AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır.

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Richard P. Vincent

Richard P. Vincent

RP Yaşı : 30
Mesaj Sayısı : 445
Gerçek Adı : #...#
Yaş : 27

Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır. Empty
MesajKonu: Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır.   Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır. EmptyCuma Tem. 27, 2012 5:09 pm

[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] & [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]

Magdalene & John Aldrich Windsor
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Richard P. Vincent

Richard P. Vincent

RP Yaşı : 30
Mesaj Sayısı : 445
Gerçek Adı : #...#
Yaş : 27

Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır. Empty
MesajKonu: Geri: Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır.   Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır. EmptyPtsi Tem. 30, 2012 1:28 pm

Uzun bir yok oluştan sonra tekrar büyücü dünyasına sırf babası için dönmüştü. Onun yokluğunda yaşadıklarını kaldırmadığı için ortadan kaybolmayı seçmişti. Kendini bir adaya hapsetmişti. Yaşlılar gibi bir yaşam sürmüştü. Normal bir insan ve normal bir yaşamdı. Arada görücülüğün yan etkisinden kaynaklanan birkaç rahatsızlık olsa da aldırış etmeden yaşamaya çalıştı. Gece rüyalarına giren babası ise onu rahat bırakmayınca hatalı olduğunu anladı.

Kendini evine cisimlendiğinde derin bir nefes alarak kapıyı yavaşça ittirdi. Gözünün önünde canlanan anılar hemen canlanmıştı. Yavaş adımlarla anın tadını çıkararak yürüyordu. Merdivenlerden yavaşça çıkmaya başladı. İlk olarak biricik kızının, Rose, odasına ilerledi. Omzunu kapıya yaslayıp onu uyurken izlerken ki pozisyonunu almıştı. Gözleri ile odayı izledikten sonra yatağına doğru yaklaştı. Yastığı alıp elini üzerinde gezdirdi. Sonra hala kokusunun orada olduğunu fark etti. Yavaş ve dikkatlice yastığı yerine koyunca yatak odasına girmek için hızlandı. Yatak odasının kapısından girerken bir şeyler hissetti. Ne aşk ne üzüntü ne de korkuydu. Hiç bir duygu değildi hissettiği. Sanki daha çok hissettiği... John bunu çözememişti ama içinde bir şeylerin kıpırdanmasına yetmişti. Tedirginleşmişti. Yatak odasınada da hala her şey yerindeydi. Kıyafetler, Amié'nin eşyaları... Yüzüne kırık bir tebessüm yerleşti istemsizce. Derin nefes alarak yatağa uzandı. Gözünde canlanan şeyler ile akan bir kaç sıcak damla hissetti. Bu zamana kadar güçlü olan Aldirch, şimdi hayatının maf olmasıyla güçsüzleşmişti. Gözlerini kapadı. Sanki Amié hala yanında uzanıyordu. Ve aşkları hala aynıydı sanki. Hızla gözlerini açtı. Eskisi gibi olmadığını herkes gibi kendisi de biliyordu. Derin bir nefes aldı ve yataktan hızla kalktı. Dolabından pelerinini ve kıyAfetlerini aldı. Babasına bitik bir halde görünmek istemezdi. Üstünü değiştirmeden önce mutlu tavrına dönmek için şarkı mırıldanmaya başladı ve duş aldı. Suyu ilk önce saçlarında, sonra da teninde hissedince gülümsedi. Uzun bir süre sonra rahatladığını hissettiğinde duştan çıktı. Üzerini değiştirdiğinde üstüne siyah bir pelerin geçirdi.

Kendini Transilvanya'ya babasının mezarının yanına cisimlemişti. Simsiyah bir gece, hafif bir esinti vardı. Mezarlıktaki ağaçların hafif esinti karşısında bir kuğu gibi süzülmesini izledi bir süre. Sonra da yavaş adımlar ile babasının mezarına doğru ilerledi. Haç işaretini yaptığında üzgünce mermerin bir kenarına oturdu. Gözlerine mermerde yazan yazıya odakladı. Benim mutluluğum için yaşan bir sebebim var. Kimden bahsettiğini biliyordu. John'dan bahsediyordu. O eski, babasının en karakterli yetiştirdiği adamdan. "Ah baba! Sen gidince o kadar çok şey değişti ki. Hayatımda ki her şeyi kaybettim." Derin nefes aldı ve parmaklarını okşarcasına mermerlerde dolandırmaya başladı. "Eşimi, kızımı ve işimi... Her şeyimi. En önemlisi ne biliyor musun baba?..." Kendine bile itiraf edemediği şeyi ağzından çıkmasına izin veriyordu. Kendine güvenmişcesine fakat mahçup bir ifadeyle devam etti. "Kendimi kaybettim baba. Aynı senin gibi. O kadar aldanmıştım ki o hayata, kendimi kaybettim. Aynı senin beni ve kendini unuttuğun gibi," derken gözlerinin önünde görünen sahneyle başına ağrı saplantı. Magda! Bu, evet oydu. Ve, geliyordu. Kötülük daha da yakınındaydı. Ama bunu biliyordu zaten. Adadayken de kendisini beklediklerini biliyordu John. Gözlerini hızla açtı ve ayağa kalktı. Arkasına döndüğünde gördüğü sahneyle pekte şaşırmadı. "Hoşgeldin Magda. Ben de seni bekliyordum." Yüzüne yerleştirdiği sahne gülücükle gözlerinin içine baktı genç vampirin. Genç kadının gözlerinde gördüğü tek şey, öldürme arzusu ve öfkeydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

Ölüm Her An Size Sevdiklerinizden Daha Yakındır.

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-
» Neden daha önce tanışmadık?
» Ölüm Fermanı
» Bu Gece Ölmediysem Bir Daha Ölmem.
» Güllerden Daha Güzel..
» Biraz daha kırmızı

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp İçi :: 2. Sezon-