"Sen iyi misin Tony?" Tony bakışlarını bir anda ona endişeli bir şekilde bakan Pepper'a çevirdi. Genç kadın odaya girmeden çok önce, kızını düşünmeye başlamıştı. Bir kızı olduğu gerçeğini kabullenmenin bu kadar zor olacağını kim bilebilirdi ki? Normalde genç kadın içeri girdiğinde Tony çarpıcı ve alaycı gülümsemelerinden birini gönderirdi, ya da bir espri yapar ve Pepper'ı delirtirdi. Ama mutlaka bir şeyler yapardı, daha önce hiç bu kadar uzun süre sus pus oturduğunu hatırlamıyordu. Belki de Demir Adam olma zamanı gelmişti, biraz uçmak iyi gelebilirdi. Bu fikri aklının bir köşesine not ettikten sonra Pepper'ın sorusunu daha fazla bekletmemesi gerektiğine karar verdi. Hem Pepper ile Nymeria konusunu da konuşmak istiyordu. Pepper'ın Nymeria'yı kendisinden öğrenmesini istiyordu, başka türlü olursa işler Tony'nin istemediği yönde gelişebilirdi. "İyi değilim, Pepper. Aslında... Nasıl olduğumdan emin değilim. Seninle konuşmam gereken şeyler var," dedikten sonra ayağa kalktı Tony. Pepper'ın az sonra anlatacaklarına vereceği tepki çok önemliydi. Nymeria ile yaşamak ve onunla baba-kız ilişkisi kurmak konusunda Pepper'ın yardımına ihtiyacı vardı. Pepper hayatta değer verdiği sayılı insanlardan biriydi ve onu kaybetmek istemiyordu. Dia'yı zaten kaybetmişti, bir de Pepper'ı kaybedemezdi. Bunun için söyleyeceği şeyleri özenle seçmeliydi. Aslında şimdi konuyu değiştirebilir ve Nymeria'dan Pepper'a bahsetmeden sonsuza dek yaşayabilirdi. Bu düşünce her ne kadar saçmalık ötesi olsa da, böyle bir şey yapabilmeyi dilerdi Tony. Ancak yapamayacağı kesin olduğundan, genç kadının onu bırakmayacağını ve sonuna kadar yanında olacağını ummaktan ve her şeyi olduğu gibi anlatmaktan başka çaresi yoktu.

"Ben senin yanındayım Tony. Her zaman, ne olursa olsun. Sana destek olmak için buradayım." Kendisine sarılmakta olan genç kadını kendi kollarıyla daha da sıkı sardı Tony. Yüzünde rahatlamış bir ifade vardı, Pepper'ın onun yanında olacağını bilmek bir anda güçlenmesini ve kendini daha iyi hissetmesini sağlamıştı. Derin bir nefes aldı ve Pepper'ın kollarından ayrıldıktan sonra minnet dolu ve tabi ki alaycı bir gülümseme ile genç kadına baktı. Gerçekten çok mutluydu, sonunda bu zorlu yola elini tutacak, ona yardım edecek biri vardı. Pepper'ın arkasını dönüp gideceğinden ve onu yapayalnız bırakacağından çok korkmuştu, ancak korkuları neyse ki gerçek olmamıştı. Pepper'ın her zaman yanında olacağından bir kez daha emin olmuştu. Tony yutkundu ve konuşmadan önce kısa bir nefes aldı. "Pepper, sen yanımda olmasaydın nasıl yaşardım bilemiyorum. Çok teşekkür ederim, her şey için," dedi ve bir kahkahanın ardından genç kadını tekrar kolları arasına aldı. Seni seviyorum, Pepper Potts. Zihninden, ruhundan ve kalbinden geçen bu düşüncenin, bu gerçeğin etkisiyle tüylerinin ürperdiğini hissetti Tony. Pepper'ı seviyordu. Pepper'ın da onu sevdiğini hissediyordu, en azından genellikle bir kadına bir şey hissettiğinde o kadın da aynı duygunun on kat daha fazlasını kendisine hissederdi. Pepper'a açılması gerektiğini biliyordu. Belki de o zaman, bu zamandı. Her şeyi söylemesi, cesaretini toplayıp genç kadına gerçeği açıklaması gerekiyordu. "Pepper," diye fısıldadı Tony, genç kadın hala kolları arasındayken. "Bilmen gereken bir şey daha var." Bu sözleri üzerine Tony Pepper'ın yüzünü görebilmek adına geri çekildi. Pepper'ın sade, güzel yüzünü görünce ister istemez alaycı bir şekilde gülümsedi ve "Seni seviyorum," dedi. Söylediği sözlerden o kadar emindi ki, bu eminliğine şaşırmıştı. Hiçbir zaman kendisinden, bir kadına karşı hissettiği bu tür duygulardan bu kadar emin olmamıştı. Ancak her şeyin bir ilki vardı ve Tony ilk ve son kez böyle hissediyor olduğunu biliyordu. Pepper onun için ilkti ve her zaman son olarak kalacaktı. Ah, tam bir aile babası olmuştu!

Pepper'ın birkaç dakikalığına bocalaması Tony'i korkutmuştu, her erkek gibi reddedilmeyi hiç istemiyordu. Özellikle de karşısında duran kişi deli gibi sevdiği Pepper ise. Ancak Pepper Tony'nin korkularının aksine, yüzünde bir gülümsemeyle "Ben de seni seviyorum, Tony," dedi. Tony'nin yüzündeki gülümseme daha da genişlemişti şimdi, sevdiği kadın onu da seviyordu ve şimdi hiçbir şey onları engelleyemezdi. Pepper ellerini Tony'nin omzuna koyduğunda Tony gülümsedi ve genç kadının göğsünde durmakta olan narin ellerini tuttu. Hala inanamıyordu, Pepper kızı olduğunu öğrenmiş ve onu yalnız bırakmayacağını söylemişti. Bunun üstüne Tony, hiçbir zaman olmadığı kadar cesur davranmış ve her zaman söylemek istediği, her zaman itiraf etmek istediği o gerçeği sonunda Pepper ile paylaşmıştı, üstelik Pepper da onu sevdiğini söylemişti. Tony için hayat daha güzel olamazdı, hem çok sevdiği bir kızı olduğunu, hem de sevdiği kadının da onu sevdiğini öğrenmişti. Tony artık hiçbir şekilde yalnız kalmayacaktı, bundan daha mutlu olamazdı. Pepper dudaklarını onun dudaklarına örterken, genç kadını belinden sıkıca kavradı ve bir eliyle de turuncu, tatlı tatlı kokan saçlarını okşadı. Pepper yanındayken hiçbir şey konusunda endişelenmesine gerek yoktu, genç kadın ona umut, sevgi ve güven aşılıyordu. Tony hayatının yıllar geçtikçe daha da güzelleştiğini, daha da mükemmelleştiğini fark etti ve bunu fark etmek gerçekten çok güzeldi.