu ile eklemek istediklerimizi söyleyebileceğimiz sözleri döküldü. "Salazar ve Godric her zaman düşman değillerdi en azından bir bakıma. Salazar onunla defalarca arkadaş olmaya çalışmıştır ama tarihi okuyunca başarılı olduğu söylenemez tabii ki. Söyleyeceklerim bu kadar," Elliot'un sözlerinden sonra birkaç söz ekleyen Gryffindor öğrencisine umursamazca bir bakış attı. Ne yani söylediklerine kendisi inanıyor muydu? Salazar Slytherin, Gryffindor ile dostluk kurmaya çalışmıştı, evet! Sonra Albus'un sesini duyarak derin bir nefes aldı. Bir an önce bitecek dersi uzatıyordu bu çocuk. Uzun bir bilgi selinden sonra derin bir nefes verdi rahatlama göstergesi olarak. "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." Hızla kitaplarını alarak derslikten çıktı. Hiç bu kadar kendini kötü hissettiğini hatırlamıyordu. Hatta dersten de pek bir şey anlamamıştı. Daha sonra kütüphaneye gidip çalışması gerekecekti. Ama zor bir konu da değildi zaten. Bunu I. sınıflar bile kolaylıkla anlayabilirdi.


En son Francisco Auésten tarafından Cuma Tem. 27, 2012 4:18 am tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Bastet Thomas



Mesaj Sayısı : 1382
Gerçek Adı : Ekön.
Yaş : 26

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyPerş. Tem. 26, 2012 6:06 pm

Dersliğe doğru koşarken her seferinde geç kaldığım için kendime küfrettim. Saçlarımı elime geçen ince bir kalemle öylesine topuz yapmıştım. Bağacıklarımı ise bağlayamadığım için sekerek yürüyordum. Kapıdan içeri daldım ve boş gördüğüm bir sıraya oturdum. Bu sırada ders başladı. En geç ben gelmiştim anlaşılan. Profesör konuşmaya başladığında derin bir nefes alıp parşömene eğildim. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun. dedi. Ödev mi? Yapmayın ama... diye düşünmekten kendimi alamadım, yüzümü buruşturmaktanda.

"İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden. Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw .Öncelikle onların yaşamına değinelim. Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır." dedi. Gryffindor iyi birimiş bence. Muggle sevgi pıtırcıklığı hariç tabii.... Hızlıca bir kaç not çiziktirdim. Ve kuş tüyü kalemimi mürekkebe batırdım. İlginç şeyler çıkmayacağa benziyordu ya, hadi neyse...

"Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir. " Slytherin'le ortak özelliklerimiz varmış. Keşke çatalağız olsam. Yılanları severim. Amos amcamın evinde yılan var. Çok asil yaratıklar.

Rowena Ravenclaw ise daima asosyal bir kızdı. Yeteneğini fark ettiğinde 8 yaşındaydı. Köyde doğdu. Büyüdüğünde Avrupa seyahatlerine başladı, binanın simgesini de bir seyahetinde başına gelen bir kazayla seçti. Okul kurulduğunda en korktuğu şey zarar verici büyüler yaratılmasıydı. Bunu Salazar Slytherin yerine getirdi, ama o da buna karşı büyüler yarattı. Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı. Helga Hufflepuff bir çiftlikte büyümüştür. Babası para kazanamayan bir çiftçiymiş. Yeteneğini fark ettiğinde bitkibilim üzerine uzmanlaşmıştır. Babasının çiftiliğini geliştirmesi için bitkileri büyülemiştir. Helga, buradaki hayatından sonra adalara göç etmiştir ve bilgisiyle; yeni iksirler, karışımlar ve bitkiler bulmaya devam etmiştir. Bu seyahatlerin birinde nerdeyse ölmek üzere olan bir porsuk almıştır ve Helga, porsuğa iyileşene kadar bakmıştır. Böylece Helga porsukları iyileştirmek için yeni bitkiler yaratmıştır. Bu arada da Hufflepuff, arkadaşı ile Hogwarts'ın kara gölünde bulunan siyah-beyaz-ve-gölgelerle-kaplı balığa bayağı bir ilgi besliyormuş. Hufflepuff'ın okulun bahçesi yapımında oldukça fazla bir rolü vardır. Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış. Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü.dedi profesör.

Bende notları tutmayı bitirmiştim. Elim sızım sızım sızyordu. Dün zaten incitmiştim. Yüzümü buruşturdum. Öğrenciler profesörün sözlerine bir şeyler eklerden ilginç bilgiler bekledim. Gene şaşırtıcı bir şey yoktu. Kimse "Hogwarts: Bir Tarih"i okumadı mı acaba? Profesör diğer derste Mısır tarihini işleyeceğimizi söyleyince ister istemez sırıtttım. Mısırlı olmamın avantajı: her türlü Mısır'la ilgili ıvır zıvırı bilmek. Ders zili çalınca eşyalarımı topladım ve sınıftan çıktım. Eski Mısır Ansiklopedisi'ne bakmam gerekiyordu. Ah Yedi Tanrı, ödev mi?
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Nadejda



RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 97

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders Empty
MesajKonu: Geri: Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders   Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders EmptyPerş. Tem. 26, 2012 10:36 pm

Donielle kıvrılmış olduğu cam kenarında üstünde soğuğu hissederek uyandı, vücudunun soğuk ile temas ettiği yerde ki tüyleri diken diken idi. Kollarını ovuşturduğu yerdeki tüyler usulca ısınmanın verdiği mutluluk ile tekrar yerlerini aldılar. Donielle bir kedi gibi gerinerek her bir kasının rahatladığını hissediyordu. Buğulu cama baktı, dışarısı bulanık ve kötü gözüküyordu. Kazağının kolunu eline doğru çekti ve camda ki buğuyu temizledi. Şimdi etraf berrak ve temizdi. Dışarısını hayal etti Donielle. Dışarıda ki çaresiz insanları hayal etti, fakirleri, çalışmak için kalkan saf muggleları. Onlara üzülüyor ve onlar için dua ediyordu tanrıya. Hayatlarının daha kolay olmasını isterdi ama onlar bizim gibi değildiler tanrı onları dışlamıştı. Nefesi koy vererek ayağa kalktı ve odasında soğuk mermerleri çıplak ayakları ile döverek bir tur attı. Birazdan sihir tarihi dersine girecekti bu yüzden zihnini temizlemeye ve arındırmaya çalıştı, soğuk betona oturdu, bağdaş kurup derin nefes aldı. On arındırıcı nefes. İhtiyacı olan buydu. Şimdi daha aklı başında ve optimist idi. Ayağa kalktı, aynaya doğru yürüyüp ayna ile konuştu ‘Ben en iyisiyim, başarılıyım, ben zekiyim.’ Kendini mutlu etmenin en iyi yollarından biri olduğunu düşünürdü Donielle. Dolaba doğru yürüdü ve derse girmek için hazırlandı. Hazırlandıktan sonra saçlarını son kez kontrol etti ve odasının kapısını sessizce kapattı. Uyuyan insanlar vardı, onları uyandırmak gereksizdi. Ortak salona geçti arkadaşları ile sohbetler ederek ilerledi. Dersliğe varmışlardı, profesör oturmuş öğrencileri bekliyordu. Bu yüzden gülüşmeyi kesip kendilerine oturacak yer buldular. Onlardan sonra giren öğrenciler sondu onlarda yer bulup oturdu. Oturdukları anda profesörün sesi her yerde inledi, kitlelere hitap eden bir ses idi. "Merhaba, adım Sophie Anastasia Hunter. Bu sene bu dersi birlikte geçireceğiz. Farkındayım dünyanın en zevkli dersi olmayabilir fakat bunu biraz daha katlanılabilir hale getirmek bizlerin elinde. Öncelikle, eğer bu dersi hikaye gibi dinlerseniz size bir faydası olacağını zannetmiyorum. O yüzden kısa kısa notlar almanızı öneririm. Sizlere soracağım soruları da not ederseniz sınav sorularını elde etmiş olursunuz. Amacım sizleri zorlamak değil millet. Aksine burada sıcak ve eğlenceli bir ortam yaratmak istiyorum. Ciddi ortamlardan pek hoşlanmam da. Ellerinizdeki kitapların fazla yeterli olduğunu düşünmüyorum bir çok ayrıntı pas geçilmiş. Kütüphanede araştırmalarınız sonucu elde edeceğiniz bilgileri birleştirerek bir şeylere ulaşabilirsiniz. Size dönem içinde tek bir ödev vereceğim. Onu da dönem sonu sizden istiyorum. İstediğiniz bir tarihi olayı seçip bunun hakkında kapsamlı bir proje hazırlamanızı istiyorum. Nasıl olacağı ve ne seçeceğiniz sizlere kalmış. Ödevlerinizi istiyorum. Sonuçta zaman diliminiz oldukça uzun ve lütfen iyi bir şeyler olsun.’ Dedi. Donielle şimdiden ne yapacağını düşünüyordu. Parşomenini çıkardı ve karalamaya başladı düşündükleri fakat yazarken profesörün sesi onu yine durdurdu. "İlk dersimizi kolay bir konu üzerine işlemek istiyorum. Sonuçta ilk dersimiz ve sizleri soğutmak istemem daha şimdiden." Asasını kaldırdı ve tahtaya büyük harflerle Hogwarts Tarihi yazdı. Fakat bunu herkes biliyordu profesörde bunu biliyor olmalıydı. Fakat ilk derse hogwarts tarihi ile başlamak en iyi seçim olmalı idi.Donielle ne kadar bilse de daha iyi anlamak için profesöre iyice kulak verdi. ‘Hogwarts'ın kuruluş yılı tam olarak bilinmemekle birlikte yaklaşık bin yıl önce kurulduğu düşünülmektedir. Bununla ilgili pek çok büyü yapsalarda Hogwarts bizleri şaşırtmaya hala devam ediyor. Kurucularını hepiniz tanıyorsunuz, Godric Gryffindor,Salazar Slytherin,Helga Hufflepuff,Rowena Ravenclaw, Öncelikle onların yaşamına değinelim.Gryffindor ve Slytherin aynı evde doğup büyümüşlerdir fakat hiçbir zaman iyi anlaşamamışlardır. Gryffindor ve Slytherin yeteneklerini fark ettiğinde, Gryffindor mugglelar ile iyi geçiniyordu. Ama Slytherin bu durumdan hiç hoşnut değildi. Gryffindor, yeteneğini biçim değiştirme üzerine kullandı. Mısıra gitti. Animagusların en çok bulunduğu yere. Geri döneceği gün hırsızlar tüm eşyalarını çaldı,ona 4 yaşında verilen Gryffindor kılıcını bile. O sırada bir aslan çıktı ve hırsızlar korkup kaçtılar. Bu yüzden Gryffindor binasının simgesi aslandır. Slytherin ise Gryffindor'dan daima nefret etti. Onunla hiç iyi arkadaş olamadığı gibi, hiç arkadaşı da olmadı. O da yılanlarda teselli buldu adeta. Dünyadaki ilk çatalağızdır. Bu yüzden Slytherin'in simgesi yılandır. Voldemort da çatalağızdı. Harry Potter ise hortukuluk olmaktan çıktığı anda Çatalağız yeteneğini kaybetmiştir. Rowena Ravenclaw ise daima asosyal bir kızdı. Yeteneğini fark ettiğinde 8 yaşındaydı. Köyde doğdu. Büyüdüğünde Avrupa seyahatlerine başladı, binanın simgesini de bir seyahetinde başına gelen bir kazayla seçti. Okul kurulduğunda en korktuğu şey zarar verici büyüler yaratılmasıydı. bunu Salazar Slytherin yerine getirdi, ama o da buna karşı büyüler yarattı. Evlendi 3 çocuğundan ikisi öldü. Daha sonra oda diğer bina kurucuları gibi normal bir yaşam sürmeye Başladı ama bir gün, botuyla Helga Hufflepuff'ı ziyarete giderken öldü. Ondan bir daha haber alınamadı. Helga Hufflepuff bir çiftlikte büyümüştür. Babası para kazanamayan bir çiftçiymiş. Yeteneğini fark ettiğinde bitkibilim üzerine uzmanlaşmıştır. Babasının çiftiliğini geliştirmesi için bitkileri büyülemiştir. Helga, buradaki hayatından sonra adalara göç etmiştir ve bilgisiyle; yeni iksirler, karışımlar ve bitkiler bulmaya devam etmiştir. Bu seyahatlerin birinde nerdeyse ölmek üzere olan bir porsuk almıştır ve Helga, porsuğa iyileşene kadar bakmıştır. Böylece Helga porsukları iyileştirmek için yeni bitkiler yaratmıştır. Bu arada da Hufflepuff, arkadaşı ile Hogwarts'ın kara gölünde bulunan siyah-beyaz-ve-gölgelerle-kaplı balığa bayağı bir ilgi besliyormuş. Hufflepuff'ın okulun bahçesi yapımında oldukça fazla bir rolü vardır. Helga Hufflepuff, Salazar Slytherin ile Godric Gryffindor'un arabulucusu imiş. Fazla kavgalara karışan biri olmayan Hufflepuff, inandıklarına her zaman güvenirmış. Slytherin okuldan ayrıldıktan sonra Hogwarts kurucuları birbirinden ayrıldılar. Hufflepuff ormanına geri döndü ve söylenenlere göre orada porsuğunu bularak huzurlu yaşamına devam etti ve sevdiği bitkiler arasında öldü." Profesör her binayı anlatırken önlerine geliyor ve bitirdikten sonra not etmeleri için öğrencileri bekliyordu. Donielle her bina için notlar aldı. "Eklemek istediğiniz bir şeyler varsa lütfen elinizi kaldırın ve kendinizi tanıtarak bilgiyi bizlere sunun. Lütfen sınıfta kaos ortamı oluşmasın. Ekleyeceğiniz her bilginin size artı olarak döneceğine garanti verebilirim." Dedi ve öğrencileri bekledi birkaç öğrenci el kaldırdı, Donielle’nin duyduğu ve duymadığı birçok bilgi söylediler. Profesör olnları sabırla dinledikten sonra, "Çok teşekkür ederim katılımlarınız için. Bir dahaki derste Mısır Tarihini işleyeceğiz. Herkese büyülü günler." Dedi ve bizi özgür bıraktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Sihir Tarihi I. Dönem I. Ders

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp İçi :: 1. Sezon-