AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 Acaba?

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Acaba?   Acaba? EmptyPtsi Tem. 09, 2012 12:42 am

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] & [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Francisco Auésten & Melanié Phoénix
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyPtsi Tem. 09, 2012 1:23 am

Francisco, göl kenarına her zaman gelirdi. Hogwarts'da en sevdiği yer her zaman göl kenarı olmuştu. Ne zaman canı sıkılsa, mutlu olsa ya da başka bir şey her zaman kendini burada bulurdu Francisco. Bu sefer de sadece bir şey yapmamanın verdiği sıkıntıyla gelmişti. Sadece kendini kandırıyordu sadece. Sorun olmadığını söyleyerek sadece mantıksız davranmamaya çalışıyordu. Zaten ne yapacaktı ki? Yavaş adımlar ile göle doğru geldiğinde yere oturdu ve dizlerini göğüsüne çekti, ellerinin arasına birleştirdi. Göle bakarak gözlerini kıstı. İçinden kendine ve Roxanna'ya küfür ediyordu. Bastet ile çıkmalarına tepkisi beklediği gibi olmuştu ve görüşmelerine izin vermiyordu. Sıkıntıyla nefesini verdi. Neden söyleme kararı almışlardı ki? Kafasını hafifçe salladı.

Düşüncelerinden uzaklaştığında içinin rahatlaması için derin nefes alıyordu ve gözlerini gölde gezdiriyordu. Yüzüne yayılan tebessümü fark ettiğinde dudaklarını ıslattı. Ardından daha da gülümsemesini yaydı. Arkasından gelen sesle kafasını oraya çevirdi. Bu kızı tanıyordu. Nasıl tanımasın? Gryffindor'un en güzel kızıydı. " Merhaba " dedi en seksi gülümsemesiyle. Zaten hep gözlerini kısar ve dudağını ısırırdı seksi gözükmek için ama şu an buna ihtiyacı yoktu. Belki daha sonra ihtiyacı olurdu. Olduğu yerden kalkmasına gerek kalmamıştı. Kız zaten yanına çoktan gelmişti bile. Tek sorun tepesinde dikiliyor olmasıydı. " Otursana Melanié" dedi gülümseyerek. Adını hatırladığına şaşırmıştı. Aklından o kadar şey geçerken gerçekten de kendisiyle gurur duymuştu.

Renk Kodu::
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melanie Phoenix
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Melanie Phoenix

RP Yaşı : on beş.
Mesaj Sayısı : 4455
Gerçek Adı : dilara.
Yaş : 25

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyPtsi Tem. 09, 2012 6:03 pm

    Genç kız yataktan doğruldu ve ellerini havada birleştirip güzelce esnedi. Gözlerini bir ovuştururken ayağa kalktı ve giysi dolabına doğru ilerledi. Uzun süredir bu kadar iyi hissetmemişti kendini. Temiz bir havanın kendine iyi geleceğini düşünerek göl kenarına gitmeye karar verdi. Saçlarını düzleştirip, en sevdiği mor mini şortunu ve üzerine Londra baskılı beyaz tişörtünü giydi. Ayağına giydiği bağcıklı ayakkabıların bağcıklarını bağladıktan sonra doğruldu ve kafasını dolabın kapağına çarptı. Derin bir oh çekti, ders programına baktı. Genç kızın yüzündeki gülümsemenin yayılması bugün bir ders olmamasıydı. Ann, Katie, Clary, Kathlen, Alex çoktan uyanmış olmalılardı. Kimse odasında değildi, anlaşılan yemek yiyorlardı. Yemekhaneye inmek istemeyen genç kız göle doğru yöneldi.

    Hayatı umursamazcasına, gölde salına salına yürüyordu genç kız. Kafasını kaldırdığında göl kıyısında düşüncelerle uğraştığı belli olan bir çocuğu gördü. Evet, bu Fran'dı ve bu genç kızın heyecanlanmasını sağlamıştı. Eli ayağı birbirine giren genç kız çaktırmamaya çalışarak Fran'ın bulunduğu bölgenin yakınlarında bir yerde durdu. Fran hışırtıdan dolayı birilerinin geldiğini anlamış olacaktı ki arkasına döndü e sıcacık gülümsemesiyle "Merhaba," dedi. Genç kız dudağını ısırdı ve içinden 'Yapma Fran, bunu bana yapma. Gülme, böyle gülme,' diye tekrarlıyordu. Genç kız, elini yukarıya kaldırdı ve selam verdi. Heyecanının belli olmasını istemiyordu bu nedenle konuşmamıştı. Genç kız, Fran'ın yanına gelmesini beklemeden yanına gitmişti bile. Oturmanın doğru olup olmadığını düşünürken gelen kadife ses onu rahatlatmıştı. "Otursana Melanié." Genç kız gözlerini sonuna kadar açtı ve alt dudağını ısırdı. Başını öne eğerek Fran'ın yanına oturdu. Kalbi dışarı çıkacakmış gibi atarken benim adımı hatırladı iye yerinde duramıyordu. Cesaretini topladı ve gülümseyerek ses tonunu ayarladı. "Yanında birileri yok, şaşırdım. Bir sorun mu var? bugün çok düşüncelisin," içine çektiği havayı uzun uzun dışarı saldı ve kendini rahatlamış hissederek Fran'ın gözlerinin içine bakmaya başladı. Bu gözler onu büyülüyordu...

Benimki dee.:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://melaniephoenix.tumblr.com/
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptySalı Tem. 10, 2012 10:21 am

"Yanında birileri yok, şaşırdım. Bir sorun mu var? bugün çok düşüncelisin," Güldü yüksek sesle. Kızla göz göze geldiklerinde gülümsemesi yayıldı. Gerçekten de her zaman yanında birileri olurdu. Bunu genç kız söyleyince kendini kötü hissetti. Şimdi yalnızdı işte. " Ne sorun olacak ki? Sadece yalnız takılıyorum!" Bu sözler nazikçe çıkmış olsa bile içini kemiren bir duyguydu. Her şeyi bir kenara atması gerekirdi ama konu aşk olunca yapamadığı tek şeydi. Karşısındaki genç kızı baştan aşağıya doğru süzdü. "Belki okulun en güzel kızıyla konuşuyorumdur," diye düşünmeden alamadı kendini. Uzunca bir süre ona bakakaldı. Sonra derin nefes aldı ve devam etti. "Ama sonuçta hayat devam ediyor." derken gözlerini kısmış ve dudağını ısırıyordu. Böyle daha seksi durduğuna emindi. Tekrar göle bakmaya başladığında dudağın ısırmaya devam ediyordu. Aklının çalıştığı tek şeyin ne olduğunu kanıtlamıştı. Eğlence, eğlence ve eğlencenin yanında kızlar. Umursamazca omuzunu silktiğinde Mel'e döndü. "Ee Mel, seni hangi rüzgar savurdu buraya?" derken kendini daha da yaklaştırmıştı ona. Ouv, parfümü hoş diye düşündüğünde gülmemek için kendini zor tuttu. Eğer gülseydi açıklaması uzun sürecekti. " Ya da beni gördün de mi geldin?" deyince gülümsedi. Sonra sözlerinin ardından aklına gelen şeyle duraksadı. Arkadaşının söylediğine göre bir platonikliği vardı bu kızın. Belki de umursamalıyım, ha?

Mırıldandığı şarkıya ara verip aniden söylediği söze kendisi de şaşırmıştı. " Sevgilin olmamasını anlamıyorum Mel, sen harika birisin. Ama..." deyip kendini susturmayı başarmıştı. Ne yani bir de asılacak mıydı? Belki de dost olarak bir şeylere başlayabilirlerdi ya da belki de tam zamanıydı. Ama söyleyeceğini şimdi söylerse heyecanı neredeydi bunun? Bu yüzden biraz onun kalbine inmeyi deneyecekti. Kendine güveni her zaman tamdı Francisco'nun. Ve biraz da ukalaydı bu konuda. Ama neyse şimdi biraz eğlenecekti ve eğlencenin sonun da bombayı patlatacaktı. En azından gününe hareket gelmişti. "Sen harikasın, evet. Evet!" dediğinde ses tonu etkileyici derecede nazikti. Sanki yeni keşfettiği bir şeymiş gibiydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melanie Phoenix
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Melanie Phoenix

RP Yaşı : on beş.
Mesaj Sayısı : 4455
Gerçek Adı : dilara.
Yaş : 25

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyÇarş. Tem. 11, 2012 8:04 pm

    Fran, diğer zamanların aksine daha düşünür gözüküyordu. Kendini toparlarcasına güldü ve; "Ne sorun olacak ki? Sadece yalnız takılıyorum!" diyerek geçiştirdi bu soruyu. Bu sözler ağzından her zamanki hoş sesiyle birlikte dökülmüştü. Genç kız, Fran'ı bu şekilde karşısında görünce kendisine şok verilmişcesine uzaklara dalmıştı. Fran'ın gözlerindeki yansımasıyla hayaller kuruyordu. Sadece 'o ve Fran.' Bu sırada süzüldüğünü farkeden genç kız utangaç bir şekilde gülümsedi ve başını eğdi. Francisco'nun yanında bu şekilde iki büklüm olmaya alışmıştı. Uzunca bir süre ona bakakalan Francisco, derin bir nefes aldı ve devam etti. "Ama sonuçta hayat devam ediyor," derken gözlerini genç kızın hayallerinden gerçek hayata geçmesine yetecek kadar kıstı ve dudağını nazikçe ısırdı. Gözlerini göle kenetlemiş olan Francisco çok geçmeden, umursamaz bir tavırla genç kıza döndü. "Ee, Mel. Seni hangi rüzgar savurdu buraya?" derken kendini genç kıza daha da yaklaştırmıştı. Genç kız, kalbinin sesinin dünyanın öbür ucundan duyulduğuna emindi. Francisco'nun kendine has kokusunu ilk defa yakından hissediyordu. "Ya da beni gördün de mi geldin?" Genç kız kendini milim milim Francisco'ya yaklaştırırken Holly'nin, Fran'a platonik olduğunu söylemesinden şüphelenmeye başlamıştı. Ya da Gosippy'yi çok okumayan Fran'ın gözüne soktuğundan.. Aklından geçen düşünceleri kovalayan Francisco'nun sesi genç kıza tüm endişeleri unutturmuştu. Artık öğrenmesini bile isteyebilirdi. 'Ah, hayır şimdi değil,' diyordu içinden. Bu sırada Bast ile ayrılmış olabilecekleri düşüncesine kapılmıştı, ister istemez yüzünde bir mutluluk vardı.

    Genç kız bu soruya ne cevap vereceğini bilmiyordu, doğruyu mu söylemeliydi yoksa yalanlarına devam mı etmeliydi? O sırada Francisco daha anlamlı bir ses tonuyla konuşmasına devam etti. "Sevgilin olmamasını anlamıyorum Mel, sen harika birisin. Ama..." Francisco, genç kızın gözlerindeki parıltıyı görmüş ve kalbinin sesini duymuş olmalıydı. Bir an durakladı ve bir şeyler düşündü. Genç kız her şeye hazırlıklı bir biçimde Fran'ı bekliyordu. Fran "Sen harikasın, evet. Evet!" dediğinde ses tonu etkileyiciydi. Genç kız o sırada bayılmamak için kendini o kadar çok zorlamıştı ki! Gözlerini kapadı ve derin bir nefes aldı. Gözlerini açtığında bunun bir rüya olmamasını diledi. Cesareti tam anlamıyla yerine geldiğinde utangaç bir tavırla konuşmaya başladı. "Ah, evet. Uyku problemim olduğu için hep geç saatlerde kalkıyorum. Bugün ders olmadığı için kendimi o kadar şanslı hissediyorum ki!" Genç kız, heyecandan titreyen ellerini gizlemek için suyun üzerinde gezdiriyordu ellerini. "Aslında buraya rahatlamak için geldim. Ama sen olduğunu görünce.. Yani kim sana karşılık vermez ki? Ruh öküzüm dışında tabii." Gülümsemesini daha da yaygınlaştıran genç kız, gözlerini havaya dikti ve alt dudağını ısırdı. Sıra öbür sorunun cevabını vermeye gelmişti. Evet, en zoru da buydu. Onunla sevgili olmaktansa uzaktan izlemek.. "Harika olduğumu düşünmen çok güzel, Fran. Gerçekten çok özel bir his. Evet sevgilim yok. Gerçi okuldaki tüm erkekleri dolaşan kişi belli." Fran'ın buna kızıp kızmayacağını bilmiyordu fakat bu bir gerçekti. Holly, tüm erkekleri baştan çıkaran bir seksiliğe sahipti. "Ah, her neyse. O'nun dışında biri gelse de kabul etmem zaten," derken genç kız, kendini iyice Francisco'ya yaklaşmış olarak buldu. Kafaları aynı hizadaydı ve burun buruna duruyorlardı. Genç kız bu anın hiç bitmemesini istiyordu. Bunun için bir çok büyü yapabilirdi. Ama 'Carpe Diem,' e de haksızlık edemezdi. Anı yaşamalıydı, Francisco ile her an tatlıydı.

Rp Out. Very Happy:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://melaniephoenix.tumblr.com/
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyÇarş. Tem. 18, 2012 10:08 pm

"Ah, evet. Uyku problemim olduğu için hep geç saatlerde kalkıyorum. Bugün ders olmadığı için kendimi o kadar şanslı hissediyorum ki!" Utangaç bir tavırla konuşmaya başlamasının ardından Francisco gülümsüyordu. Evet, tanıdığı her kızın aksine daha farklıydı Mel. Gerçekten de şanslı olmasına bir şey diyemezdi. Francisco da her zaman şansa inanırdı ve gece yatmaya yatmadan önce şansına şükrederdi. Suyun üzerinde eli gezinirken çıkan ses kendini iyi hissettirdi. Suyun sesi ve Mel.. "Aslında buraya rahatlamak için geldim. Ama sen olduğunu görünce.. Yani kim sana karşılık vermez ki? Ruh öküzüm dışında tabii." Kahkahasına engel olamadı. Ah, ruh öküzün gerçekten de sinir bozucu biri. Onun adının geçmesi bile sinirlerini bozuyordu Francisco'nun. Zaten herkesi de sevmek zorunda değildi ya! "Ruh öküzü olmanız gerçekten de çok abest"dediğinde haklıydı. Hiç benzemiyorlardı. Huyları bile farklıydı. Ne diyeceğini merakla beklerken gülümsüyordu ama Mel, sanki zor bir sorunun cevabını verecekmiş gibiydi. En azından öyle görünüyordu ama zor soru da sormamıştı ki Francisco."Harika olduğumu düşünmen çok güzel, Fran. Gerçekten çok özel bir his. Evet sevgilim yok. Gerçi okuldaki tüm erkekleri dolaşan kişi belli." Söylediği sözle aniden ona döndü. Gözlerinin içine bakıyordu. Ne diyeceğini bilmiyordu. Söylediği söz doğruydu ama o da doğru yolunu bulmuştu. Derin bir nefes aldı. "Onun hayatı ne seni ne de.. beni ilgilendirir Melanié," derken zorlanmıştı. Francisco'u fazlasıyla ilgilendiriyor gibiydi. Holly'nin seksi olduğu bir gerçekti ama artık pek de seksi gözükmediğini itiraf etmeliydi kendine Francisco. "Ah, her neyse. O'nun dışında biri gelse de kabul etmem zaten," O umursamaz yüz ifadesini kullanmıştı ama bu sefer umursamazca değil. Daha çok bahsettiğini anlamamakla ilgiliydi. O'nun dışında... Bahsettiği kişinin kim olduğu meçhuldu. Mel ile çok fazla yaklaştıklarını fark ettiğinde gözlerinin içine bakıyordu. Aralarındaki mesafe git gide kapanmaya başlamıştı. Ama aniden geri çekildi. Bunu neden yaptığını bilmese de yaptığı için pişmandı. Utangaç bir tavırla bakıyordu Melanié'e. " Üzgünüm Mel ama... " Devamını beklediği anlaşılıyordu. Ne söyleyeceğini gayet iyi biliyordu. Ama Melanié'nin beklediği şey olmadığı kesindi. "... benimle yemek yemek ister misin?" O seksi gülümsemesi yüzündeydi. Okuldan uzaklaşmak iyi olacaktı. Evet, kesinlikle.

Rp out:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melanie Phoenix
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Melanie Phoenix

RP Yaşı : on beş.
Mesaj Sayısı : 4455
Gerçek Adı : dilara.
Yaş : 25

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyPerş. Tem. 19, 2012 12:51 am

    Genç kızın tahmin ettiği şey aralaında bir şey olması değildi. Fakat, Francisco'nun geri çekileceğini de tahmin etmemişti. Melanié, ne kadar şımarık ve utangaçsa, o kadar da duygusaldı. Kalbinde bir şeylerin eksikliğini hissetti. Gözlerini Francisco'nun gözlerinden ayırarak yere odakladı. Sudaki ellerini iki bacağının üzerine koydu ve Fran'a dönük olan vücudunu sola döndürdü. Şu an yerin debine girmek istiyordu, evet kızarmıştı. Fakat bu kızarıklık utangaçlıktan değil de kendine olan sinirindendi. E, tabii. Gururu incilmişti ve Francisco'ya bir tokat patlatıp yanından ayrılmak istiyordu. Zoraki bir yutkunuşla gözlerini kıstı ve kaşlarını çattı. Daha resmi ve kızgındı artık. "Üzgünüm Mel ama..." Francisco'nun sesini duyduğunda kalbindeki bir şeylerin tekrar hareketlenmeye başladığını farketti. İçinden kendini durdurmak için bir sürü şey söylüyordu. Fran'ın cümlesinin devamını da merak etmiyordu. "... benimle yemek yemek ister misin?" Genç kız, gözlerini aşağıda tutmaya çalışsa da başarılı olamamıştı. Francisco'nun yüzü ona her şeyi unutturmuştu. Fakat bu kadar basit bir kız olmak istemiyordu. Her kadın ve kız gibi onun da bir gururu vardı. Derin bir nefes aldıktan sonra başını Francisco'nun yüzüne çevirdi ve başını dikleştirdi. "Ah, Fran. Beni pışpışlamak zorunda değilsin. Yalnız gözükebilirim ya da güçsüz. Fakat bu kadar küçük olduğumu sanmıyorum." Genç kız, bunları söylerken dilini kontrol edemediğini anladı. Gözlerini kapadı ve derin bir nefes aldı. Kendine gelmek için, kafasını hafif hafif salladı ve nefesini uzunca geri bıraktı. "Afedersin. Sadece.." Yutkundu, devam edemeyeceğinin farkına vardı. Ayağa hızlı bir hareketle kalktı ve başının döndüğünü hissedip bir eliyle Francisco'nun omzundan tuttu ve öbür elini şakağına dayadı. Seri hareketlerle ellerini çekip duygularını kontrol edemedi. "Lanet olsun, Fran! Hala anlamadın mı? Ben gerçekten seni... Ah, ne önemi var ki!" Dilini mühürlemek, genç kız için zordu fakat bunu yapmalıydı. Baş dönmesinin arttığını hissedip kendini bıraktı ve Francisco'nun kucağına düştü. İşte şimdi ölmek istiyordu.


Hihihih.:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://melaniephoenix.tumblr.com/
Dimitri V. Raskolnikov

Dimitri V. Raskolnikov

RP Yaşı : 15
Mesaj Sayısı : 730
Gerçek Adı : M.

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyPerş. Tem. 19, 2012 11:38 pm

Bakışlarında hissettiği öfkeyle kendisinin de gerildiğini hissetti. O utangaç kız gitmişti. Yerine daha farklı tanımadığı bir Mel gelmişti. Sessindeki güçlü ton ise kendini kötü hissetmesine neden oldu. "Ah, Fran. Beni pışpışlamak zorunda değilsin. Yalnız gözükebilirim ya da güçsüz. Fakat bu kadar küçük olduğumu sanmıyorum." Bu sözleri söylemek için kendini zorladığının farkındaydı. Hatta söylemek istemediği sözleri ağzından kaçırmış gibiydi. Francisco içinden sayı saymaya başlamıştı bile. Fakat çekip gitmesini engelleyen tek şey vardı. Onu farklı görüşü ve sevmesi. Fakat yüzünde oluşan öfkeli ifadeye engel olamadığın bilmiyordu. "Afedersin. Sadece.." Sessizce onu dinliyordu. Onu kırmamak için yapması gereken tek şey susmaktı ve bunu çok sık yapmaya başlamıştı. Sessizce onu izlerken omzunda hissettiği elle kafasını çevirdi o yöne doğrdu. "Lanet olsun, Fran! Hala anlamadın mı? Ben gerçekten seni... Ah, ne önemi var ki!" O sırada öfkesinin tavan yaptığını hissettiğinde engel olamayacağını anlamıştı. Bir şeyler söylemek istemişti ki Melanié kucağına düşmüştü. İlk önce şaşkınlıkla karşılamıştı.

Ellerini saçlarına götürdü yavaşça onları okşarken de adını bir fısıltıya söylüyordu. Teninde hissettiği sıcaklık ile gerginleşmişti. Sonra elini sıkıca tuttu. Gözlerinin içine bakarken bir yandan da yüzünü yaklaştırıyordu Melanié'e. "Beni sevdiğini ve bunun bir önemi olmadığını mı söyleyecektin," Bu sözlerin ardından daha da kendini yaklaştırdığında dudağına bir öpücük kondurdu. Narin çıkan sesinden sonra hafifçe onu kucağından kaldırdı. Hızla ayağa kalktığında "Bir daha ki sefere beni yargılamadan önce düşün. Yoksa her zaman bu kadar şanslı olmaya bilirsin." Öfkeye söylenen sözlerin ardından elini ona uzattı. Kalkmasına yardımcı oldu. Elini onun beline koyduğunda gülümsüyordu. Göz kırptı ve ardından yüzünü ona çevirdi. Melanié'i kendine daha da yaklaştırdığında kaşlarını kaldırdı ve gözlelerinin içine bakarak konuşmaya başladı. "Yemek teklifime hala cevap vermedin 'tatlım'. Yemekten sonra istersen eğleniriz Ne dersin?" Hafifçe geri çekildi ve cevabını beklemeye başlarken de elini sıkıca tuttu Mel'in. "Ha, diyorsanki okuldan kaçamam. Sen bilirsin," dedi ve o tatlı güümsemesinin yanında bakışarındaki sinsiliğin farkındaydı Francisco. Bazen çift kişilikli olduğunu düşünüyordu. Eğlence düşkünü ukala bir Fran, bazen de sessiz, sakin biri oluveriyordu. Ve bu bazen dengesini kaybetmesine neden olsa da kendini böyle seviyordu. Zaten seveneler de Francisco'u böyle seviyordu.

Rp out:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Melanie Phoenix
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Melanie Phoenix

RP Yaşı : on beş.
Mesaj Sayısı : 4455
Gerçek Adı : dilara.
Yaş : 25

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

Acaba? Empty
MesajKonu: Geri: Acaba?   Acaba? EmptyPtsi Tem. 23, 2012 11:45 pm

    Genç kız dudağını ısırırken, rezil olduğunu düşünüyordu. Tam bu sırada, saçlarında sıcak iki el hissetti. Bu el, narin denebilecek kadar güzeldi, genç kız saçlarını okşayan ellerin büyüsüne kapılmıştı. Francisco'nun sesi de bu büyüye katıkı sağlıyordu. Adını hiç bu kadar sevmemişti. Elinde, Francisco'nun ellerini hissedince tenindeki uyuşmaya hakim olamamaya başlamıştı. Gözlerini yavaşça açtı ve Francisco'nun gözlerinde kendini gördü. Genç kız, Francisco'ya hiç olmadığı kadar yakındı. "Beni sevdiğini ve bunun bir önemi olmadığını mı söyleyecektin?" Genç kız içinden 'Yakışıklı olduğun kadar zekisin Fran,' diyordu ki, dudaklarında Francisco'nun dudaklarını hissetti. Genç kız, en fazla on beş saniye süren bu öpücüğü bir asır gibi hissetmişti. Francisco'nun kucağından inerken de o büyünün etkisindeydi. Francisco, hızla ayağa kalktığında, genç kızın öfkesine karşılık veriyordu. "Bir daha ki sefere beni yargılamadan önce düşün. Yoksa her zaman bu kadar şanslı olmaya bilirsin." Genç kız, gözlerini aşağı eğdi ve utanmış gibi yaparak sırıtmaya başladı. Normalde böyle biri değildi, sadece aşıktı. Genç kız, Francisco'nun kendine uzattığı elini tuttu ve ayağa kalktı. Francisco'nun elini belinde hissettiğinde ikisi de gülümsüyordu. Francisco, genç kızı kendine daha da yaklaştırdığında kaşlarını kaldırdı ve gözlerinin içine bakarak konuşmasına devam etti. "Yemek teklifime hala cevap vermedin 'tatlım'. Yemekten sonra istersen eğleniriz. Ne dersin?" Francisxo, geri çekilmesinin ardından narin ellerini genç kızın elleriyle buluşturdu. "Ha, diyorsanki okuldan kaçamam. Sen bilirsin," dedi ve gülümsemesine devam etti. Bu şaka mıydı? Grnç kız, okuldan atılmayı bile göze alabilirdi. Genç kız, ellerini karın hizzasında birleştirdi ve en şeker ses tonunu kullanarak konuşmaya başladı. "Aslında asi biri değilim, sadece a-aşığım." Duraklamasının hiçbir önemi yoktu, artık gizlemiyordu. Tek taraflı da olsa, özgürdü. "Ah, şaka mı yapıyorsun? Teklifine hayır diyeceğimi düşünmedin herhalde." Genç kız, kolalrını iki yana açtı ve boşluğa bağırmya başladı. "Evet!" Genç kız, Francisco'ya yaklaştı ve kulağına bir şeyler fısıldamaya başladı. "Ne zaman boşsan, seninleyim." Daha sonra Francisco'nun yanağına kondurduğu öpücükle beraber oradan ayrıldı. Ne yapacağını bilmiyordu, sanırım biraz bağıracaktı.



-Son.

Spoiler:
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://melaniephoenix.tumblr.com/
 

Acaba?

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp İçi :: 2. Sezon-