Gülümsemeden önce durakladı sanki. Ve ya iki yudum viski bana yaramışta olabilir... "İhtiyaç odası, yanlız kalabilmek için birebir. Benim için çok fazla kaçamak alanı olmuştur." dedi ve yüzünde Brian'dan bildiğim arsız bir gülümseme oluştu. Gözlerimi devirdim. Bu okuldaki kızlar biraz salak bence. Herkesin üstüne atlıyorlar. "Brian ile yakınsınız baya sanırım?" dedi. Gülümsedim ve başımı hafifçe öne eğip duruşumu değiştirdim. Yüzüme Bri'den bahsedilince oluşan gülümseme olduğundan emindim.
"Brian benim için abi gibidir. Beş yaşına kadar yakın evlerde yaşıyorduk. Sonra ben yetimhaneye gidince ayrıldık. Okulun ilk günü onu gördüğümde hayatımın en güzel anını yaşamıştım." dedim ve o anı gözümün önüne getirmeye çalıştım. Mavi gözlerinin şaşkınlıkla açılıp bana koşması ve sarılışımız... Gülümsedim. Özlem ve mutlulukla gülümsedim. Sonrasında gözüm saate kaydı ve yerimden zıpladım. Saat dört olmuştu. Dean'a gülümsedim ve kaşlarımı kaldırdım. " Saat geç olmuş, gitmeliyim. Konuşmak istersen beni bulabilirsin. İyi geceler!" dedim ve kapıyı açıp dışarı çıktım. Ortak salona yürürken içimde yeni bir arkadaş bulmanın heyecanı vardı...
-Son-