Alex konuşmaya başlar başlamaz, Katie dikkat kesildi. Tek odak noktası Alex ve onun ağzından çıkacak sözlerdi şimdi. "Aslında verilecek pek bir bilgi yok. Kafamıza ne eserse ve canımız ne isterse onu yapacağız. Yani, dans konusunda," dedi Alex ve ardından konuşmaya devam etti. "Çok ama çok çalışmamız gerekecek, öncelikle bu konuda nitelikli ve istekli kişiler bulmalıyız. Sonra da hemen çalışmalara başlayacağız. Önce okulda gösteriler yaparız, sonra da tüm dünyada!" Alex'in sesindeki coşku, Katie'yi de hızla sarıyordu şimdi. Okulda gösteri yapmaya kalbi belki bir nebze dayanabilirdi ama dünya çapında bir gösteri mi? İşte bu en pırıltılı düşlerini süsleyen bir şeydi. Dans etmek her zaman sevdiği ve eğlenerek yaptığı bir aktivite olmuştu. Bir de bu aktiviteyi birilerine sunacak olmak, genç cadıyı gerçek anlamda heyecanlandırıyordu. Şu anki heyecan seviyesi yeterince düşükmüş gibi, Alex konuştukça Katie'nin heyecanına heyecan katılıyordu. Saçma ve olanaksız olarak nitelendirdiği dans tutkusunu gösteriye dönüştürme hayalinin bir gün gerçek olabileceği kimin aklına gelirdi? Alex'in "Ama daha da önemlisi, tüm bunları yaparken senin yardımına ihtiyacım olacak Katie," diyip ardından bu cümleyi eklemesiyle genç kız sevinçten neredeyse havalara uçmuştu: "Sonuçta tüm bu fikirlerin, tüm bu şahane fikirlerin ortaya çıkmasını sağlayan kişi sensin." Bu cümleyi duymak genç kızı ne denli sevindirse de bunu kabul edemezdi. Hayır. Bu doğru değildi, Katie ne yapmıştı ki? Yalnızca birkaç garip ve pek estetik olmayan el ve ayak hareketleri. Alex yanılıyordu, Katie'ye fikrinden pay çıkarmak yerine tüm övgüyü üstüne alması daha doğru olurdu. Katie başını şiddetle iki yana sallayarak "Bu doğru değil, Alex," dedi. "Bu çarpıcı ve nefes kesen fikrin sahibi olarak kendisiyle gurur duyması gereken sensin. O saçma hareketlerden böylesine insanın ağzını açık bırakacak fikirler çıkarmak herkesin harcı değil. Sen gerçekten özel birisin." Genç kız bunları söyledikten sonra hem Alex'in itiraz etmesini engellemek amacıyla hem de gerçekten merak ettiği bir konu olduğu için çabucak bir soru sordu. "Biliyorum çok soru sordum ama, bu dans işi için aklında başka birileri de var mı yoksa onların gelip bu işe dahil olmalarını mı bekleyeceksin?" dedi. Ardından da içinde bulunduğu mutluluk seliyle ışık saçan gözlerle Alex'e bakarak "Eğer öyle yapacaksan emin ol herkes bu fikre bayılacak ve çoğu kişi bu grubun içinde olmaya can atacak!" diye ekledi. Bunu gerçekten samimi olarak söylemişti çünkü böylesine özellikle kendisi gibi müziğe ve dansa düşkün olanların hayallerini süsleyecek bir gruba dahil olmanın azımsanamayacak bir çoğunluğa cazip geleceğine yürekten inanıyordu.