Sınıfa yerleştiğimizde profesör konuşmaya başladı.
"Herkese günaydın! Gördüğünüz gibi, dersi Profesör Patrick'den devraldım. Tekrar. Uykunuzun olduğunu biliyorum ama silkinin ve kendinize gelin. Çünkü bu ders birden fazla büyü yapacaksınız."Gene profesör değişikliği.. Kalıcı birini neden bulamadıklarını düşünmeden edemedim. Ancak profesör çok hızlı bir şekilde dersi işliyordu.
"Çok basit fakat yararlı bir taneyle başlayalım. Tahtada gördüğünüz gibi büyülü sözcük Apulosayoni. Ah, biliyorum, değişik bir telaffuzu var ama çok önemli. Büyülü kelimeyi yanlış söylerseniz tuhaf şeyler olabilir. Büyünün ne işe yaradığını bilen var mı?"Elimi kaldırdım ve söz istedim. Beni işaret edince de ayağa kalkıp cevapladım
"
Bu büyü mürekkebi, kalemi ve parşömeni büyüleyerek büyücünün söylediklerinin kendiliğinden yazılmasını sağlar." dedim.
Bana gülümsedi ve işaretiyle bende yerime oturdum.
"Pekala. Binana 2 puan kazandırdın. Bu doğru. Önce ben göstereyim, sonra siz başlayın."Masasında yuvarlak çizdi ve büyülü sözcükleri söyledi.
"Apulosayoni!"Tüy kalem sanki görünmez bir el tarafından kontrol ediliyormuş gibi, sakince yazmaya başladı. Kalem yazma işlemini bitirmeden önce profesör yeniden konuşmaya başladı.
"Şimdi siz deneyin bakalım. Kağıda şimdi size soracağım büyüyü yapmaya yarayan büyülü sözcüğü yazmanızı istiyorum. En çok hangi binadan doğru cevap gelirse bina beş puan kazanacak. Soru şu: Bir kişiyi görünmez yapamaz fakat kişi bulunduğu ortamın desenine bürünerek neredeyse görünmez hale gelir. Bu büyüyü yapmayı sağlayan sözcükleri kağıda yazın, altına adınızı ekleyin masama getirin." dedi.
Profesör sözlerini bitirir bitirmez direkt olarak büyüyü denemeye başladım.
"Apulosayoni". Kalem olduğu yerde öylece duruyordu. İlk seferde olmasını beklemişmiydim? Gerçekçi olmak gerekirse hayır. Tekrar denedim. Kalem kıpırdanır gibi oldu. Son bir kez daha denedim ve .. Evet. Kalem mürekkebe dokundu ve söylediklerimi yazmak için hazır bir halde bekliyordu.
Profesörün sorduğu sorunun cevabını, adımla birlikte kağıda yazdırdıktan sonra gidip masasına bıraktım ve yerime döndüm. Herkes aynı işlemi bitirdiğinde profesör tekrar konuşmaya başladı.
"Sıkışmış bir kapağı, bir kutuyu, mesela bir kavanozu açamadığınızca işinize yarayacak minik bir büyü daha var." Bu arada tebeşir, yine sanki görünmeyen bir el tarafından kontrol ediliyormuşçasına tahtaya yazı yazmaya başladı.
Daha sonra profeösr masanın etrafında dolaşarak bir çekmeceyi çekti ancak açılmadı. Asasını masaya çevirip:
"Cistem Aperio." bir bilek hareketi ile söylediği büyülü sözcükler çekmecenin açılmasını sağladı. Çektiğinde çekmece rahatça açıldı.
Profesör tekrar konuşmaya başladı.
"Sıra sizde. Bu son büyü. On dakikamız kaldı, bu on dakika içinde elinizden geleni yapın ama yapamasanızda önemli değil. Bir daha ki derse kadar çalışabilirsiniz. İyi şanslar." Büyüyü bir kaç defa denedikten sonra dersin bitimiyle beraber sınıftan çıktım.
- Spoiler:
Hayalbozan Büyüsü
Salvio Hexia: