Ad-Soyad: Pansy Gaunt.
Diğer karakterleriniz: -

Karakteriniz

1. Seçilmek istediğiniz bina(-lar): Slytherin veya Hufflepuff.
2. Sınıf: V veya VI.
3. Kan Durumu: Safkan.
4. Karakteriniz ve Geçmişi: Pansy'nin babası İngiliz(Kuzey Londra) annesi ise yarı İngiliz yarı İskoçtur. İkisi de safkandır. Fakat baba tarafı safkanlığa daha çok önem verir. Şuana kadar aile de herkes Slytherindi. Bu yüzden Pansy'nin başka bir binaya seçilme korkusu vardı çünkü baba tarafından baskı yapılıyordu. Pansy'nin anne tarafı da safkan fakat safkan takıntısı fazla yok. Anne tarafında şimdiye kadar Gryffindor ve Hufflepufflar da çıktı tabi yine de çoğunlık Slytherindi. Pansy'nin babası ticaretle uğraşıyor. İyi bir geliri var zaten aileden varlıklılar. Annesi ise Muggle Doğumlular Kayıt Komisyonundan emekli, şuan evde. Pansy'nin babası safkanlığa önem verir hatta ailesinde ölüm yiyen bile vardır ama kendisi böyle işlere bulaşmaz. Çünkü bulaşırsa ailesinin başının belaya gireceğini bilir. Pansy'nin aile ilişkileri çok iyidir. Annesiyle de babasıyla da iyi anlaşır, tek çocuktur. Fakat Pansy genlerinin getirdiği sebepten ötürü müdür bilinmez safkanlığa önem verir. Çocukluğundan beri bütün arkadaşları safkan ve slytherinlidir. Hatta bazılarının babası ölüm yiyendir. Pansy bazen içten içe ilerde ölüm yiyen olma hayalini kurar ama bunu kendine bile itiraf edemez. Gücü sever ve maceraperestttir. Ayrıca akrep burcu olduğu için biraz kıskançlık huyu vardır. Espirilidir. İksire karşı özel bir ilgisi vardır. Quidditch'e bayılır. Hatta ilerde bir quidditch oyuncusu veya bir ölüm yiyenle evlenmek ister. Pansy'nin arkadaş çevresi biraz onu etkilemiştir. Pansy'nin ailesi safkan ve slytherin fakat Pansy hep babasının bir ölüm yiyen olmasını istemiştir. Pansy genelde doğal ve sade takılır. Hikaye yazmaya bayılır, ilerde roman yazmayı düşlüyor.

Örnek Roleplay

Seçtiğiniz durum: Vampirlere güven!.
Rp: ''Beni niçin buraya çağırdın?'' genç kadının sesi biraz ürkek ve sinirli gibiydi. Kan emmekten dudakları kıpkırmızı olan soluk benizli adam yüzünü kıza doğru eğerek cevapladı ''Sadece seni görmek istedim. Hepsi bu.'' Kız iyice sinirlenmişti gecenin bir yarısı ormandaydı ve karşısında biraz önce birinin kanını emmiş bir vampir vardı. Onu tanıyordu, kendisini sevdiğini de biliyordu ama yine de ürküyordu. Daha önce kaç vampirle tanışmıştı ki? ''Gitmek zorundayım. Yatağımda olmadığımı fark ederlerse benim için hiç iyi olmaz!'' çocuk arsızca sırıttı ve ''Onlara vampir sevgilinin yanında olduğunu söylersin. Sorun çıkarmazlar heralde.'' Kız bu sözü duyunca şaşırdı ''sevgili mi? biz sevgili falan değiliz. Anlamıyor musun? beni ürkütüyorsun.'' Çocuk kızın boynuna doğru eğildi ve çok hafif bir öpücük kondurdu, kızın boynu biraz kan olmuştu. ''Seni seviyorum, sende beni seviyorsun. Sorun sadece vampir olmam mı?'' Kız kendini çocuktan uzaklaştırarak cevapladı ''Evet sorun vampir olman. Korkuyorum anlamıyor musun?'' ''Sana asla zarar vermem!'' ''Biliyorum ama...'' Kız arkasını döndü ve yürümeye başladı. Genç vampir ise ağzında ki kanı üstüne silerek kızın peşinden gitti. Genç vampir kızı kolundan yakaldı ve yavaşça kendine doğrı çevirdi. ''Sevişmeyecek miyiz?'' kız gözlerini devirerek ''Saçmalama'' dedi. ''Hadi ama. Saat gece yarısı ve kimsenin olmadığı bir ormandayız. Yakalanma gibi bir ihtimalimiz yok. Gerçi yakalansakta benim için sorun olmaz.'' ''Bazen beni kullanmak istediğini düşünüyorum.'' Genç vampir bunu duyunca sinirlendi ve ''Kullanmak mı? Unuttuysan hatırlatayım ben bir vampirim. Seni kullanmak isteseydim şimdiye kadar çoktan kanını emerdim ve inan kimsenin haberi olmazdı. Ama ben sadece sevdiğim kadına dokunmak istiyorum. Bence bu çok masumca. İtiraf et. Vampir olduğum için bana güvenmiyorsun!'' Genç kadın bu sözler karşısında kendini biraz suçlu hissetmişti ve genç vampire hak vermişti. İstese onu çok iyi kullanabilirdi ama yapmıyordu. ''Kusura bakma, biraz abarttım sanırım. Ben sana güveniyorum. Güvenmesem zaten direk bu kasabayı terk ederim. Sadece bu durumdan biraz ürküyorum o kadar. Mesela kan biraz midemi bulandırıyor. Seninle ilgisi yok yani. Sevişme konusu gelince ben daha önce hiç sevişmedim ve korkuyorum. Lütfen anlayış göster'' Çocuk kıza yavaşça sarıldı ve saçlarını okşayarak ''Yapman gereken tek şey kendini benim güvenli kollarıma bırakmak. Tabi güveniyorsan!'' Kız genç vampirin kalbini kırmaya başladığını hissetti sonuçta dediği her şeyden ona güvenmiyormuş gibi bir anlam çıkıyordu. Ayrıca ona dokunmak genç kızında oldukça hoşuna gidiyordu.Kız kendini genç adamın kollarından ayırdı ve yavaş yavaş yürümeye başladı. Genç vampir şaşırmış görünüyordu. Kız büyük ve görkemli bir ağacın altında ki çimlere oturdu.Karşısında duran vampire karşı bacaklarını açtı.... Sabah olmak üzereydi. Hava biraz aydınlanmıştı ama hala karanlık sayılırdı. Genç kız hızlı bir şekilde kıyafetlerini üzerine geçirdi. Biraz utanmış görünüyordu. Ama içten içe yaptığı şeyi hiç unutamıyordu. İlk defa biriyle birlikte olmuştu. Ve bu kesinlikle çok zevkli bir duyguydu. Genç vampir kızın suratından utanmış olduğunu anladığı için konuyu hiç açmadı. Biraz önce olanlardan hiç bahsetmedi. Güneş yavaş yavaş doğuyordu. Genç vampir kızı kolundan yavaşça çekip yanına, çimlere oturttu. Sarılarak gübeşin doğuşunu seyrettiler. Genç vampir kızın kulağına doğru eğildi ve ''Seninde vampir olmanı istiyorum'' dedi kız ise sadece başıyla onayladı. Ve güneşin doğuşunu izlemeye devam ettiler. Bundan 15 yıl sonra bile bu ormana güneşin doğuşunu izlemek için gelmeye devam ettiler. Tek fark bu sefer yanlarında çocukları da vardı...