AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 diary of that mad girl.

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Helen L. Ambrosia

Helen L. Ambrosia

Mesaj Sayısı : 97
Gerçek Adı : what

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyPaz Mayıs 26, 2013 11:21 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
temam. yeni bi başlangıcı son derece atarlı bi şekilde yapacak olmam birazcık komik, ehehe. AMA BAŞKA ÇAREM YOK OLM. öncelikle soruyom size arkaşlar, hayat neden bu kadar zor? adalet nerde, onu istiyom ben. meryem uzerli kalkar, başrolü kapmış olduğu, ona sahip olduğu tüm ünü veren koskoca diziyi terk eder, hayat zor olduğu için. biz de avucumuzu yalaya yalaya izleriz ünlüleri, biz de ünlü oyuncu olmak isteriz. NAH. çok sinir oluyorum abi ya. hayatımdaki hiçbir şeyin yolunda, mükemmel olmamasına sinir oluyorum. bir yerinden tutup kurtaracak bir şey yok. derslerim bok gibi ve bu yüzden ailemi utandırıyorum, bunu her seferinde açık açık dile getiriyorlar. onlara derslerin öneminin olmaması gerektiğini söylemek istiyorum bazen, hayallerimin süper bir okula girip, süper bir mesleğe sahip olmak olmadığını. ama sadece istiyorum. benim tek hayalim aslında nyc'ye taşınmak, basit bir lokantada garson olarak çalışsam da olur, hiçbir şekilde sorun değil bu benim için. hayallerimin şehrinde olduktan sonra sokakta bile yatmaya razıyım, ama bunu annemle babama söylesem herhalde kalp krizi geçirirler. şu dersler yüzünden yıpranmış olan sinirlerim, sürekli kaldım kalıcam muhabbeti... öyle çok sıkıldım, öyle çok iğrendim ki artık. belki de salağımdır, belki de aptalımdır? eğer benim zekam o aptal, saçma derslerle, o insafsız ruh hastası hocaların yaptığı sınavlarla ölçülecekse, evet ben salak olabilirim bence.

bazen keşke bi anda karşıma hagrid çıksa ve 'sen buraya ait değilsin, senin yerin hogwarts, sen bir büyücüsün!' dese diyorum. ya da bir anda odamın ortasında doctor ve tardis beliriverse, tardis'e binsem ve bu kabustan uzaklaşsam. ama bunlar ne yazık ki, birer hayal. bunları bize izletmeleri ve zihnimizi boş umut ve hayallerle doldurmaları da haksızlık aslında. insan kendi yaşadığı basitlikten, etrafındaki şeylerden nefret etmeye başlıyor. dersler bir yana, bir de şu aşk ve arkadaşlık olayları var. abi tamam. derslerim kötü olsun, bari bir iki dostum olsun yanımda, değil mi? o da yok. şaka gibi. etrafımdaki her 'insan' birer hayvan, hödük, düşüncesiz. adeta şunun ağzına sıçalım, şunu üzelim, diye programlanmış beyinleri. hoşlandığım çocuk desen, takma adı finn, cidden allak bullak ediyor beni her gördüğümde, her konuştuğumda ama o kadar yani. asla birlikte olmayacağız, asla benim onu sevdiğim gibi sevmeyecek beni ve benim de onu sevdiğimi bilmeyecek. ne acı dimi. şimdi, yaşın kaç da bunları diyorsun salak, diyeceksiniz. ama bence her insanın bu yaştayken, çok tatlı, hatırlanınca yüzünü gülümsetecek bir ilk aşkı olmalı. ama o da yok amk. o da yok. nedeni de upuzun bacaklarım, süper ötesi mankenlerinki gibi bir vücudum yok diye işte. bir de işte hazır lafı açılmışken şu kilo olayı. her tartıya çıktığımda, kiloma bakmaya korkmaktan cidden bıktım ben ya. neden diğer herkes gibi olamıyorum? neredeyse hiçbir şey yemeden yaşıyorum, etrafımda incecik insanlar, hayvan gibi yiyolar ve kilo almıyolar amcıklar. ya ben yemeği, yemeyi o kadar seven bi insan değilim, ama sevdiğim şeyleri de yiyemeyeceksem ben niye yaşıyom? nerden tutayım ben şimdi bu işi, dolu taraf nerde bakacak? pozitif bir şey çıkaramıyorum abi. bildiğin o dizilerdeki loser kızlar gibiyim, TEK FARK ONLAR GİBİ HAYATIM Bİ ANDA MÜKEMMELLEŞMİYO. finn'le şu sıralar çok epic anlar yaşasak da... ne bileyim ya. olmicak o iş. olmicak yani biliyom. GEÇEN GÜN GÖZ KIRPTI YA. ŞAKA GİBİ. NAPCAĞIMI ŞAŞIRDIM ÖLÜYODUM. ama hemen toparlandım neyse ki. pff. keşke bi perimiz olsa ve üç dilek hakkı verse bize, o kadar ihtiyacım var ki öyle bir şeye. ama iyi ki burası var lan, tek mutluluğum, sevincim. irom'um, selön'üm, dilora'm, bilgö'm, esöncüm, kadri knkım, damlo'm, ekön'üm, sanöm'üm ve daha niceleri. iyi ki varsınız lan. seviyorum sizi çok.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Evanora Eckhart

Evanora Eckhart

RP Yaşı : Yirmi.
Mesaj Sayısı : 118
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptySalı Mayıs 28, 2013 1:07 am

bugünün şarkısı bu olsun öyleyse;

irom, bu bize gelsin bence. gelmiş geçmiş en mükemmel, en harika, en süfer iki rdj fangirl'üne.
sevgili günnük,
hoşlandığım çucuk, yani finn bana bu kadar yakın davranınca bi tuhaf oluyorum, bunu sana zaten elli defa sülemiştim. ama bugün o bi tuhaf olmaların 743754 katını yaşadım. bir sıra arkamda, nerdeyse dibimde TANRIM. sakinim .s ama cidden, tam bi mmfd rae&finn gibiyiz. yalnızca ilişkimiz açısından yani. ben ondan ölümüne hoşlanıyorum ve her saniye onun dibimde olduğunu bilmek kalbimin hayvan gibi atmasına neden oluyo. sanki on bardak nescafe içmişim de gözümü kapattığımda bi anda olduğum yerden fırlamama neden olacak bi kalp çarpıntısı bu. feci bişi. siz siz olun aşık olmayın, çok pis bi iş. zaten şu hayatta iki pis iş var, birincisi soğuk ağda bandı ile ağda yapmak, ikincisi de aşık olmak. PLATONİK ZATEN OOOH OH. hiçbir yorum yok ona, allah göstermesin. gerçi gösteriyo galiba, hmm. ok. tmm. tmm anladım! neyse işte abi bu çocuğu cidden seviyom sanırım artık hoşlanmayı geçti olay pf. sözümü tamamlaması hep, benim onun sözünü tamamlamam. hep aynı dizi ve filmleri izlememiz, aynı şeyleri sevmemiz. ve ateist değil abi, inanabiliyon mu? şindi şöyle bir durum var ki, ergenlik çağındaki ateistlerin hepsi gözümde özenti, salak, boş kafalılar... hani ooo ateistlik havalı, hadi allah'a inanmayalım süfer süfer. abi, ateistlere lafım yok bak, benim lafım böyle beyni henüz tam oluşmamış ergenlerin 'ben ateistim' diye gezinmesi ortalıkta. NEYSE KONUDAN SAPTIK DIRIRIRI. finn. finn... ben bu çocukla nasıl beraber olucam ya? işin en en en can alıcı kısmı, nasıl söyleyeceğim ona onu sevdiğimi. aslında bir yanım bilmesini deli gibi istiyo, bir yanım bilmesin hayat boyu sevgini içinde sakla diyo. ama izlediğim her filmde, okuduğum her kitapta 'eğer seviyosan söyle abicim' düşüncesi var. ya tamam, çok hoş, ben gider söylerim de bunun sonrası var abi. ya çocuk beni terslerse, ya bir daha asla konuşmazsa ki, bu iki seçenek de kesinlikle olacak şeyler. bi de ben ona onu sevdiğimi söylesem bunun bizim okulda yayılma hızı > ışık hızı. o yüzden no, kalsın, ben böyle platonik platonik acı çekmeye devam edeyim.

bir de birkaç gün öncesine kadar, sevgilisi ile öpüşmelerini dinliyodum ben bunların vuuhuu. hayatımda böyle bişi görmedim. ve siz şimdi diyosunuz, bu denyo, bu hödük, bu maloşu hala nasıl seviyosun? abi ben de bilmiyom. keşke sevmesem, keşke keşke keşke. keşke kız yanına geldiği zaman kulaklıkları takıp, onlar orada değilmiş gibi davranmaya çalışırken bi yandan da ağlamamak için kendimi zor tutmaya çalışmak yerine, kalkıp bağırabilseydim. 'AMINAKOYİM FINN SENİ SEVİYORUM AMA SEN O SALAĞI ÖPÜYOSUN' ve sonra mesela bayılsam, hastaneye kaldırsalar. on sene komada yatsam, her şey anca on senede unutulur bence çünkü. pff yani pff. hayat her açıdan ne kadar üstüme geliyi ya. bi insanın en yakın arkadaşı olmaz mı hiç ya? neyse ki en yakın arkadaşı olmayan biri olarak son derece havalı geziyorum okulda, önüme gelenle takılıyorum ama sığ, eğlence arkadaşlıkları da bi yere kadar yani. insan bazen her şeyini beraber yapabileceği, her şeyini anlatabileceği, gözü kapalı güvenebileceği birilerini arıyor. hayat boyu aradım gerçi. kimi bulsam ya benden nefret eden insanlar elimden aldı, ya da o bulduklarım götün teki çıktılar. sanırım benim kaderim bu, hani şu 'that's my thing' şeysi çok hoş gider buraya. ama sonra aklıma şey geliyo ya, kilometrelerce uzaklardaki en yakın arkadaşlarım, ailem gibi olan insanlar. adam gibi dostlar, adam gibi kardeşler. iromum, selünüm, diloşum, bilgöm, kadri abem kankem, damlom-yeni gelen değil yannış anlaşılma olmasın djhsjfsdg-, ekönüm, esönüm. lan iyi ki varsınız. bak iki posttur size aşk ilan ediyom, YETER. ŞIMARMAYIN TMM. şu rpg alemi sağolsun, hem en mutlu günlerimi, hem de en berbat günlerimi yaşadım. cins cins insanlar tanıdım, takıntılı, manyak, deli, mükemmel, kafa, harika, tatlı vs vs. rpg sayesinde olduğum kişiyi daha da geliştirdim, yepyeni bi dünyanın kapılarını araladım ciddi ciddi. o dünya ile mutlu olmayı başardım sadece, gerçek hayattan, sıkıcılıktan, acıdan, öfkeden bu şekilde kaçabildim. umarım sizden, he ailesinden, ailemden ayrılmam hiç. hep beraber olarız umarım. ummuyorum ama gerçi, bunu biliyorum. biz nolursa olsun mukmuk, seks ve birliktelik için doğmuş bir grup kaçık, deli, obsesif whovian'ız. bizi yerim.

bu gece de yazdıkça yazasım gelor anlamadım gitti. bi de şu mmfd, tcd, awkward gibi diziler yüzünden günlük tutma aşkım kabarıyor hep. yani şimdi siz, banane lan finn'den, banane senden hayatından diyorsunuz ama ben nolursa olsun yazıyorum buraya. öyle bi tuhaf bir şey. insanın kimseye olmasa da bir yere, bir şekilde içini dökmesi gerekiyor işte. karşısında dinleyen canlı bir organizma olmasa bile, insan iyi hissediyor dışarı vurduğu zaman aklındaki, kalbindekileri. o zamaaan bu kadar yeter. kaçayım ben. yarın da hayatta en sevdiğim şeyi yapacağım, hem de iki kez, sınava girmek. oleyy. yivit günnük, gidiyorum.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Winter Hamilton

Winter Hamilton

Mesaj Sayısı : 71
Gerçek Adı : Selö

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptySalı Mayıs 28, 2013 4:47 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
hani bazen finn'le aramızdaki şey bu mu diye düşünüyorum ve ölesiye korkuyorum. burda elbette erkek ben, kız da finn oluyo. keşke ikimiz de erkek olsak. of. ben napıcam böyle ya? aklım fikrim finn'de, kimseye belli etmesem de bu böyle ve böyle olmaktan nefret ediyorum çünkü ben o bu kadar körkütük aşık olan arkadaşlarıma üzülen, onlarla dalga geçen tiplerdendim ve şimdi look at me. ayrıca bu filmde de ne acı çekmiştim, ne üzülmüştüm ya. çocukla beraber ben de üzülmüştüm adeta, eh, zaten normal hayatta da çocuğun yaşadıklarına benzer şeyler yaşıyom. ama en azından finn gelip en yakın arkadaşımla çıkmıyo, çünkü en yakın arkadaşım yok, ehehehe. heralde öyle bişey olsa geberirdim lan, bildiğin kendimi keser, intihar eder, buralardan kaçardım. abi cidden genç olmak, hele hele aşık bir genç olmak çok çok zor. ailen senden bir şeyler bekler, etrafındaki arkadaş dediğin, hiçbir şey haketmeyen amcık beyinliler senden bir şeyler bekler... bugün farkettim ki ilkokul zekasında kalmış hala benim o 'arkadaşım', 'dostum' dediğim kişiler. beyinleri yok, yerine saman var. bir işe yaradıkları yok, yalnızca iyi zaman dostu diye tabir ettiğimiz embesiller. hayır yani ya ben bu dostluk kavramını çok yanlış anlamışım, ya da bunlarda bir sorun var gerçekten. acaba alnımda bi tabela mı taşıyorum diye çok merak ediyorum. 'EMBESİLLİK, SATICILIK, GÖTLÜK YAPARAK VE ÖZELLİKLE KAZIK ATARAK ACI ÇEKTİRİN ŞUNA.' yazan bir tabela mı var acaba, cidden lan?

neyse, her şey düzelecek diye ummaktan başka çarem yok benç. gidip biraz dw izleyeyim de keyfim yerine gelsin, yoksa mümkün değil düzelmez bu moral. artık cidden yaz gelsin ya. geç saatlere kadar, klimayı açıp buz gibi olan evin içinde kısacık şortumla gezeyim, bütün gün rp yapıp, dizi, film izleyeyim, kitap okuyayım, dışarı çıkayım, gezeyim, tozayım. ama nolur artık, NOLUR şu okula gitmek için sabahın bir köründe kalkmayayım, nolur artık okuldaki embesilleri çekmek zorunda kalmayayım. pff. hayat çok zor demiş ya meryem uzerli, ne haklı aslında. keşke benim de tek sorunum onun gibi, başrolünü almış olduğum dizide fazla mesaiden bozulmuş psikolojim olsa. keşke notlarım düştüğünde hesap vermem gereken ailem olmasa mesela sorunum, keşke finn acaba ne düşünüyor, acaba beni seviyor mu yoksa beni umursamıyor mu bile diye salak salak düşüncelere dalmak olmasa mesela, keşke çevremde değer verdiğim ancak onlardan aynı değeri görmediğim gerizekalılar olmasa mesela, mesela, mesela, mesela... neyse günlük. doctor beni bekler. verdiğim değeri aynı şekilde bana veren tek kişi, kalp kalp kalp. şizofrenlik is my thing.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clara Carlevaro

Clara Carlevaro

RP Yaşı : 18
Mesaj Sayısı : 1791
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyÇarş. Mayıs 29, 2013 1:19 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
YAŞITLARIMIN %90'I BUNALIMDA, HAYATTAN, OKULDAN VE KENDİNDEN NEFRET EDİYORSA BENCE SORUN BİZDE DEĞİL SİZDE SAYIN ÖĞRETMENLERİM VE AİLEM. bu kadar baskıcı, insafsız, anlayışsız olmak zorunda mısınız? hayır yani amk, o sınavı o kadar kazık yapmasan nolur kıçın mı yırtılır götoş? herkesin nefretini, ahını, kahrını üzerine alıp, o kadar küfür yiyeceğine BARİ son sınavda kolaylık yaparsın, BARİ son sınavda yardımcı olursun. ama yok. YOK. insanlık ölmüş. devlet, öğretmenler öğrencileri birer stres çıkarma topu olarak görüyor ve bu böyle olduğu sürece ben burada yaşamak istememeye devam edicem. bugün bi arkadaşım sınavı kötü geçtiği için fenalaştı. ULAN GERİZEKALILAR, on beş yaşında ÇOCUĞA, böyle bi travma, böyle bi baskı yaşatmak ve uygulamak nası bi insafsızlık. nası bi vicdan. nası bi saygısızlık. yuh dedim artık yani. yuh. belki milyon defa söylüyorum ama yine söyleyeceğim, GELECEĞİM EĞER BU APTAL, EMBESİL YETİŞKİN TOPLULUĞUNUN İNSAFI VE ELLERİNE KALMIŞSA, BENİM ZEKAMI BU APTAL, EMBESİLLER SÜRÜSÜ ÖLÇECEKSE, BEN Bİ SİKTİRİP GİTMEK İSTİYORUM. ve bu sözleri söylersem yalnızca ergenlik dönemindeki sorunlu bi genç olduğumu düşünecek olmaları VE benim de bunu biliyor olmam cidden çok sinir bozucu, yıldırıcı, sikko bir şey. hayattan bezdim artık, bıktım, sıkıldım, yoruldum... öfke kontrol sorunları bile yaşamaya başladım, en küçük şeye bile fazla tepki veriyorum, en küçük şeyde bile sinirden deliler gibi ağlıyorum. ve ailem de bunu şımarık olduğum için yaptığımı düşünüyo. şımarık olduğum için. ahaha. süper değil mi.

bazen sadece ışınlanmak istiyorum, burdan binlerce fersah uzaktaki bir yerlere ve bir daha dönmemek istiyorum. iki sene sonra üniversite sınavına giricem ve ben o sene neler çekicem acaba çok merak ediyorum. acaba o sene ailem nasıl şaşırtacak beni, o sene ne hakaretler, ne fırçalar yiyeceğim. tek istediğim şeyin beni mutlu edecek, basit bir hayat olduğunu açıklayamamak, dile getirememek ve bu aptal eğitim sisteminin bir parçası olmak zorunda olmak çok koyuyor be. bugün benimle bir kere bile konuşmamış olan finn'e de buradan orta parmak işareti gönderiyorum, eninde sonunda seni unutucam gerizekalı ve dönüp baktığımda yalnızca aptal aptal sevmiş olduğum sıradan biri olarak kalıcaksın. her zaman dibimde olan ama aynı zamanda hiçbir zaman yanımda olmayan adi insanlara da buradan orta parmak, siz de siktirin gidin. kimseye ihtiyacım yok abi. kimseye. bunu anlamam on beş senemi aldı ama sonunda anladım. ben kendime yeterim, ben kendimle mutlu olabilirim. ve ben kendi kendime hayatımı harika bir hale getirdiğimde etrafımı saracak olan o adi insanlara defolun gidin diyebilirim. evet.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Helen L. Ambrosia

Helen L. Ambrosia

Mesaj Sayısı : 97
Gerçek Adı : what

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyPerş. Mayıs 30, 2013 10:19 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
sanırım bugün hayatımın en kötü günlerinden birini yaşadım. bu sabahki felaket sabah gibi bir sabah daha yaşarsam kaldıramam bence bunu. o kadar kötüydüm ki bugün finn'e bile dehşet soğuk davrandım. çocuk neye uğradığını şaşırdı. belki de bir işe yaramıştır adskfdfsa. rae finn'e göt gibi davranınca finn nasıl fena olmuştu. belki benim finn'im de olur öyle, belki bu iğrenç sabahı yaşamamın bir sebebi vardır, her güzel şey için acı çekme olayı vardır ya hani. bardağın dolu tarafına bakmak da ne salakça arkadaş. bu sabahın bok gibi geçti ve bu güzel şeyler yaşayacaksın demek değil işte, net. bunu anlamak niye benim için bu kadar zor? neden gerçekçi olamıyorum bazen, neden aptalca kararlar verip, mal gibi davranıyorum? cidden çok yoruldum. insanlardan, derslerden, hayattan. pff. depresif bir emoyum aynen, ne hoş dimi? yakında kendimi kesmeye falan da başlarım. belki de nigar hatun gibi havalı bir uçurumdan atlayış sahnesi yaparım, ölmeden önce de bir filmde oynama hayalim gerçek olmuş olur, tam olarak olmasa da. ve en yakınınızdan tam olarak 'aptal aptal hayaller kurmayı bırak artık, onlar sadece kitaplarda, filmlerde olur. sen kendi kendine bir bok yapamazsın.' diye bir cümle duyunca ister istemez böyle emolaşıyorsunuz. bir insan, bir insana bunu söyleyebilecek kadar vicdansızlaşabilir mi? bir insan bir insanın hayalini ne hakla aşağılar, ne hakla ona vazgeçmesini söyler? kalbimin paramparça olduğunu hissettim o an. ölmek istedim, o da ölsün istedim. her şey bitsin istedim. abartarak anlattığımı düşünüyosunuz belki de, keşke abartsam, keşke. neyse.

akşam oldu sonra işte, ben siteye girdim ve hop, moralim düzelmiş. dw izlemeye başladım ve hop, yine normal hissediyorum. ve anladım ki kimse, babam bile olsa kimse bana hayallerimden vazgeçmemi söyleyemez. hayallerimi gerçekleştirdiğim zaman, bana hayallerimin aptalca, uçuk, gerçek olması güç olduğunu söyleyen herkese tek bir cevabım olacak; 'şimdi siktirip gidebilirsiniz.' ve david, seni çok özledim gerizekalı aptal salak tipsiz. elbette i would like to join you maloş, elbette.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Darian Roselyn Dixon

Darian Roselyn Dixon

RP Yaşı : 9
Mesaj Sayısı : 112
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyPaz Haz. 02, 2013 7:12 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
HOWEVER, MATT'E DE ÇOK PİS AŞIK OLMAKTAYIM ŞU SIRALAR. GİTTİKÇE ARTAN BİR AŞK. AMA OF KORS DAVID BEBEĞİM. PIF. şimdi ben bu resimleri niye koydum merak edeceksiniz, söyliyim hemen. şu günlerde kafamı dağıtmamı sağlayan, moralimi düzelten tek şey doctor who'ydu, bi diziye bu kadar bağlanacağımı hiç düşünmemiştim ve şimdi böyle olduğu için çok ama çok mutluyum. resmen düşünce yapım, hayatım değişti. bunun olmasını sağlayan karşim kadri'ye binlerce teşekkürler. neyse efem. ben böyle bir şey paylaşıyorum diye kimse sanmasın ki duyarsız, umursamazın tekiyim. ben çok şey yazıp paylaşmıyorum, evet ama her şeyin farkındayım ve elimden geleni yapıyorum, yapmaya çalışıyorum en azından. bu mükemmel sitedeki herkesin de böyle yaptığını, benim de böyle yaptığımı ve yapacağımı bildiklerini biliyom. sizi seviyom karşimlerim. biz güçlü, mutlu, gururlu ve dimdik ayakta durduğumuz sürece bu millet de oçlardan korunacak, kurtulacak.

of. şimdi konu değiştirme zamanı çünkü bu konuları konuştukça taksim'de, izmir'de olamayışım geliyor aklıma ve üzülüyorum. david'in bu gifine bakınca david'i ne kadar özlediğimi fark ettim. ben bu adama aşığım lan. aşık, bildiğin aşık. etrafımdaki birçok insandan daha yakın hissediyorum kendimi, matt için de geçerli bu. resmen bi parçam oldun doctor, resmen bi parçam oldun doctor who. ömür boyu dw izlesem yine de bıkmam, sıkılmam, ı-ıh, hayır. ve OMG FUCKING HELL STEVEN MOFFAT GET THE HELL OUT OF HERE. süpersin karşim. süpersin. hani tim burton'a aşığım, favorim, bi tanem, değerlim, yeri ayrı. anlaşılan sen de öyle olacaksın. şu son birkaç bölümdür hayatımın en güzel bölümlerini izliyom abi, ve her sahnede düşünülmüş olan akıllıca şeylere salak salak sırıtıyom. müksün moffat, mük. neyse artık gideyim. yarın sınavı olan ama çalışmayan, bunun yerine dw izleyen kız, kaçar.
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clara Carlevaro

Clara Carlevaro

RP Yaşı : 18
Mesaj Sayısı : 1791
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyPerş. Haz. 06, 2013 12:32 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]
oh how i've missed you tennant.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Harmony Hart

Harmony Hart

Mesaj Sayısı : 664
Gerçek Adı : Selis
Yaş : 26

diary of that mad girl. Empty
MesajKonu: Geri: diary of that mad girl.   diary of that mad girl. EmptyCuma Haz. 21, 2013 10:40 pm

ARKA KOMŞUMUZUN OĞULLARININ BU KADAR YAKIŞIKLI OLDUĞUNU BİLSEYDİM
ARKA TARAFA BAKAN ODAYI ODA OLARAK SEÇERDİM ;'))))
ALLAH KAHRETMESİN PFFFFSSSSSSSSS
çocuğu ilk kez yakından görüyom böyle.
heyecandan napıcağımı şaşırdım :')
ve onun o SIQLEMEZ TAVRIM HASTASI OL TATLIM TAVIRLARI ÇOK İYİYDİ
XDSDSXSDDD
çocuk adeta bi yunan tanrısı.
çıldırırsın
çıldırdım
yo hiç de öyle olmadı
bence çok çirkin
üstelik tipim değil
sarışın
mavi gözlü
geniş omuzlu
38572875824 metre uzunlukta
yoo
hiç tipim değil
cıks
yoo finn'i unutturmadı bana
yoo yoo.
i'm in love. :'))99) &%+&+STYDGYWDDHw
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

diary of that mad girl.

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp Dışı-