| | Tüm sınıfların II. Mitoloji dersi | |
| Yazar | Mesaj |
---|
Bryce Hawkman
RP Yaşı : 30 Mesaj Sayısı : 623 Gerçek Adı : Kadri Yaş : 27
| Konu: Tüm sınıfların II. Mitoloji dersi Perş. Tem. 28, 2011 2:13 am | |
| Odam da otururken zilin çaldığını duydum ama yerimden kalkmadım. Önce sınıfa öğrenciler geldikten sonra, bende gidecektim sınıfa. Geçen ders Yunan mitolojisindeki tanrılar ile ilgili ders işlediğimden dolayı. Bu ders de Roma ve Mısır mitolojisindeki tanrılardan söz edecektim. Bu ders biraz daha kısa olacak gibiydi. Bu iki mitoloji fazla incelenmemişti. Daha çok Yunan mitolojisi işleniyordu. Sonunda derse girmem gerektiğine karar verip yerimden kalktım. Ve odadan çıktım. Dersliğin VI. katta benim odamın da bodrum da olması kötü bir olaydı. Biraz daha geç çıkıyordum sınıfa. Merdivenlere geldiğimde kendiliğinden yukarı çıkmaya başlamıştı gene. Umarım yanlış yöne götürmezdi. Etrafta hiç öğrenci gözükmüyordu hepsi derslerine girmiş olmalıydılar. Sonunda merdiven doğru yere gelmişti. Hemen yürümeye başladım ve sınıfa doğru girdim.
Herkes yerinde oturuyor gözüküyordu. Gülümser bir şekilde "Merhaba çocuklar." dedim ve bende yerime oturdum. "Geçen dersimizde Yunan mitolojisinden söz etmiştim, bugün de ilk Roma sonra ise Mısır mitolojisi tanrıları hakkında ders işleyeceğiz." dedim. "İlk olarak size Roma mitolojisinden Vulcanus'u anlatacağım." dedim. Vulcanus ayrıca Vulcan veya Vulkan olarak bilinir. Roma mitolojisinde Jüpiter'in ve Juno'nun oğludur, Maia ve Venüs'ün kocası ve Caeculus'un babasıdır. Ateşin ve yanardağların tanrısıdır, sanatın, silahların, demirin ve tanrılarla kahramanların zırhlarının üreticisidir." dedim ve biraz soluklanmaya karar verdim. Birazdan anlatacağım tanrı zaten fazlasıyla uzundu. Soluklanmam bittikten sonra devam etmeye başladım. "Vulcanus'un Yunan mitolojisindeki karşılığı tanrı Hephaistos'dur. Ayrıca Roma mitolojisinde Mulciber olarak ve Etrüsk mitolojisinde ise Sethlans olarak bilinir. İnsanlar ateşin gizemini öğrendiğinde Jüpiter ki Yunan mitolojisinde Zeus. İnsanların cezalandırılmasını ister ve tanrı(ça)lardan yardım ister. Tanrılar Pandora'yı yapmaya başlarlar. Vulcanus'un Pandora'ya katkısı onu balçıktan şekillendirmek ve ona biçim vermek olmuştur. Ayrıca Vulcanus tanrıların tahtlarını da yapmışdır." dedim ve Roma tanrılarına son verdim. "Çocuklar size Roma mitolojisinden anlatacağım tanrı bitti. 1. ödeviniz bir Roma tanrısını anlatmak olacak. Lütfen şimdi düşünmeye başlamayın ve dersi dinleyin. Süreniz olacak bayağı bir zaman. 2. ödevinizin konusunu da birazdan anlatacağım." dedim. Öğrencilere baktım hepsi keyifli bir şekilde dinliyordu dersi. "Sırada ki konumuz Mısır tanrıları. Size mısır tanrılarından Set'i anlatacağım." dedim. Tekrar sustum ve biraz etrafıma baktım. Sonra ise konuşmaya başladım.
"Set, kuzey Mısır kralı kabul edilir. Bir eşeği anımsatan kırmızı saçlı ve büyük kulaklı bir hayali hayvan olarak temsil edilir. Çöl ve fırtınalar ile beraber düşünülür. Yunanlılar, bu tanrıyı Typhon olarak görürler. Ve Typhon tanrıların en büyük düşmanı olmuştur bu zamana kadar." dedim. Konuyu ezbere bildiğimden kitabı kapattım ve yerimden kalktım. Kitaba sadece takılınca bakıyordum. Uzun yıllar, Set, kuzey Mısır'ın; Horus da güney Mısır'ın hamisiydi. İki ülke birleştikten sonra, Set ve Horus beraber taç giymiş firavunlar olarak gösterildiler. Fakat güney Mısır, kuzey Mısırı feth ettikten sonra; güneyin firavunları sıklıkla Horus'un şeytani düşmanı Set olarak portrelendiler." dedim. Devam ettim. "Set, Osiris'in erkek kardeşidir. Kardeşinin aksine Set'in hiç çocuğu yoktur, çorak çöller onun için onunla anılır, aynı zamanda bereketli Osiris'in anti-tezidir. Horus ile savaşları boyunca, tanrıça Neith Horus'a taht, Set'e ise Astarte ve Asat tanrıçalarını veren bir anlaşma önerdi. bazı öğrenciler bu konudan sıkılmışlardı şimdiden. Gerçekten uzun bir konuydu bu. Set, erkek kardeşi Osiris'i öldürmesi ile ünlüdür, aynı zamanda onun oğlu Horus'u da öldürmeye teşebbüs etmiştir. Horus, yaşamış, babasının ölümünün intikamını almış ve Set'i sonsuza kadar çöle sürgüne yollamıştır. Set'in sürgüne gönderilme kararı Ra tarafından yönetilen tanrılar konseyinde alınmıştır. Tanrıların çoğu Horus ve onun annesi İsis'in Osiris'ten gelen Mısır tacının mirasçısının Horus olduğu iddiasını desteklerken, Ra bu fikre katılmamıştır. O, Horus'un böyle güçlü bir pozisyon için çok genç olduğuna inanıyordu. Böylece, duruşma kimse yenişemeden uzun yıllar sürdü. İsis'in bir kurnazlığı davanın kapanmasına neden oldu.Büyü kullanarak, İsis kendini çok güzel bir genç kadına çevirdi. Set, O'nu gözlerinden yaş akarken gördü ve sorunun ne olduğunu sordu. İsis, kendi ve Horus'un durumuna benzetmeden bir hikâye anlattı. Buna göre şeytani bir adam onun kocasını öldürmüş, ailesini sürülerini çalmayı denemişti. Set, bu kötü duruma çok kızar, bu şeytani adamı yok ederek aile mülkerinin genç kadının oğluna geçmesi için ısrar eder. Kendi kelimeleri ile kendi yaptıklarını ayıplar ve Mısır tacını kaybeder. İsis'in yaptığı fazlasıyla kurnazca bir plandı." dedim. Set her zaman kötü olmasa bile genede kötü biriydi. Sadece bazen iyilik yapmıştı o kadar. Onlar da sanırım bazı menfaatler karşılığında idi. Tabii bunları söylemeyecektim. Set, her zaman tamamıyla şeytani bir figür olmamıştır. Onun yer altına yaptığı karanlık yolculuk boyunca, Horus ile kavgasında O'nu hamisi olan Ra'nın mavnasında olan güneşi korumuştur. Yılan şeklindeki canavar Apep ile kavga etmiştir. Ayrıca, 19. hanedan döneminde kısa bir süre çölün güçlerini sakinleştiren tanrı olarak Set'e duyulan saygı büyümüştür. Bir çok firavun, o dönemde Set'in isminden türeme örneğin Seti gibi isimleri kendilerine isim olarak seçmişlerdir. Set ölümsüzlerin babası olarak anılır, tek amacı Dünya'yı ele geçirmektir bu sebeble firavun olmaya çalışır." dedim ve bu olayı da sonlandırdım. "Çocuklar bu konu da bitti. 2. ödevinizi de anlamışsınızdır. Bir Mısır tanrısı hakkında bilgileri yazacaksınız. Set'in ki gibi fazla ayrıntıya gerek yok ama iyi anlatırsanız sevinirim. İlk yazıp veren kişi yanıma gelsin lütfen ve bana ödevleriniz konusunda yardımcı olsun." dedim ve yerime geçtim.- Spoiler:
İlk yazan kişiye +3 puan. İkinci yazana ise +2 puan. Ödevleriniz spoiler içinde olsun lütfen.
|
| | | Katherine S. Lothury
Mesaj Sayısı : 27 Gerçek Adı : Öykü Yaş : 29
| Konu: Geri: Tüm sınıfların II. Mitoloji dersi Perş. Tem. 28, 2011 11:12 am | |
| Gryffindor Ortak Salon'da oturup kitabıma dalmıştım. İçerisi gayet sıcak ve hoştu. Bazı düşüncelere dalmışım, zamanın nasıl geçtiğini fark etmemiştim. Birden zilin sesiyle irkildim. 'Aman tanrım darse geç kalacağım' dedim. Ve koşar adımlarla ortak salondan çıktım. Mitoloji dersliği 2 kat aşağıdaydı. Haraketli merdivenleri beklemek zorunla kaldım. Hay aksi her aksilikte başıma gelirdi. V. kata ulaştığımda hızlı adımlarla dersliğe doğru yöneldim. Kapıyı yavaşça aralarım. Yetişmiştim sanırım Profesör Adam daha henüz gelmemişti. Hemen kendime bir yer buldum. Gerçekten nefes nefese kalmıştım. Kapı tekrar açıldı ve Profesör Adam içeriye girdi. "Merhaba çocuklar." Dedi neşeli bir ses tonuyla. Bizde onu saygıyla selamladık. ‘Merhaba Profesör.’Herkesin yerine geçmesini bekledi , oda yerine geçti ve konuşmaya başladı. "Geçen dersimizde Yunan mitolojisinden söz etmiştim, bugün de ilk Roma sonra ise Mısır mitolojisi tanrıları hakkında ders işleyeceğiz.” Dedi ve ekledi. "İlk olarak size Roma mitolojisinden Vulcanus'u anlatacağım."Mitolojiyi gerçekten çok seviyordum. Çok fazla ilgimi çekerdi bu dersi hiç kaçırmadan dinliyordum. “Vulcanus ayrıca Vulcan veya Vulkan olarak bilinir. Roma mitolojisinde Jüpiter'in ve Juno'nun oğludur, Maia ve Venüs'ün kocası ve Caeculus'un babasıdır. Ateşin ve yanardağların tanrısıdır, sanatın, silahların, demirin ve tanrılarla kahramanların zırhlarının üreticisidir." Dedi ve biraz soluklanmaya karar verdi , sınıfta derin bir sessizlik olmuştu. "Vulcanus'un Yunan mitolojisindeki karşılığı tanrı Hephaistos'dur. Ayrıca Roma mitolojisinde Mulciber olarak ve Etrüsk mitolojisinde ise Sethlans olarak bilinir. İnsanlar ateşin gizemini öğrendiğinde Jüpiter ki Yunan mitolojisinde Zeus. İnsanların cezalandırılmasını ister ve tanrı(ça)lardan yardım ister. Tanrılar Pandora'yı yapmaya başlarlar. Vulcanus'un Pandora'ya katkısı onu balçıktan şekillendirmek ve ona biçim vermek olmuştur. Ayrıca Vulcanus tanrıların tahtlarını da yapmışdır."Beynim gerçekten dolmuşa benziyordu çok fazla karışık isimler vardı ve benim bunları bir şekilde aklımda tutmam gerekiyordu. Nihayet Roma tanrılarına sın verdi bu konu ne kadar ilgimi çeksede bana sıkıcı gelmişti. "Çocuklar size Roma mitolojisinden anlatacağım tanrı bitti. 1. ödeviniz bir Roma tanrısını anlatmak olacak. Lütfen şimdi düşünmeye başlamayın ve dersi dinleyin. Süreniz olacak bayağı bir zaman. 2. ödevinizin konusunu da birazdan anlatacağım."Ödev yapmaktan aslında hoşlanırım. Yani bilgilerimi pekiştirmek gibi bir şey oluyor. Dersin hemen bitmesini şu ödevi teslim etmeyi ve kitabıma geri dönmeyi istiyorum. "Sırada ki konumuz Mısır tanrıları. Size mısır tanrılarından Set'i anlatacağım." Dedi. İşte bu Mısır’ı gerçekten çok gizemli buluyorum bu konu hakkında daha önce çok kez araştırma yapmıştım zaten. Bu konu eğlenceli olacağa benziyor. Hafif bir sessizlik oldu Profesör etrafına bakındı ve tekrar devam etmeye başladı. "Set, kuzey Mısır kralı kabul edilir. Bir eşeği anımsatan kırmızı saçlı ve büyük kulaklı bir hayali hayvan olarak temsil edilir. Çöl ve fırtınalar ile beraber düşünülür. Yunanlılar, bu tanrıyı Typhon olarak görürler. Ve Typhon tanrıların en büyük düşmanı olmuştur bu zamana kadar." Dedi ve yerinden kalktı konuyu sanırım kitaba bakmadan anlatacaktı bu gerçekten etkileyiciydi. "Uzun yıllar, Set, kuzey Mısır'ın; Horus da güney Mısır'ın hamisiydi. İki ülke birleştikten sonra, Set ve Horus beraber taç giymiş firavunlar olarak gösterildiler. Fakat güney Mısır, kuzey Mısırı feth ettikten sonra; güneyin firavunları sıklıkla Horus'un şeytani düşmanı Set olarak portrelendiler.""Set, Osiris'in erkek kardeşidir. Kardeşinin aksine Set'in hiç çocuğu yoktur, çorak çöller onun için onunla anılır, aynı zamanda bereketli Osiris'in anti-tezidir. Horus ile savaşları boyunca, tanrıça Neith Horus'a taht, Set'e ise Astarte ve Asat tanrıçalarını veren bir anlaşma önerdi.” Dedi biraz etrafına bakındı bende dönüp arkama baktım bazı öğrenciler bu konudan sıkılmış gibiydi kimi sıranın üzerinde kollarını birleştirmiş yatıyor. Kimi ise bir şeyler karalıyordu. Fakat ben bu konuyu gerçekten sevmiştim. Set, erkek kardeşi Osiris'i öldürmesi ile ünlüdür, aynı zamanda onun oğlu Horus'u da öldürmeye teşebbüs etmiştir. Horus, yaşamış, babasının ölümünün intikamını almış ve Set'i sonsuza kadar çöle sürgüne yollamıştır. Set'in sürgüne gönderilme kararı Ra tarafından yönetilen tanrılar konseyinde alınmıştır. Tanrıların çoğu Horus ve onun annesi İsis'in Osiris'ten gelen Mısır tacının mirasçısının Horus olduğu iddiasını desteklerken, Ra bu fikre katılmamıştır. O, Horus'un böyle güçlü bir pozisyon için çok genç olduğuna inanıyordu. Böylece, duruşma kimse yenişemeden uzun yıllar sürdü. İsis'in bir kurnazlığı davanın kapanmasına neden oldu.Büyü kullanarak, İsis kendini çok güzel bir genç kadına çevirdi. Set, O'nu gözlerinden yaş akarken gördü ve sorunun ne olduğunu sordu. İsis, kendi ve Horus'un durumuna benzetmeden bir hikâye anlattı. Buna göre şeytani bir adam onun kocasını öldürmüş, ailesini sürülerini çalmayı denemişti. Set, bu kötü duruma çok kızar, bu şeytani adamı yok ederek aile mülkerinin genç kadının oğluna geçmesi için ısrar eder. Kendi kelimeleri ile kendi yaptıklarını ayıplar ve Mısır tacını kaybeder. İsis'in yaptığı fazlasıyla kurnazca bir plandı."Ah tanrım bu Set denilen kişi çok kötü biri. Hiçbir iyi yanı yok bir ansan kendi öz kardeşini nasıl öldürür ki. Kendimi toplayıp tekrar derse odaklanmalıydım. "Set, her zaman tamamıyla şeytani bir figür olmamıştır. Onun yer altına yaptığı karanlık yolculuk boyunca, Horus ile kavgasında O'nu hamisi olan Ra'nın mavnasında olan güneşi korumuştur. Yılan şeklindeki canavar Apep ile kavga etmiştir. Ayrıca, 19. hanedan döneminde kısa bir süre çölün güçlerini sakinleştiren tanrı olarak Set'e duyulan saygı büyümüştür. Bir çok firavun, o dönemde Set'in isminden türeme örneğin Seti gibi isimleri kendilerine isim olarak seçmişlerdir. Set ölümsüzlerin babası olarak anılır, tek amacı Dünya'yı ele geçirmektir bu sebeble firavun olmaya çalışır." Dedi ve sanırım dersi bitirdi. Bu gerçekten çok etkileyici bir hikayeydi. Bu dersten oldukça zevk almışdım. "Çocuklar bu konu da bitti. 2. ödevinizi de anlamışsınızdır. Bir Mısır tanrısı hakkında bilgileri yazacaksınız. Set'in ki gibi fazla ayrıntıya gerek yok ama iyi anlatırsanız sevinirim. İlk yazıp veren kişi yanıma gelsin lütfen ve bana ödevleriniz konusunda yardımcı olsun." Dedi ve yerine geçti. Bu konu gerçekten ağır gelmişti. Etrafıma bakındım herkes parşömen tine boş boş bakıyordu. Ben ise aklımda ne yazacağımı toparlamaya çalışıyordum. Çantamdan bir parça parşömen ve tüy kalemimi çıkarttım. Kafamı topladım ve ödevimi yazmaya başladım. - Spoiler:
Janus Hakkında ; Janus, bir yüzü o yana, bir yüzü bu yana bakan iki yüzlü Roma tanrısıdır. Bu tanrının resmine Roma paralarında raslanır. Janus'a ait olan bu resimde yüzlerden biri kentten içeri girenlere, öteki ise kentten çıkanlara bakar. Böylece kent güvenlik içinde yaşamasını sürdürür. Batı dillerinde ocak ayını anlatan January, Janvier, Januar gibi sözcükler Janus'tan gelir. Bunun nedeni ocak ayının bir yönüyle geçen yıla, bir başka yönüyle de gelecek yıla bakmasıdır. Bu benzerlik ocak ayının january biçiminde adlandırılmasına yol açmıştır. Elbette Türkçedeki ocak sözcüğü bambaşka bir kökten gelmektedir. Ian Hacking olasılık kavramını da Janus yüzlü olarak niteler. Bunun nedeni olasılığın iki yüzlü bir kavram oluşudur. Bu yüzlerden biri olayların gerçekleşmesiyle ilgili sıklığı ise öbürü de buna duyulan inanç yeğinliğidir. Bunlar ise birbirlerinden çok farklıdırlar. Aralarındaki temel fark, birincisinin nesnelliği, ikincisinin ise öznelliğidir. Öznellik ile nesnelliğin ayrılabilirliğine dayalı olan bu savı anlayabilmek için şu durumlar örnek olarak gösterilebilir: "Yazı gelme olasılığı 1/2'dir" sözünde olasılık bir para atımı deneyinde uzun dönemli yazı gelme sıklığını gösterir; ki bu nesnel nitelikte olup kişiden kişiye değişmez. Herkes bir para atma deneyinde yazı gelme olasılığının 1/2 olduğunu çıkarımlayabilir. Oysa "Bugün yağmur yağma olasılığı 1/2'dir" sözünde sıklıkla ilgili hiçbir özellik yoktur, bu söz ile bütünüyle öznel bir gerçeklik dile getirilmektedir. Söz konusu sayı (1/2 sayısı) yağmurun yağacağı yönündeki inancın yağmayacağı yönündeki inanç ölçüsünde güçlü olduğunu dile getirir. Hava raporunu almış ve yağmur yağmayacağını öğrenmiş biri ise bu olasılığı sıfır olarak niceleyebilir, çünkü yağmurun yağacağına hiç inanmayabilir. Görüldüğü gibi, burada sıklık değil, inanç yeğinliği söz konusudur. Öyle olduğu için de bu konudaki olasılık kişiden kişiye değişir, öznel nitelikte bir gerçeklik olarak kendisini ortaya koyar.
Ra hakkında; Ra, Mısır mitolojisinde güneş tanrısıdır. Kutsal merkezi Heliopolis'dir. Genellikle başında bir disk bulunan şahin kafalı insan biçiminde canlandırılmıştır. Eski tanrı Atum'la bir tutularak; IV. sülale döneminde devlet tanrısı olmuştur. Kefren'den başlayarak firavunlar, onun soyundan geldiklerini ilan etmişlerdir. Ra daha sonra Horus'u da kapsamış ve Ra-Horakhty (ya da Ra-Horus) ismini almıştır. Güneş Ra'nın sembolüdür; tüm vücudunu ya da gözünü temsil eder. Ra'nın sembolleri güneş sembolleridir, Phoenix'e benzer bir özelliği vardır; her sabah ateşlerin içinden tekrar doğar. E.A. Wallis Budge'a göre; Ra Mısır'ın tek tanrısı (monteizm) idi. Diğer tüm tanrılar ve tanrıçalar; Ra'nın parçalarını oluşturuyordu. (M.Ö. 2400); ulusal bir tanrılığa ulaştı, ve daha sonra Amun ile birleşip Amun-Ra'yı oluşturdu. Ra diğer tanrılardan daha köklü bir yapıya sahip olduğundan çoğu olaylarda diğer tanrılara emir verdiği ve yönetici olduğu vurgulanmaktadır.Amun-Ra en güçlü tanrıydı ve Mısır'ı bir teokrasi'ye çevirdi. Sonraki zamanlarda; yeryüzü tanrısı Atum Güneş'i batıran tanrı olduğuna inanıldığı için; Ra'nın güneş battıktan sonraki haliydi. Khepri; güneşi gökyüzünde hareket ettiren tanrı; zamanla Ra'nın bir parçası oldu; Ra'yı doğan güneş kıldı. Amon-Ra'nın kimliği Yunan ve Roma Mitolojilerinde Jupiter ile birleşmiş; Zeus'un şehri Diospolis; Thebes'a adanmıştı. M.Ö. 14'üncü yüzyıla kadar aynı şekilde varolan Ra; Akhenaten zamanında Aten tek tanrısına inanış geçtiğinde tek tanrılığını yitirdi. Ancak; Ra her zaman tek tanrı olarak görülüyordu. Ra'ya İlahi (M.Ö. 1370), panteizm doğasında; Ra'nın gelen çoktanrıcılıkla olan savaşını anlatıyordu. İçinde birçok tanrı'nın ayrı bir tanrı olarak değil de; Ra'nın bir parçası olarak varolduğunu anlatıyordu.
Ödevim nihayet bitmişti. Beynim resmen uyuşmuştu. Yavaşca yerimden kalktım ve ağır adımlarla Profesör Adam'ın masanına ulaştım ödevimi teslim ettim. Ufak bi tebessüm attım ve sınıftan çıktım.
En son Katherine S. Lothury tarafından Cuma Tem. 29, 2011 6:25 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi |
| | | Bastet Thomas
Mesaj Sayısı : 1382 Gerçek Adı : Ekön. Yaş : 26
| Konu: Geri: Tüm sınıfların II. Mitoloji dersi Cuma Tem. 29, 2011 4:27 pm | |
| Ders için deli gibi heyecanlıydım çünkü mitolojiyi severdim.Adım zaten mitolojiden geliyordu ve dersi bir hafadır bekliyordum.Yanımda bir çanta mitoloji kitabı vardı zaten.İçeri girdim ve Bay Adam'ın neler alatmaya başlıyacağını merak ettim.Meraklanmam uzun sürmedi çünkü ders başladı. Merhaba çocuklar.Geçen dersimizde Yunan mitolojisinden söz etmiştim, bugün de ilk Roma sonra ise Mısır mitolojisi tanrıları hakkında ders işleyeceğiz.İlk olarak size Roma mitolojisinden Vulcanus'u anlatacağım Vulcanus ayrıca Vulcan veya Vulkan olarak bilinir. Roma mitolojisinde Jüpiter'in ve Juno'nun oğludur, Maia ve Venüs'ün kocası ve Caeculus'un babasıdır. Ateşin ve yanardağların tanrısıdır, sanatın, silahların, demirin ve tanrılarla kahramanların zırhlarının üreticisidir.Vulcanus'un Yunan mitolojisindeki karşılığı tanrı Hephaistos'dur. Ayrıca Roma mitolojisinde Mulciber olarak ve Etrüsk mitolojisinde ise Sethlans olarak bilinir. İnsanlar ateşin gizemini öğrendiğinde Jüpiter ki Yunan mitolojisinde Zeus. İnsanların cezalandırılmasını ister ve tanrı(ça)lardan yardım ister. Tanrılar Pandora'yı yapmaya başlarlar. Vulcanus'un Pandora'ya katkısı onu balçıktan şekillendirmek ve ona biçim vermek olmuştur. Ayrıca Vulcanus tanrıların tahtlarını da yapmışdır."Çocuklar size Roma mitolojisinden anlatacağım tanrı bitti. 1. ödeviniz bir Roma tanrısını anlatmak olacak. Lütfen şimdi düşünmeye başlamayın ve dersi dinleyin. Süreniz olacak bayağı bir zaman. 2. ödevinizin konusunu da birazdan anlatacağım." Sırada ki konumuz Mısır tanrıları. Size mısır tanrılarından Set'i anlatacağım."
Set, kuzey Mısır kralı kabul edilir. Bir eşeği anımsatan kırmızı saçlı ve büyük kulaklı bir hayali hayvan olarak temsil edilir. Çöl ve fırtınalar ile beraber düşünülür. Yunanlılar, bu tanrıyı Typhon olarak görürler. Ve Typhon tanrıların en büyük düşmanı olmuştur bu zamana kadar."Uzun yıllar, Set, kuzey Mısır'ın; Horus da güney Mısır'ın hamisiydi. İki ülke birleştikten sonra, Set ve Horus beraber taç giymiş firavunlar olarak gösterildiler. Fakat güney Mısır, kuzey Mısırı feth ettikten sonra; güneyin firavunları sıklıkla Horus'un şeytani düşmanı Set olarak portrelendiler"Set, Osiris'in erkek kardeşidir. Kardeşinin aksine Set'in hiç çocuğu yoktur, çorak çöller onun için onunla anılır, aynı zamanda bereketli Osiris'in anti-tezidir. Horus ile savaşları boyunca, tanrıça Neith Horus'a taht, Set'e ise Astarte ve Asat tanrıçalarını veren bir anlaşma önerdi. bazı öğrenciler bu konudan sıkılmışlardı şimdiden. Gerçekten uzun bir konuydu bu. Set, erkek kardeşi Osiris'i öldürmesi ile ünlüdür, aynı zamanda onun oğlu Horus'u da öldürmeye teşebbüs etmiştir.
Horus, yaşamış, babasının ölümünün intikamını almış ve Set'i sonsuza kadar çöle sürgüne yollamıştır. Set'in sürgüne gönderilme kararı Ra tarafından yönetilen tanrılar konseyinde alınmıştır. Tanrıların çoğu Horus ve onun annesi İsis'in Osiris'ten gelen Mısır tacının mirasçısının Horus olduğu iddiasını desteklerken, Ra bu fikre katılmamıştır. O, Horus'un böyle güçlü bir pozisyon için çok genç olduğuna inanıyordu. Böylece, duruşma kimse yenişemeden uzun yıllar sürdü. İsis'in bir kurnazlığı davanın kapanmasına neden oldu.Büyü kullanarak, İsis kendini çok güzel bir genç kadına çevirdi. Set, O'nu gözlerinden yaş akarken gördü ve sorunun ne olduğunu sordu. İsis, kendi ve Horus'un durumuna benzetmeden bir hikâye anlattı. Buna göre şeytani bir adam onun kocasını öldürmüş, ailesini sürülerini çalmayı denemişti. Set, bu kötü duruma çok kızar, bu şeytani adamı yok ederek aile mülkerinin genç kadının oğluna geçmesi için ısrar eder. Kendi kelimeleri ile kendi yaptıklarını ayıplar ve Mısır tacını kaybeder. Tabii bunları söylemeyecektim. Set, her zaman tamamıyla şeytani bir figür olmamıştır. Onun yer altına yaptığı karanlık yolculuk boyunca, Horus ile kavgasında O'nu hamisi olan Ra'nın mavnasında olan güneşi korumuştur. Yılan şeklindeki canavar Apep ile kavga etmiştir. Ayrıca, 19. hanedan döneminde kısa bir süre çölün güçlerini sakinleştiren tanrı olarak Set'e duyulan saygı büyümüştür. Bir çok firavun, o dönemde Set'in isminden türeme örneğin Seti gibi isimleri kendilerine isim olarak seçmişlerdir. Set ölümsüzlerin babası olarak anılır, tek amacı Dünya'yı ele geçirmektir bu sebeble firavun olmaya çalışır."Çocuklar bu konu da bitti. 2. ödevinizi de anlamışsınızdır. Bir Mısır tanrısı hakkında bilgileri yazacaksınız. Set'in ki gibi fazla ayrıntıya gerek yok ama iyi anlatırsanız sevinirim. İlk yazıp veren kişi yanıma gelsin lütfen ve bana ödevleriniz konusunda yardımcı olsun."
Bunları duyunca sırıttım.Hepsini not etmiştim antik mısırca ama.Alışkanlık işte.Ben Mısırlıydım mısır mitleri dinleyerek büyümüştüm zaten.Roma mitolojisi de sorun olmazdı zaten.Elime parşömeni alıp yazmaya başladım... En iyi ödev benim olmalıydı.Yoksa deliye dönerdim.... - Spoiler:
-Mısır MİTOLOJİSİ-
Bastet;
Bastet ( ) Öykülere efsanelere konu olan kediler Tanrılık katına çıkartıldı. Nil vadisinin insanları kediyi neşe ve müziğin güzel şarkıların kıvrak dansların temsilcisi Bastet ile özdeşleştirdiler. İnanışa göre kedi miyavladıkça evin içi tanrıçanın insanlara hediyesi sayılan neşeyle dolarmış. Efsaneye göre Bastet bir gün babası Ra'ya kızarak Mısır'ın güneyindeki Nubia çölünde inzivaya çekilmiş ve bir aslana dönüşmüş. Bir süre sonra Ra kızını affedip Mısır'a geri çağırmış. Bunun üzerine aslan görüntülü Bastet Assuan yakınlarında Nil'in suyunda yıkanmış ve hemen orda bir kediye dönüşerek üzerine bindiği kayıkla Bubastis'e gitmiş ve bu bölgede tanrısal yaşamına devam etmiş. Babasına kırgın olan Bastet bu neşe dağıtan uysal sevimli yaratık kedinin simgelendiği güzel bir tanrıça oluvermiş. Bastet'in tanrısal özellikleri bununla bitmemiş. Başta ölüleri koruma yağmur yağdırma, hastalara ve çocuklara şifa verme müzik ve dans, ay tanrıçası haline de gelmiş. Mısırda kedinin tanrılaştırılmasının nedeni fare yakalaması dışında kedinin avlanma yeteneğine duyulan saygı güzelliğine duyulan sevgi ve gizemli kişiliğine duyulan korkuyla karışık hayranlıktı. Kimi zaman tanrıça kimi zaman şeytan sayılan kediler zaman erkeğe oranla kadına daha yakın olmuştur. Kedi tanrıça Bastet dişiliğin simgesiydi. Bir tarihçi "kedi tanrıça garip bakışı çekik gözleri kıvrak beli soylu duruşu ve hayvani hayasızlığıyla her mısırlı kadının aklını karıştıran ve benzemek istediği bir yaratıktı"diye yazıyor. Bastet ilk olarak Bubastis’in Delta Şehri'nde tapılmıştır. Kedilerin ve onlara önem verenlerin koruyucusudur. Sonuçta evde önemli bir tanrıça ve ayrıca ikonografide önemlidir. Papirüste güneş tanrısına saldıran yılan apep in kediler tarafından öldürüldüğü resmedilmiştir. Dişi aslanın tanrıçası Sekhmet’in yardımsever tarafı olarak görülmüştür. Not: Aynı zamanda Bastet her kedinin içine girebilirdi ama en çok mavi çalan tüyleri ,güzel leopar desenleri olan mısır kedilerinin içine girerdi. -Roma Mitolojisi-
Diana:
Diana, Roma mitolojisinde ayın ve avcılığın bakire tanrıçasıydı. Yunan mitolojisinde Artemis'e denktir. İkiz erkek kardeşi ile Delosadasında doğmuş olan Diana'nın, ebeveynleri Jüpiter ile Latona'dır. Gökteki sembolü aydır. Geyik Kardeşinden bir gün önce doğup ikizinin doğumu sırasında annesine yardım etmiştir. Annesinin çektiği acıyı gören diana evlenmemeye ve bakire kalmaya yemin etmiştir ikizi güneşi, Diana ise ayı temsil eder; ikizine "Phoebos" (parlak, ışıklı) denildiği gibi kendisine de’e de "Phoebe" denilirdi. İkisi de yayla silahlanmıştır, oklar atarlar; oklar güneş ve ay ışınlarının sembolüdür. Diana, güzel, endamlı, ciddi yüzlü, tanrısal bir bakiredir. Saf ışık tanrıçası olarak afifliği sembolize eder, kültünün kanunu olarak afifliğe, -erkek, kadın- duacıları riayet zorundaydı. Not: Diana çoğuzaman bakire tanrıça olarak tasvir edilsede efeste annelik ve doğurganlık tanrıçasıdır. [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.](Diana) [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.](Bastet)
Yazmayı bitirince bir parşömen bitirmiştim ve herkes yazıyordu.Sadece 5 dk. harcamıştım.Elim ağrımıştı ama olsun değerdi.Çok eğlenmiştim kendimce ve Bay Adam'a yardım etmek için aynı zamanda ödevi vermek için masaya gittim ve 150 cm lik parşömeni bıraktım sonra yerime döndüm... [Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.] |
| | | | Tüm sınıfların II. Mitoloji dersi | |
|
Similar topics | |
|
| Bu forumun müsaadesi var: | Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
| |
| |
| |