AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 impossible

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Matthew Lanston
Hogwarts Hayaleti
Hogwarts Hayaleti
Matthew Lanston

RP Yaşı : 14
Mesaj Sayısı : 7
Gerçek Adı : cihan
Yaş : 27

impossible Empty
MesajKonu: impossible   impossible EmptyPaz Şub. 12, 2017 12:05 am

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

impossible
ellisha d. hargrove & matthew lanston
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Matthew Lanston
Hogwarts Hayaleti
Hogwarts Hayaleti
Matthew Lanston

RP Yaşı : 14
Mesaj Sayısı : 7
Gerçek Adı : cihan
Yaş : 27

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyPaz Şub. 12, 2017 9:21 pm

bir yıl önce, hogwarts / astronomi kulesi
Gökyüzüne çökmüş siyah bir perdeye sağanak bir yağmur eşlik ediyordu. Kulenin en tepesinde tüm vücudunun ıslandığını hissediyordu. Karşısında ki Ryan'ın yüzündeki kanlar ile Matthew'ün yüzünün etrafındaki kanlar yüzlerine değen yağmur ile daha çok yayılmışlardı. Matt ağrısını o kadar çok hissediyordu ki ayakta durmaya bile gücü kalmamıştı. Tüm sinir hücrelerinin bedenini esir aldığını hissetti. Ryan, Matt ile Ellisha arasındaki ilişkiyi bilmesine rağmen onu Matt'den ayırmaya kalkışmıştı. Matt bunu öğrendiğinde ona haber yollamış Astronomi kulesinin en tepesine yüzleşmeye çağırmıştı. Gökyüzünün gürlemesini aldırmadan birbirlerine yumruk sallıyor ve yitiyorlardı. Ryan'ın arkasında koca bir boşluk vardı. Matthew yittiği sırada Ryan tam boşluğa düşecekken kolundan tutup geri çekti. Matt ile bir süre sonra ani bir hareketle Mett kendini boşluktan aşağı düşerken bulmuştu. En son hatırladığı şey beton zemine çarpmadan önceki yüzüne çarpan son yağmur damlalarıydı.

günümüz, hogwarts / giriş salonu
Vücudunu hissedememek, kalbinin atmamasına bir türlü alışamamıştı Matt. Öldüğü günden beri her şeyden uzak bir şekilde bu koca şatonun içinde köşe bucak Ellisha'dan kaçıyordu. Ellisha onun daha bir hayalet olduğunu bile bilmiyordu. Öldüğü gün ruhu ruhlar aleminden dönüp Hogwarts'ın koridorlarında kol geziyordu. Bedeni olmayan, hiçbir acı çekmeyen tuhaf bir türe dönüşmüştü. Matt kendini hep bu zamana kadar bir yaratık olarak görmüştü. Çevredekilerden hep kaçarak kendini hiçbir şekilde göstermiyordu. En büyük korkusu Ellisha ile karşılaşmaktı. Öldüğü günden tam bir sene geçmişti. Onu bu zamana kadar hep uzaktan izlemekle yetinmişti. Bir kaç karşısına çıkmayı denese de yapamamıştı. Matt kendisini hep böyle hatırlaması için karşısına çıkmamaya çabalıyordu. Ama bu ona acı bile vermiyordu. Mutsuz bir hayalet olmak için adaydı resmen. Giriş Salonun köşesine çökmüş gene herkesten saklanıyordu. Salondaki öğrencileri izliyordu belki Ellisha'yı görme umuduyla. O esnada onun sesini duydu. Ses arkasından geliyordu. Panik yapıp saklandığı yerden çıktı tam kaçmak isterken sesin yaankılanma payını hesaba katamamıştı. Saklandığı yerden çıkar çıkmaz Ellisha ile göz göze gelmesi bir olmuştu. Ağzından sadece "Ellisha" çıkabilmişti.

Renk Kodu:
Kod:

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ellisha D. Hargrove
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Ellisha D. Hargrove

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 116
Gerçek Adı : Yağmur
Yaş : 26

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyÇarş. Şub. 15, 2017 2:08 am


Sabah gözümü açtığımda, yattığım yerden kalkmamak için her şeyi yapabilecek bir ruh halindeydim. Yataktan çıkmak, derse girmek hiç istemiyordum. Bütün günümü yas tutarak geçirmekti tek isteğim. Matthew'in astronomi kulesinden düşmesinin üzerinden tam bir yıl geçmişti. Koskoca bir yıl... Elimle yüzümü kapatıp bir süre öyle durduktan sonra kendimi zorlayarak yataktan kalktım ve üzerimi değiştirdim. Cübbemi de giyip, saçlarımı gelişigüzel toparladıktan sonra kitaplarımı alarak odadan çıktım. Kahvaltıya inmemiştim. Hoş, kendimi aç hissetmiyordum zaten.
Derste en arkalara oturmuş, önümdeki parşömene bilinçsizce bir şeyler karalayıp durmuştum. Bir süre sonra herkesin ayaklanmasıyla dersin bittiğini anladım. Eşyalarımı hiç acele etmeden toparlayıp sınıftan çıktığımda etrafta kimse kalmamıştı. Bir kişi dışında: Ryan Steinfeld. Bu gün görmek isteyeceğim en son kişi. Henüz beni fark etmemişken yanından geçip gidebilir miydim? Denemekten zarar gelmezdi. Hızlı adımlarla yürümeye başladığımda, mümkün olduğunca onun uzağından geçmeye çalışsamda, yakalanmıştım. "Ellisha, bekle." Adımı ondan duyduğumda istemsizce titremiş ve adımlarımı hızlandırmıştım. Geçen yıl benimle iletişime geçmeye çalıştığı birkaç seferde Elijah tarafından uzaklaştırılmıştı. Fakat şu an yalnızdım. İlerlemeye devam ederken kolumdan çekildiğimi hissettim. "Beni dinlemelisin artık, lütfen!" Kolumu elinden kurtarıp, benden uzak kalması için biraz ittirdim. "Seni daha önce dinledim Ryan. Sen de hemen ardından gittin ve erkek arkadaşımı öldürdün. Seninle konuşacak bir şeyim kalmadı benim." Bana doğru bir adım daha atmasıyla tekrar ittirdim ve olduğumuz koridordan çıkarak, en azından öğle yemeğinde Elijah'a gözükmek için büyük salona yöneldim. "Ellisha!" Koşmaya başladığımda Ryan'da beni takip etmiş olmalıydı. Yoksa yetişmesi imkansızdı. Ryan'ın sesini her duyduğumda, ki bu aynı binada olduğumuz için sık sık duyduğum anlamına geliyordu, Matt'in yerde kanlar içinde yattığı görüntü gözümün önüne geliyordu. "Beni takip etmeyi kes! Seninle konuşmak, seni görmek, sesini bile duymak istemiyorum!" diye bağırdım kulaklarımı kapatıp koşmaya devam etmeden önce. Büyük salona bir şey kalmamıştı. Giriş salonunu geçecektim ve hemen ardından oradaydım. Elijah'a ulaşırsam eğer, yanıma gelmeye cesaret edemezdi. Köşeyi döndüğüm an gördüğüm görüntüyle tökezledim ve düşmeden önce yanımdaki duvara tutundum. Bu da neyin nesiydi böyle? Gözlerimi kapatıp, kafamı salladım. Yanlış görüyor olmalıydım. Bu gördüğüm hafif saydam beden Matthew'a ne kadar da çok benziyordu. "Ellisha." Sesini duyduğumda kalbimin teklediğini hissettim. Bu Matthew'du! Yaşamıyordu ama, O'ydu işte! Buradaydı. Gözlerimden yaşlar akmaya başladığında, gözlerindeki korkuyu görerek yavaş adımlarla ona yaklaştım. Temkinlice elimi uzattığımda küçük bir nefes aldım. "Matt... Buradasın?" İnanamıyordum, bir şekilde emin olmalıydım.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Matthew Lanston
Hogwarts Hayaleti
Hogwarts Hayaleti
Matthew Lanston

RP Yaşı : 14
Mesaj Sayısı : 7
Gerçek Adı : cihan
Yaş : 27

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyÇarş. Şub. 15, 2017 2:51 am

Hafifçe yaklaştı. Hiçbir şey hissetmiyordu. Sadece ona aşık olduğu zamanı hatırlıyordu. Ve bununla öldüğü için bedenine işlenmiş gibiydi. "Matt... Buradasın?" dedi Ellisha. Ne diyeceğini bilmiyordu. Bir senedir köşe bucak saklandığı kişi şimdi karşısında dimdik duruyordu. Ellisha'ya doğru yaklaştı. Göz göze gelmeye çalıştı. "Ellisha hiç değişmemişsin. Hala aynı güzelliktesin." dedi. Gözünden akan yaşları silmek istiyordu ama yapamıyordu. "Lütfen Ellisha ağlama sana yardımcı olamıyorum. Gözlerinden akan göz yaşlarını silemiyorum." dediğinde içinden bir şey geçiyormuş gibi kendini tuhaf hissetmişti. Gözlerinde ki yatan anlam hiç kaybolmamış gibi Matthew'a bakıyordu. Ona o kadar çok sarılmak istiyordu ki ama elinden hiçbir şey gelmiyordu. Onu sadece izlemek ile yetiniyordu. İkisinin de sessizliği ortamı gerecek kadar uzun sürmüştü. Bu sessizliği yankılanan ses tonuyla Matthew bozdu. Başkalarına görünmek istemiyordu. Ellisha'nın gözlerine bakarak "Benimle bu gece burada şu gizli bölmede buluşur musun? Sana her şeyi anlatacağım. Dikkatli ol!" dedi saklandığı yeri göstererek. Karşılaştıklarına göre her şeyi anlatabileceğine karar vermişti Matthew. Bugüne kadar neden sakladığını, neler yaptığını her şeyi anlatacaktı. Ellisha'nın kabul etmesinin ardından hızla oradan uzaklaştı.

Akşam saatlerinde yeniden anlaştıkları yere geldi. Bugüne kadar neden saklandığını nasıl açıklayacaktı diye kendi kendini kemiriyordu. Salonda bir süre git gelden sonra Ellisha'yı fark etmişti. Köşeye yaslanmış onu izliyordu. Ona doğru yaklaştı. "Geldin. Her zaman ki gibi gizemliliğinden de hiç bir şey kaybetmemişsin. Buraya kadar sapa sağlam geldin." dedi yüzüne bir gülümseme ifadesi gererek. Sesinin yankılanması ile herkesi salona toplamamak için elinden geldiğince sessiz konuşmaya çalışıyordu. Gözlerine bakmaya devam ediyordu ki eğer onunla bir daha görüşmek istemezse aklına kazımak için.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ellisha D. Hargrove
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Ellisha D. Hargrove

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 116
Gerçek Adı : Yağmur
Yaş : 26

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyÇarş. Şub. 15, 2017 9:27 pm


Ağlamam istemsizce dururken sessizce onu izlemeye başladım. Bu fazlasıyla garipti, neredeyse arkasındaki kapıyı tüm hatlarıyla, bedeninin içinden görebiliyordum. O artık bir hayalletti. Hogwarts hayaleti... Sadece onu izliyordum. Sessizce... Ne diyeceğimi, ne yapacağımı bilmiyordum.  "Benimle bu gece burada şu gizli bölmede buluşur musun? Sana her şeyi anlatacağım. Dikkatli ol!" Eskisi gibi gizlice görüşmemizi istiyordu. Bu teklifine hiç hayır dememiştim, şimdi de demeyecektim. Ona karşı olan alışkanlığımla elini tutmak için adım atıp elimi kaldırdığımda ona dokunamayacağımı fark ettim. Elim içerisinden geçip gidecekti. Kendimi geri çekerken derin bir nefes aldım. "Burada olacağım." dedikten sonra etrafı kontrol ederek olduğum yerden çıktım ve büyük salona girdim. Elijah'ın yanına oturduğumda garip bir ruh hali içerisindeydim.

Öğle yemeğinden sonra girdiğim derslerde hep en arkalardaydım. İnsanlar benimle iletişim kurmamak için ant içmiş gibi davranıyorlardı. En güzelini yapıyorlardı. O kadar gergindim ki! Matthew hayalet olarak dönmüştü. Bu belirli bir süre geçtikten sonra olan bir şey değildi bu. Peki koskoca bir yıl boyunca nasıl saklanmıştı? Daha da önemlisi neden saklanmıştı? Cevaplayamadığım sorularla başım ağrımaya başladığında önümdeki sıraya kollarımı kavuşturup, başımı da üstüne koydum. Bir süre gözlerimi kapatacaktım sadece.

"Ellisha, uyan. Ders bitti." Eli omzumda olan kıza baktığımda onu tanımadığımı fark ettim. Hufflepuff'lardandı. Küçük bir teşekkür ettikten sonra toparlandım ve ayağa kalktım. Birkaç saat sonra, yatağımdan sessizce çıkarken, saat epey geç olmuştu. Sabahlığımı üzerime geçirip kimseyi uyandırmadan sessizce yatağımdan çıktım. Koridora çıktığımda sabahlığımın içinden asamı çıkardım. "Lumos." dedikten sonra yavaşça giriş salonuna doğru ilerledim. Kulağım en ufak bir seste gizlenebilmem için etraftaydı. Geçen sene bunu sık sık yapmıştım. Sanılanın aksine gece koridorlarda dolaşmak çokta zor değildi. Sessizce sabah onu gördüğüm yere gittiğimde, saklandığımız yerde yavaşça süzüldüğünü gördüm. Onu görmem için ışığa ihtiyacım olmayacaktı. Bu yüzden asamı biraz daha sıkı tutarak "Nox." diye fısıldadım. Duvarların arasından kafasını uzattığında yüzüme küçük bir gülümseme yayıldı. Yanına ulaştığımda önümde süzülen bedenine baktım. "Geldin. Her zaman ki gibi gizemliliğinden de hiç bir şey kaybetmemişsin. Buraya kadar sapa sağlam geldin." Omzumu silkerken gözlerine bakmamıştım. "Biliyorsun, antrenmanlıyım..." Derin bir nefes aldım ve gözlerine baktım. "Seni dinliyorum, anlat bakalım."

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Matthew Lanston
Hogwarts Hayaleti
Hogwarts Hayaleti
Matthew Lanston

RP Yaşı : 14
Mesaj Sayısı : 7
Gerçek Adı : cihan
Yaş : 27

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyPerş. Şub. 16, 2017 10:08 pm

Söze nasıl başlayacağını bilmiyordu. Yalan da söylemek istemiyordu ama her şeyi tam gerçekçiliği ile anlatamazdı. Onun canını yakmak ve onun güvenini kaybetmek istemiyordu. Bunları aklında yuvarlarken kendine bakan bir çift göz ile kendine geldi. Ellisha'nın gözlerine odaklandı. Ellisha "Seni dinliyorum, anlat bakalım." dediğinde bile kendini o gözlere bakmaktan alı koyamıyordu. Ona dokunamamak, onu hissedememek o kadar çok canını sıkıyordu ki bunu şeffaf bedenin de dahi hissedebiliyordu.  "Aslında hiçbir zaman saklanmak istemedim. Hayatın verdiği acı ve düşünceler ile bu tür kararlar aldım hep. Hiçbir zaman senden uzaklaşmadım hep takip ettim. Ve acı çekmeni izledim. Beni kaybettiğin günden beri kendi sinirlerine yenik düşüşünü izledim." dedi Matthew. Derin bir sessizlik oluşmuştu. Ellisha'nın gözlerinin dolduğunu fark etti. "Bu acına son vermek için hep karşına çıkmayı denedim. Ama olmadı beni bu halde görürsen senin için daha kötü olabilir diye düşündüm. Daha çok acı çekersin diye korktum. Tüm cesaretimi toplayıp karşına dikilip ben buradayım demek istedim ama her zaman ama yapamadım. Özür dilerim." dedi Matthew. Ona doğru yaklaştı. Sessizlikle boğuşan karanlığın içinde Ellisha'yı görmeye çalışıyordu. Ellisha onun için buraya gelmişti ama yakalanabilirdi. Elliyle göz yaşlarını silmeye çalışsa dahi yapamıyordu. Onu yatakhaneye yollamak istiyordu ama gitmeyeceğini adı gibi biliyordu. İlk gitme teklifini de yeniden buluşacağını söylediği için kabul etmişti. Yakalanma korkusunu sezebiliyordu. Böyle bir şey olmasını istemezdi. Bu kadar sıkıntısının arasında bir de bununla başının belaya girmesini istemiyordu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ellisha D. Hargrove
VI. Sınıf
VI. Sınıf
Ellisha D. Hargrove

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 116
Gerçek Adı : Yağmur
Yaş : 26

Çanta
Eşyalar:

Evcil Hayvan:

impossible Empty
MesajKonu: Geri: impossible   impossible EmptyÇarş. Şub. 22, 2017 4:53 pm


"Aslında hiçbir zaman saklanmak istemedim. Hayatın verdiği acı ve düşünceler ile bu tür kararlar aldım hep. Hiçbir zaman senden uzaklaşmadım hep takip ettim. Ve acı çekmeni izledim. Beni kaybettiğin günden beri kendi sinirlerine yenik düşüşünü izledim." dediğinde gözlerim dolmaya başlamıştı. Yine de sessiz kalmayı tercih ettim. "Bu acına son vermek için hep karşına çıkmayı denedim. Ama olmadı beni bu halde görürsen senin için daha kötü olabilir diye düşündüm. Daha çok acı çekersin diye korktum. Tüm cesaretimi toplayıp karşına dikilip ben buradayım demek istedim ama her zaman ama yapamadım. Özür dilerim." Gözlerimi sıkıca kapatmış olmam düşen bir damlaya engel olmama yetmemişti. Neler yaşadığımı görmüştü ama müdahale etmemiş miydi? Benim Matthew'im böyle yapmazdı. Üzülen birisini gördüğünde ne olursa olsun yardıma koşardı. Eğer yardım etmezse kalbi vicdan azabıyla çarpar, onu rahat ettirmezdi. Burada sorun şuydu ki, artık onun kalbi atmıyordu. Şu an beni sevdiğini söylemesi, sadece düşüncelerinin buna odaklı olmasındandı. Ruhunun geri dönme nedeni de bu olmalıydı. Bir şekilde kendini açıklaması, Ryan ile kavga etiği için kendisini affettirmesi gerekiyordu. Ruhu huzuru bulamamıştı. Ağlamamı bir şekilde durdurabilmişken elimle gözlerimi sildim. "Sen bir korkaksın Matthew Lanston. Bunu biliyorsun değil mi? O gün sana, Ryan ne yaparsa yapsın senden vazgeçmeyeceğimi söylediğim halde gittin ve onunla kavga ettin. Neden? Çünkü içinde bir parça seni yiyip durdu. Ryan'ın beni bir şekilde kapacağına inandırdın kendini. Bu yüzden de gittin ve onunla kavga ettin. Hemde giderken bana yalan söyleyerek. Ruhun bu yüzden huzura kavuşamadı değil mi Matt? Bana kendini affettirmen gerekiyordu ama sen bir yıldır yine kendi düşüncelerin yüzünden saklandın. Ya Ellisha beni böyle gördüğünde her şey daha kötü olursa diye...  Eğer karşıma çıksaydın Matthew, yemin ederim o an dünyanın en mutlu insanı olurdum. Her şeyi en baştan anlatıp, özür dilesen..." Bakışlarımı ondan uzaklaştırıp, başımı hafifçe iki yana salladım. "Daha çok acı çekeceğim filan yoktu. Senin yanında kendimi ne kadar iyi hissettiğimi bilmiyorsun gibi konuşuyorsun. Aslında şu an bana aşık bile değilsin, Matt. Benimle ilgili hissettiğini düşündüğün şeyler, ölmeden önce beyninde olan şeyler. Kalbindekiler değil." Ellerimle önce yüzümü kapadım, ardından da şakaklarımı ovdum. Göz ucuyla ona baktığımda bakışlarındaki boşluğu ilk kez fark ettim. Söylediklerimi tartıyor gibi gözüküyordu. Bir şekilde mantığına oturtmalıydı söylediklerimi, çünkü artık onun atan bir kalbi yoktu. Karşımdaki, sadece bedenen Matthew Lanston'du. Şu haliyle bana neredeyse yabancı olan birisi... Bir hayalet.


Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

impossible

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp İçi :: 2. Sezon-