AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

Paylaş
 

 V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması

Önceki başlık Sonraki başlık Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Roy Platts
Hogwarts Hayaleti
Hogwarts Hayaleti
Roy Platts

RP Yaşı : 29
Mesaj Sayısı : 315

Çanta
Eşyalar:
Evcil Hayvan:

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması Empty
MesajKonu: V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması   V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması EmptyPerş. Nis. 28, 2011 8:35 pm

Bugünkü dersim için oldukça heyecanlıydım doğrusu. Çay yapraklarının okunması hem benim en sevdiğim konuydu, hem öğrenciler bu konuda eğlenirlerdi. Sebebini tahmin etmek zor olmasa gerek. Evlenecekleri kişileri çay fincanlarının içinde arayan hanımların sayısı azımsanamaz.

Gerçekten de komik bir görüntüydü bu. Gülerek gerekli malzemeleri topladım ve kuleye doğru ilerledim. Merdivenler ayak seslerimle çınlarken, tüm öğrencilerin sınıfta yerini aldığını gördüm ve gülümseyerek sınıfın ortasındaki yerime geçtim. Öğretmen masasının çevresine sıralanmış öğrencilere neşeyle baktım. Onların arasında olmak beni gençleştiriyordu ve bu da harika bir histi.

- Merhaba arkadaşlar. Umarım fazla gecikmemişimdir. Ama konumuzun beni affettirebileceğini umuyorum. Bugün, çay yapraklarını okumayı öğreneceğiz. İsteyen kitaptan da takip edebilir; ama gerek olmayacak. Pratik yapacağımız bir ders bu.

Dinleyip dinlemediklerini kontrol etmek için gözlerinin içine baktım teker teker. Sonra masamın üzerindeki fincanlara çayları doldurdum ve herkese almasını söyledim.

- Arkadaşlar, öncelikle çaylarınızı soğutmadan içmenizi rica edeceğim. Bitirmenizi beklerken de bir arkadaşınız bize çay yapraklarının nasıl okunabileceğini söylesin.

Bir elin kalktığını gördüm ve söz hakkı verdim.

- Çay yapraklarının okunması gelecek hakkında ciddi ipuçları verir; eğer doğru yorumlayabilirsek. Otlarla oluşan her şekilin bir anlamı vardır. Emin değilim ama; ecel ölümü simgeliyordu sanırım. Onu gören, bir daha kendine gelemiyormuş derler.

Kısık sesle güldüm.

- Teşekkür ederiz bilgilendirmen için. Ecelin ölüm anlamına geldiği doğru ama görmekten o kadar da korkmayın. Ayrıca binana +5puan. Evet, nerede kalmıştık? Hatırladım. Çaylarınızı bitirdiniz mi?

Bardakların diplerinin geldiğini gördüm ve gülümsedim.

- Güzel. Şimdi bir bakalım. Örneğin benim bardağımda açıkça görülüyor ki bir meşe palamudu var. Bu da demek oluyor ki, başıma talih kuşu konacak.

Sesli bir şekilde güldüm. Biraz galleon kazanmak iyi gelebilirdi şu durumda.

- Ayrıca gördüğüm bir sopa kazandığım galleonlar yüzünden bir saldırıya uğrayacağımı gösteriyor.


Yazık olacak.

İyice inceledim bardağın dibindeki çay otlarını. Canımı sıkmıştı bu sopa işi. Zihnimin bir kenara itmeye çalıştım.

- Şimdi size çay yapraklarının ne anlama geldiğini söyleyeceğim.
Meşe palamudu talih kuşu, beklenmedik altın gelişi demektir. Sopa, saldırı ile yorumlanır ve Haç çile çekmeye delalettir. Kartal ölümcül bir düşmanı simgeler. Kuru kafa, bir tehlike ile karşılaşılacağını. Güneş, büyük bir mutluluk demektir. Herkesin görmeyi umduğu simgedir; fakat karşınıza kimi zaman ecel çıkar. Ölüm.


Kısa bir sessizlik oldu sınıfta.

- Evet, bu kadar eğlence yeter. Şimdi beş dakika süre veriyorum size ve kendi yapraklarınızı yorumlamanızı istiyorum. Dikkat edin, o bardakların dibinde ecel görmeyin..

Onların incelemelerini beklerken, ben de kendi bardağımla ilgileniyordum.

* Rp out: İlk rp'yi yazan 5 puanı kapar.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Lysander Niocnas

Lysander Niocnas

Mesaj Sayısı : 20
Gerçek Adı : It's 'Sefa' bitch?!

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması Empty
MesajKonu: Geri: V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması   V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması EmptyPerş. Nis. 28, 2011 9:24 pm

Bana kalsa yeryüzünden silmek isteyeceğim derslerle dolu birkaç saatin ardından, Kehanet sınıfına doğru yürürken, içimde büyük bir rahatlama vardı. Etrafımı sarmalayan, karıncalara benzeyen öğrencilerin gülüşmeleri bile daha az can sıkıcı görünüyordu. Fakat onları, kolayca 'gereksiz' olarak tanımlayabileceğim varlıkların yerine, Kehanet dersinin bugünkü konusunu düşünmek daha mantıklıydı. Herkesin içinde geleceğe ve karşılaşacaklarımıza karşı bir merak vardı. Oysa içlerinden pek az bu merakı daha ileriye taşıyıp Kehanet'in değerlerini keşfedebilirdi. Diğer öğrencilerin Kehanet hakkındaki düşüncelerinin, onlardan nefret etmemi sağlayan en büyük etken olması da, bu yüzdendi. Kehanet sınıfının kapısına geldiğimde, aldığım derin nefesin içimdeki nasıl anlamlandıracağımı bilmediğim heyecanı silmeye yetmesini umuyordum. İnsanlar koluma çarpıp gruplar halinde sınıfa girerken, oracıkta kitabımı açıp bir şeye göz atmanın yararlı olabileceğini düşündüm. Kitaba göre, bugün çay yapraklarıyla ilgili bir şeyler yapmalıydık. Umarım öyle olurdu çünkü en zevkli konulardan biri, elinizde zor problemlerin yerine bir fincanın bulunmasıydı.

Sıramda oturup önümdeki kitabı inceleyerek geçirdiğim birkaç dakikanın ardından, Profesör Platts sınıfa girdi ve her zamanki güven verici gülümseyişiyle konuşmaya başladı: ''Merhaba arkadaşlar. Umarım fazla gecikmemişimdir. Ama konumuzun beni affettirebileceğini umuyorum. Bugün, çay yapraklarını okumayı öğreneceğiz. İsteyen kitaptan da takip edebilir; ama gerek olmayacak. Pratik yapacağımız bir ders bu.'' Sözlerine ara verdiğinde, nedenini bilmediğim bir şekilde hepimizin gözlerine uzun uzun baktı ve masasının üzerinde bulunan fincanlara çay doldurmaya başladı. Beni rahatlatan şeylerden biri de çayın kokusuydu. Fincanımı alırken, buğusundan derin bir nefes çektiğimi kimsenin görmemiş olduğunu umdum. Bay Plotts, tekrar sözü aldığında gülümseyişini korumaya devam ediyordu. Sanki cevabı bilmiyormuş gibi sordu: ''Arkadaşlar, öncelikle çaylarınızı soğutmadan içmenizi rica edeceğim. Bitirmenizi beklerken de bir arkadaşınız bize çay yapraklarının nasıl okunabileceğini söylesin.'' Eli havada olan kişinin ben olduğumu kim tahmin edebilirdi?

Her zaman takındığım -sergilemekte başarılı olduğumu düşünmediğim- sakin tavrımla, ''Çay yapraklarının okunması gelecek hakkında ciddi ipuçları verir; eğer doğru yorumlayabilirsek,'' dedim. ''Otlarla oluşan her şekilin bir anlamı vardır. Emin değilim ama; ecel ölümü simgeliyordu sanırım. Onu gören, bir daha kendine gelemiyormuş derler.'' diye de ekledim. Elimin ne zaman, nasıl havaya kalktığını ve hatırladığımı aklımın ucundan bile geçirmediğim bilgileri nasıl söylediğimi tahmin edememiştim. Bay Platts'in sözleriyle, rahatlatıcı olma konusunda çayın buğusundan çok daha iyiydi: ''Teşekkür ederiz bilgilendirmen için. Ecelin ölüm anlamına geldiği doğru ama görmekten o kadar da korkmayın. Ayrıca binana +5puan.'' Ne, ben mi, Kehanet dersi cennette mi işleniyor? Konuşan içimdeki acemi çocuktu ve onu susturmakta sakin tavrımı korumakta olduğumdan da beterdim.

Bay Plotts çaylarımızı bitirip bitirmediğimizi sordu. Bu sefer cevabı dipleri görünen çay fincanlarından almıştı. ''Güzel,'' dedi. ''Şimdi bir bakalım. Örneğin benim bardağımda açıkça görülüyor ki bir meşe palamudu var. Bu da demek oluyor ki, başıma talih kuşu konacak.'' Klasik gülüşünün ardından ekledi: ''Ayrıca gördüğüm bir sopa kazandığım galleonlar yüzünden bir saldırıya uğrayacağımı gösteriyor.'' Hayır, Profesör Plotts saldırıya uğrayamazdı çünkü Kehanet dışında hiçbir dersten, binama beş puan kazandıramazdım. Sıra daha teknik açıklamalara gelmişti: ''Şimdi size çay yapraklarının ne anlama geldiğini söyleyeceğim. Meşe palamudu talih kuşu, beklenmedik altın gelişi demektir. Sopa, saldırı ile yorumlanır ve Haç çile çekmeye delalettir. Kartal ölümcül bir düşmanı simgeler. Kuru kafa, bir tehlike ile karşılaşılacağını. Güneş, büyük bir mutluluk demektir. Herkesin görmeyi umduğu simgedir; fakat karşınıza kimi zaman ecel çıkar. Ölüm.'' O tek soluklu sessizlik beni de ürkütmüştü. ''Evet, bu kadar eğlence yeter. Şimdi beş dakika süre veriyorum size ve kendi yapraklarınızı yorumlamanızı istiyorum. Dikkat edin, o bardakların dibinde ecel görmeyin.''

Birkaç dakika sonra -şükürler olsun ki- fincanımda gördüğüm şekil kesinlikle ecel değildi; açık seçik görebildiğim Haç işareti, aldığım beş puanın sevincini yok edivermişti. Hem -bana göre- bir çay fincanından çıkabilecek klasik bir biçimdi, hem de Profesör, anlamının 'çile çekmek' olduğunu söylemişti. Daha fazla ne olabilir, diye düşünmedim çünkü ne zaman böyle düşünsem, hayatın bana inat daha kötü şeyler yarattığını tecrübelerime dayanarak söyleyebilirdim. Tüm dersi, Haç işaretini bir kenara bırakıp Kehanet kitabını okuyarak geçirmiş olmam, aldığım puanın yanında, günü anlamlı kılan diğer bir olaydı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Clary Bernstein

Clary Bernstein

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 1650
Gerçek Adı : Derya
Yaş : 28

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması Empty
MesajKonu: Geri: V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması   V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması EmptyCuma Nis. 29, 2011 6:24 pm

Nihayet iple çektiğim Kehanet dersi başlamak üzereydi. Bu dersi gerçekten sabırsızlıkla bekliyordum. Hızlı adımlarla Kehanet Kulesi'ne çıkmaya başladım. Sınıfa girdiğimde Profesör Platts'ın henüz gelmemiş olduğunu gördüm. Kendime güzel bir yer seçtim ve oturdum. Çok geçmeden Cecila'da sınıfa girdi ve yanıma oturdu. Bugün çay yapraklarını okuyacaktık ve bu beni çok heyecanlandırıyordu. Nedendir bilmem, gelecek hakkında bir kaç şey öğrenmek için can atıyordum.

Profesör Platts nihayet sınıfa geldi. "Merhaba arkadaşlar. Umarım fazla gecikmemişimdir. Ama konumuzun beni affettirebileceğini umuyorum. Bugün, çay yapraklarını okumayı öğreneceğiz. İsteyen kitaptan da takip edebilir; ama gerek olmayacak. Pratik yapacağımız bir ders bu." 'Harika!' diye geçirdim içimden. Çok eğlenceli bir ders olacaktı. Daha önceden kitaptan bu konuya bakmıştım; fakat ne olur ne olmaz diye kitabı açtım.

"Arkadaşlar, öncelikle çaylarınızı soğutmadan içmenizi rica edeceğim. Bitirmenizi beklerken de bir arkadaşınız bize çay yapraklarının nasıl okunabileceğini söylesin." Elimi kaldırmıştım; fakat Ravenclaw'dan Lysander benden önce davranmıştı. Bende omuz silktim ve Cecila ile her zaman yaptığımız gibi çay bardaklarımızı tokuşturduk. "Çay yapraklarının okunması gelecek hakkında ciddi ipuçları verir; eğer doğru yorumlayabilirsek. Otlarla oluşan her şekilin bir anlamı vardır. Emin değilim ama; ecel ölümü simgeliyordu sanırım. Onu gören, bir daha kendine gelemiyormuş derler." Güzel bir cevap vermişti, ama ben sinir olmuştum. Çünkü puanı Ravenclaw kapmıştı.

Herkes çaylarını bitirmişti. "Güzel. Şimdi bir bakalım. Örneğin benim bardağımda açıkça görülüyor ki bir meşe palamudu var. Bu da demek oluyor ki, başıma talih kuşu konacak. Ayrıca gördüğüm bir sopa kazandığım galleonlar yüzünden bir saldırıya uğrayacağımı gösteriyor." Kendi bardağıma bakmaya başladım. Güzel bir şeyler görmeyi umuyordum.

"Şimdi size çay yapraklarının ne anlama geldiğini söyleyeceğim. Meşe palamudu talih kuşu, beklenmedik altın gelişi demektir. Sopa, saldırı ile yorumlanır ve Haç çile çekmeye delalettir. Kartal ölümcül bir düşmanı simgeler. Kuru kafa, bir tehlike ile karşılaşılacağını. Güneş, büyük bir mutluluk demektir. Herkesin görmeyi umduğu simgedir; fakat karşınıza kimi zaman ecel çıkar. Ölüm."

Açıklamalarını bitirdikten sonra bizimde kendi çay bardaklarımıza bakmamızı istedi. Ben de hemen güzel bir şeyler görme umudu ile çay bardağımı incelemeye başladım. Güneş'e benzer bir şekil görünce içime su serpildi. Bu mutluluğun ne olacağını şimdiden merak etmeye başlamıştım. Daha sonra kartalımsı bir şey görünce tedirgin olmadan edemedim. Bu olsa olsa Roxanne cadısı olurdu. Bunu kafama takmamaya çalıştım.

Ders bitince Cecelia ile eşyalarımızı topladık ve sınıftan çıktık. Gerçekten güzel bir ders olmuştu. Aklımda binlerce soru ile Kehanet Kulesi'nden uzaklaştım.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Cecelia Winslet

Cecelia Winslet

RP Yaşı : 16
Mesaj Sayısı : 562
Gerçek Adı : Elif
Yaş : 28

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması Empty
MesajKonu: Geri: V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması   V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması EmptyC.tesi Nis. 30, 2011 5:14 pm

Kehanet dersi! İşte buna bayılıyorum. Bir şeyleri öncen bilmek harika olsa gerek. Açıkçası Profesör Platts'ın çok harika ve yakışıklı bir profesör olduğunu duymuştum. Onu ilk defa göreceğim için çok heyecanlıydım. Tanrım! Neler söylüyorum ben böyle o benim Profesörüm kendine gel kızım! Sınıfa girdim ve yine Clary'nin yanına oturdum. Profesör Platts henüz gelmemişti. Sabırsızlıkla beklemeye başladım ve nihayet geldi. Vay canına gerçekten söylendiği kadar varmış diye düşündüm.

"Merhaba arkadaşlar. Umarım fazla gecikmemişimdir. Ama konumuzun beni affettirebileceğini umuyorum. Bugün, çay yapraklarını okumayı öğreneceğiz. İsteyen kitaptan da takip edebilir; ama gerek olmayacak. Pratik yapacağımız bir ders bu."

Ve oldukça kibar. Ne kadar şeker bir profesör bu. Aaah! Sanırım arkadaşalarım çapkın olduğum konusunda çok haklı.

"Arkadaşlar, öncelikle çaylarınızı soğutmadan içmenizi rica edeceğim. Bitirmenizi beklerken de bir arkadaşınız bize çay yapraklarının nasıl okunabileceğini söylesin."

Bir anda kendime geldim ve düşünmeye başladım.. Lanet olsun cevabı bilmiyorum. Clary hemen el kaldırmıştı fakat yakışıklı Lysander Niocnas daha erkenciydi.

"Çay yapraklarının okunması gelecek hakkında ciddi ipuçları verir; eğer doğru yorumlayabilirsek. Otlarla oluşan her şekilin bir anlamı vardır. Emin değilim ama; ecel ölümü simgeliyordu sanırım. Onu gören, bir daha kendine gelemiyormuş derler."

Cevabı ilgimi çekmişti. Güzel cevaptı öğrenmiş oldum ama Clary çok sinir olmuştu asla yenilgiyi kabullenemezdi. Puanı Ravenclaw almıştı ve bu bizim için kötüydü. Çaylarımız bitmişti.

Profösör;"Güzel. Şimdi bir bakalım. Örneğin benim bardağımda açıkça görülüyor ki bir meşe palamudu var. Bu da demek oluyor ki, başıma talih kuşu konacak. Ayrıca gördüğüm bir sopa kazandığım galleonlar yüzünden bir saldırıya uğrayacağımı gösteriyor."

Bende bardağımı incelemeye başaldım.

"Şimdi size çay yapraklarının ne anlama geldiğini söyleyeceğim. Meşe palamudu talih kuşu, beklenmedik altın gelişi demektir. Sopa, saldırı ile yorumlanır ve Haç çile çekmeye delalettir. Kartal ölümcül bir düşmanı simgeler. Kuru kafa, bir tehlike ile karşılaşılacağını. Güneş, büyük bir mutluluk demektir. Herkesin görmeyi umduğu simgedir; fakat karşınıza kimi zaman ecel çıkar. Ölüm."

Kuru kafaları çok severdim hatta çoğu giysimde, takılarımda kuru kafa vardır. Ama şu anda bardağımda kuru kafa görmeyi hiç istemedim zaten meşe palamadu gördüm. Hmmm talih kuşu bu gerçekten çok iyi. Ders bitti kitaplarımı topladım ve Clary ile beraber sınıftan çıktık. Bu derse bayıldım! Derse ve Profesöre.


En son Cecelia Winslet tarafından Salı Mayıs 03, 2011 8:19 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Séonaid Niocnas

Séonaid Niocnas

Mesaj Sayısı : 11

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması Empty
MesajKonu: Geri: V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması   V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması EmptyPtsi Mayıs 02, 2011 6:51 pm

Bu ders de bitti. Biteceğini düşünmüyordum doğrusu. Kitaplarımı toplayıp kendimi dersliğin dışına attım. Sonuna kadar açık pencerelerine rağmen, derslik çok kötü kokuyordu. Hızla bir sonraki dersin olduğu Kuleler’e doğru ilerlemeye başladım. Dersliğin kapısına yaklaştığımda kitaplar iyice ağırlaşmış, taşınması imkansız bir hal almıştı. Hızla girdim sınıfa. Şöyle bir göz attıktan sonra en uygun yerin Lysander’ın yanı olduğuna karar verdim. Yanına gittim, hiç konuşmadan oturdum ve kitabımı açtım. Derste işlenebileceğini düşündüğüm şeylere şöyle bir baktım. “Merhaba arkadaşlar. Umarım fazla gecikmemişimdir. Ama konumuzun beni affettirebileceğini umuyorum. Bugün, çay yapraklarını okumayı öğreneceğiz. İsteyen kitaptan da takip edebilir; ama gerek olmayacak. Pratik yapacağımız bir ders bu.” Profesörün sınıfa girmesi, daha doğrusu sesini duymam ile kafamı kaldırdım. Gözleri neşe ile parlayan Profesör Platts bütün sınıfı süzdükten sonra masaya döndü ve fincanları doldurmaya başlamıştı. Konu neydi? Ders işlenecekti dimi? İşlenmeliydi. “Arkadaşlar, öncelikle çaylarınızı soğutmadan içmenizi rica edeceğim. Bitirmenizi beklerken de bir arkadaşınız bize çay yapraklarının nasıl okunabileceğini söylesin.” Bu soruların mantığını hiçbir zaman anlamamıştım ama yanımda yükselen kolu görünce şaşkınlık ile kafamı döndürdüm. Sand söz almıştı. O cevapları bilse de cevap vermeyi sevmeyen tiplerdendi. “Çay yapraklarının okunması gelecek hakkında ciddi ipuçları verir; eğer doğru yorumlayabilirsek. Otlarla oluşan her şekilin bir anlamı vardır. Emin değilim ama; ecel ölümü simgeliyordu sanırım. Onu gören, bir daha kendine gelemiyormuş derler.” Yüzünde ki ukala ifade sinirlerime dokunsa da gülümseyip önüme döndüm. Çayımı iki yudumda bitirdiğimde bütün ağzımı yakmıştım. Bu kadar sıcak olmalı mıydı?

Fincanı masaya koydum, sinirle çarpmamak için kendimi zor tutmuştum. “Teşekkür ederiz bilgilendirmen için. Ecelin ölüm anlamına geldiği doğru ama görmekten o kadar da korkmayın. Ayrıca binana + 5 puan. Evet, nerede kalmıştık? Hatırladım. Çaylarınızı bitirdiniz mi?” Neyse ki aynı binadaydık ve puanı biz kazanmıştı. Profesör tekrar gülümseyip kendi fincanında gördüklerini anlatmaya başladı. Bir yandan onu dinliyor, bir yandan da fincanımda olanları çözmeye çalışıyordum. Kurbağa. Bu da neyin nesiydi? “Şimdi size çay yapraklarının ne anlama geldiğini söyleyeceğim.
“Meşe palamudu talih kuşu, beklenmedik altın gelişi demektir. Sopa, saldırı ile yorumlanır ve Haç çile çekmeye delalettir. Kartal ölümcül bir düşmanı simgeler. Kuru kafa, bir tehlike ile karşılaşılacağını. Güneş, büyük bir mutluluk demektir. Herkesin görmeyi umduğu simgedir; fakat karşınıza kimi zaman ecel çıkar. Ölüm.” Dedikleri arasında ‘kurbağa’ olmayınca hızlıca kitabıma sarıldım. Çay Yapraklarının Okunması. Sayfa 205. Hızla sayfaları karıştırdım. Sayfayı bulduğumda alfabetik sırada ‘kurbağa’un karşısındaki açıklamayı okumak içimi kemiren düşünceleri yok etmişti. ‘Sevdiğiniz kişi ile oldukça çok ciddi bir konuşma yapacaksınız.’
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 

V. Sınıflar ~ Çay Yapraklarının Okunması

Önceki başlık Sonraki başlık Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

 Similar topics

-
» V. Sınıflar | Merkür'ün Özellikleri
» V. Sınıflar I. Ders
» V. Sınıflar II. Ders
» IV. Sınıflar | Göktaşları
» V. Sınıflar I. Tılsım Dersi

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: eğlence ekspresi :: Süpürge Dolabı :: Rp İçi :: 1. Sezon-