Sınıfa girdiğimi kimse fark etmemişti. Gülümsedim. Herkes birbirlerine tatil anılarını anlatmanın derdine düşmüştü haliyle. Ama dersimi böyle kaynatmalarına müsaade edemezdim. Geldiğimi fark etmeleri için kapıyı sertçe kapattım. Sınıfı dolduran gencecik başlar bana çevrildi. Tatlı sert bir tonda:
- Ohoo! Tatil anılarınızı anlatmak ve dedikodu yapmak için benim dersimi mi seçtiniz?
Bazıları umursamaz, bazıları utangaç bir yüz ifadesi takındılar. Açıktan güldüm.
- Vallahi sizin tatiliniz benimkinden iyi geçmiştir. Dinlemek isterdim ama sene sonu sınavlarında çakmanızı istemiyorum.
Usulca sınıfın ortasına doğru yürüdüm, öğretmen masasının üstüne sıçrayıp oturdum. Cübbemi düzelttikten sonra başladım.
-Evet bayanlar baylar, hiç mızıklanmayın. Bu sene Biçim Değiştirme Profesörünüz olan kişi -işaret parmağımla kendimi gösterdim- bu şahıs. Adı Phoneix Griotte. Fransız. 28 yaşında. Ve evet şaraba bayılırım. Bunu peşinen söyleyeyim çünkü Fransız olduğumu duyan herkes 'Kırmızı şarap sever misiniz?' diye sorar.
Masadan aşağı zıpladım ve sıraların arasında dolaşmaya başladım.
- Temel olarak saygısızlıktan tiksinirim. Despot değilimdir, fakat beni kullandığınızı fark edersem -ki ederim- tüm kederime rağmen sizi yassı solucana çevirmek zorunda kalırım.
Sözlerimin genç bünyelerindeki etkisini ölçmek için sustum. Kimi yutkunuyor, kimi 'palavra sıkıyor bu deli' dercesine umursamaz bakışlarla beni süzüyordu. Devam ettim:
-Bunların dışında neredeyse tatlıyımdır. Yani öyle derler.
Ciddileştim:
-Bakın arkadaşlar, Biçim değiştirme ağır ve ciddi bir derstir. Zaman zaman sıkılacaksınız, hatta bana küfretmeye başlayacaksınız biliyorum fakat büyücülüğü taşıyan temel sütunlardan biridir bu ders. Ben söz veriyorum , sizi sıkmamaya özen göstereceğim. Ama bana yardımcı olmanız gerekiyor. Şimdi, derse ufaktan bir giriş yapalım.
İstisnasız herkesin asa ve kitaplarına yöneldiğini görünce bir kahkaha koyuverdim. Şaşırdı zavallılar:
-Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz.
Arkamı dönüp koşar adım masama gidip çantamı açtım. Asamı çıkartıp ukala bir tavırla söylendim. 'Accio Forgy'
Birden masanın üzerinde kurbağam Forgy belirdi.
-Saptanamaz genişletme büyüsü yapmıştım çantama, ara ki bulasın bu çirkin şeyi. Eee Forgy, şimdi seni dönüştürmek zorundayım tatlım!
Asamı Forgy'ye doğrultup 'Feraverto' dedim. Öğrencilerimin masada duran su kadehine tepkisiz baktıklarını fark edince hırslandım. Yüzüme muzip bir ifade yerleştirdim ve 'Vera Verto!'
Su kadehi -yani Forgy' aniden bir kartala dönüştü ve geniş dersliğin etrafında bir kaç tur attı. Öğrencilerin ilgisi biraz olsun çekebilmiştim. Tiz bir ıslıkla Forgy'yi yanıma çağırdım.Masaya dayadığım ellimin yanıbaşına kondu koca kartal.
-Biliyorsunuz ben bir Ravenclaw'ım ve bunu her yerde belli etmeye bayılırım. Cümlemi bitirir bitirmez asamı o harika hayvana doğrultup 'Portus!' diye haykırdım. Oluşan anahtarı elime alıp:
-Bu anahtar benim odamın anahtarı. Kim dokunmak ister?
Bir kaç kişi yeltendi fakat çektiğim ilginin farkına varır varmaz 'Pullus!' diye mırıldandım. Anahtarın tavuğa dönüştüğünü gören öğrencilerimin artık eğlendiklerini anlamıştım.
- Bu kadar eğlence yeter çocuklar. ' Finite İncantatem!'
Normale dönen Forgy'yi cantama yolcu ettikten sonra öğrencilerime döndüm:
- Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun.

Kendimden emin ve yarattığım etkiden memnun bir şekilde odama döndüğümde yüzüme çarpan tatlı sümbül kokusunu büyük bir keyifle içime çektim. Mesleğimi çok seviyorum...

Rpg Out: Rp'lerinizi 1,5 hafta içinde bekliyorum. Aksi takdirde başınız dertte.

Derse geldiğimde kendimi berbat hissediyordum. Buna rağmen Bayan Griotte'yi dinlemeye çalıştım. Ahh saçları eğer bende olsaydı kesinlikle çok daha güzel olurdum diye düşündüm.
Giriş olarak önce kurallardan ve prensiplerinden bahsetti. Rahat birisi gibi durmasına rağmen, prensip sahibi bir cadıydı.
-Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz.

İleride animagus olmayı istediğim için bir anda kulak kabarttım. Cisinlenme olayını zaten çok istiyordum. Annem ve babam istedikleri yere istedikleri anda cisimlenirken biz kardeşimle uçak veya jetlerle sürünüyorduk. Bayan Griotte gerçekten çok eğlenceli anlatıyordu bu dersi.
Önce çantasından bir kurbağa çıkardı ki adı Forgy'di. Kadehi su kadehine çevirdiği sırada kimseden bir tepki gelmedi yanlızca ben sessiz bir şekilde "Vayy bee!" demiştim. Daha sonra kurbağa bir kartala dönüştü ve etrafımızda uçmaya başladı. Bunun üzerine Profesör:

-Biliyorsunuz ben bir Ravenclaw'ım ve bunu her yerde belli etmeye bayılırım. dedi. Rawenclaw'dan ne nferet ediyordum ne de çok seviyordum. Nötr bir tutumum vardı onlara karşı.

Daha sonra, kartalı bir anahtara çevirdi ve o anahtarın odasının anahtarı olduğunu söyledi gayet şirin bir sesle. Anahtara dokunmaya yeltenen kişiler anahtarın tavuğa dönüştüğünü gördüğü anda çok şaşırdılar. Bense hiç şaşırmamıştım. Çünkü, o anahtarın eninde sonunda farklı bir şeye dönüşeceğini biliyordum...

- Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun.

Hangi büyüyü yapacağımı çok iyi biliyordum. Kitaplarımı ve asamı toplayıp sınıfta çıktım. Biçim Değiştirme dersi çok güzel olacak gibi görünüyordu...

Saçlarımı savura savura zindan merdivenlerinden zemin kata çıkarken özellikle Gryffindorlar olmak üzere küçük sınıflara tepeden bakışlar atıyordum. Yüzlerinde oluşan korkmuş ifade itiraf ediyorum, beni tatmin ediyordu. Biçim Değiştirme Dersliğinin olduğu koridora dönerken bahçeye bakan camlardan dışarıya göz attım. Sıcağı, yazı çok severdim ama hava gitgide soğuyordu. Dışarıda yavaştan yapraklarını dökmeye başlayan ağaçlara iç çekerek baktım ve dersliğe girdim.

İşte, Antonio oradaydı. İtalya'da Clary birden ortaya çıkınca bütün ilgisini ona yöneltmişti, bende sinirlenmiş ve çekip gitmiştim. Şölende onu gördüm ama konuşmadım. Halada konuşmuyorduk. Bu yüzden ondan uzak bir sıraya oturdum ve çantamdan kitabımla asamı çıkarıp masanın üzerine koydum. Bu sırada Profesör Griotte içeri girmişti. Sınıftaki uğultudan rahatsız olmuş gibi konuşsada gülüşünden öyle olmadığı belli oluyordu. Konuşmaları ve hareketleri beni etkiliyordu. Çok rahat ve aklına eseni yapıyor gibiydi. Ben asla böyle biri olmadığımdan özeniyordum belkide. Ama bunu kimsenin bilmesine gerek yoktu. Yüzümde beliren gülümsemeyi hemen sildim ve ciddi bir ifade takındım.

" Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz. Accio Forgy "

Profesörün asayı sallamasıyla yeşil büyük bir kurbağa masasının üzerinde belirdi. Yüzümü buruşturdum.

" Feraverto "

Şimdi kurbağa değil, bir su kadehi vardı karşılarında. İlgiyle büyülü kelimeyi kafamın içinde tekrarladım. Feraverto.

" Vera Verto! "

Artık su kadehi bir kartaldı ve sınıfın tepesinde dönerken birkaç kişi gibi bende hayret dolu bir ses çıkardım. Bu ufak Gryffindorları korkutmakta işime yarayabilirdi. Farkında olmadan sırıttım. Bu Profesör en eğlenceli derslerden birini işliyordu. Ama Antonio'nunda binası olan Ravenclaw'ın sorumlusuydu ve bunu tekrar belirttiğinde farkında olmadan homurdandım. Yok yok, Profesör Griotte gibi olmak istemiyordum. Kendimi buna ikna etmeliydim.

" Portus "

Kartal bir anahtara dönüşüpte Profesör bunun odasının anahtarı olduğunu söylerken bir ders içinde daha kaç tane büyü öğrenebileceğimizi düşündüm.

" Pullus! "

İşte bu benim favori büyüm olmaya adaydı. Biri beni kızdırırsa tavuğa dönüştürmeli ve bir süreliğine iksir deposuna falan kitlemeliydim. Ceza almak istemiyordum nede olsa.

" Finite İncantatem! Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun. "

Açıkça favori büyümün Pullus olduğunu söyleyebilirdim. Kıkırdadım ve Profesörün bu derste kullandığı her büyünün sözcüklerini içimden tekrarlayarak eşyalarımı toparladım. İçten içe dersten eğlenmiş ve Profesör Griotte'yi sevmiştim. Ama ortak salona gittiğimde derside alışık olduğum role bürünerek profesörüde herkese kötüleyeceğimi biliyordum.

Biçim değiştirme sınıfının yerini bilmediği için, kendisiyle aynı derse gireceğini bildiği Roxanne adlı kızı takip ediyordu. Bir yandan düşmüş olduğu duruma içten içe kızıyordu. Her zaman ne yapacağını bilmişti. Her zaman. Ama şimdi bilinmezlik kuyusu içinde yüzüyordu. Roxanne Değiştirme Dersliğinin olduğu koridora dönerken bahçeye bakan camlardan dışarıya göz attı. Mete yavaşladı."Lütfen fazla oyalanma. Lütfen fazla oyalanma"diye düşündü umutsuzca. Eğer oyalanırsa beklemek zorunda kalırdı. Sınıfın yerini bilmediği için oda durmak zorunda kalırdı. Eğer durursa dikkat çekeceğini düşünüyordu. Ama korkuları yersizdi. Kızın tekrar yürümesiyle beraber oda onu takibine devam etti. Sonofon kapısına gelince içeri girdi. Metehan bir kaç saniye oyalandıktan sonra peşinden içeri girdi. Herkes bir ağızdan konuşuyordu. Arkalarda bir yerlerde sıralardan birinin boş olduğunu gördü ve tek başına oraya oturdu. Bir dakika sonra öğretmen geldi.
Kimse geldiğini fark etmiş gibi değildi. Kapıyı çarparak dikkatleri üstünde topladı. Aklına eseni yapan bir tipti. Bu tür insanlaı pek sevmezdi Mete.

Profesör konuşmaya başladı. Biraz kendinden bahsettikten sonra:

" Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz. Accio Forgy "

Profesörün asayı sallamasıyla yeşil büyük bir kurbağa masasının üzerinde belirdi.

" Feraverto "
Şimdi kurbağa değil, bir su kadehi vardı karşılarında. Zaten bu büyüyü biliyordu. Hiç yapmamıştı. Ama yapanları görmüştü.

" Vera Verto! "
Artık su kadehi bir kartaldı ve sınıfın tepesinde dönerken ilgisizce kartala baktım.

" Portus "
Kartal bir anahtara dönüşüpte Profesör bunun odasının anahtarı olduğunu söylerken bir ders içinde daha kaç tane büyü öğrenebileceğimizi düşündüm.

"Pullus!"

"Finite İncantatem! Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun. "

Birde ödev vardı." Daha ilk günden. Zaten okumakta zorlanıyorum. Ahh." O dersin tek iyi yanı erken bitmiş olmasıydı.

Açıkçası hiç Biçim Değiştirme dersi çekecek havamda değildim. Ama mecburen ayaklarımı sürüyerek zemin kattaki Biçim Değiştirme dersliğine doğru yürümeye başladım. Sınıfa girdiğimde etrafta büyük bir uğultu hakimdi. Anlaşılan yazın anlatılacak çok şey birikmişti.

Blair'ın yanında oturdum. O ise yine dalgındı. Onu böyle görmeye alışık değildim açıkçası. Nesi olduğunu sormadım. Kendisi anlatmak isterse zaten anlatırdı. Etrafıma bakınmaya başlağım sırada kapıdan giren Roxanne'i gördüm. Yine içimi büyük bir öfke kapladı. Onun bakışları ise Antonio'nun üzerindeydi. Fakat ondan uzak bir köşeye oturdu. Anlaşılan İtalya'da olan olayın etkisi hala sürüyordu.

Bayan Griotte'nin derse gelmesi ile beynimdeki düşünce fırtınası da son bulmuş oldu. Aslında Profesör oldukça sempatik ve eğlenceli görünüyordu. Ama isteyince ürkütücü olmayıda başardığı bir gerçekti. Sınıfta oradan oraya gidişi hiperaktif oluşunun bir göstergesiydi. Biraz kendinden söz etti ve derse geçti.

"Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz."

'Ah harika.' diye geçirdim içimden.Anlaşılmaz kelimeler bütünü. Neden anlatılan bir şeyi bir seferde anlayamıyordum ki. Söylediklerini biraz düşünüce nihayet anlayabilmiştim. Kendimi şimdi tam bir gerizekalı gibi hissediyordum. Kendime hakaret içeren bu düşüncelerden vazgeçtim ve cisimlenme üzerine düşündüm. Bu oldukça heycan verici bir şey olacaktı. Bir an İngiltere'desin, sonra İtalya'da. Gerçekten muhteşem.
Bayan Griotte koşar adımlarla masasına doğru gitti ve çantasını açıp içerisinden Forgy adında bir kurbağa çıkardı. Oldukça ürkütücü görünüyordu. Ürkütücü kurbağa, Bayan Griotte'nin söylediği sihirli sözcüklerle bir anda bir su kadehine dönüştü.

Sınıfın tepkisizliği üzerine ,Bayan Griotte "Vera Verto!" dedi. Su kadehi artık gösterişli bir kartala dönüşmüş, sınıfın etrafında uçuyordu. Bu gerçekten çok güzeldi. Kartalın güzelliğine kapıldığım sırada Bayan Griotte'nin sesini duydum.
"Biliyorsunuz ben bir Ravenclaw'ım ve bunu her yerde belli etmeye bayılırım." Belli etme biçimi gerçekten gösterişliydi.
Oldukça sıkıcı bir ders geçireceğimden eminken, şimdi eğlendiğimi itiraf etmeliyim.

Bayan Griotte, asasını gösterişli kartala doğru tuttu ve "Portus!" diye haykırdı. Şimdi ise bir anahtarlık peyda olmuştu. Kendi odasının anahtarı olduğunu söyledi. Bir kaç öğrenci anahtara dokunmaya çalıştı. Fakat çabaları boşunaydı. Anahtar Bayan Griotte'nin söylediği sihirli sözcükle bir tavuğa dönüştü. Başka neye dönüşeceğini merak etmekten kendimi alamadım.

Bayan Griotte'nin, "Bu kadar eğlence yeter çocuklar. ' Finite İncantatem!' " demesi ile kurbağanın başka bir şeye dönüşmeyeceğinide anlamış oldum. Kurbağayı çantasına koyduktan sonra bizlere doğru döndü.
"Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun."

Kesinlikle Vera Verto büyüsüne bayılmıştım. Bu sene Biçim Değiştirme dersinde zorlanacağımı düşünüyordum. Ama bugünkü dersten sonra biraz daha ümitliydim. Derste eğlenmenin verdiği mutlulukla, sınıftan çıktım.

Bıkkınlıkla derse girmem yetmiyormuş gibi, Profesör Griotte hemen derse giriş yapmıştı. Yeni büyüler öğrenmek evet eğlenceliydi ve evet profesörü de, içinden her an bir kurbağa fırlayacakmış gibi duran kabarık, kıvırcık saçlarını da çok seviyordum ama bir şeyleri ders adı altında öğrenmek canımı sıkıyordu.

Zaten derste rahatça dinlemeyeceğim bir yerde tek başıma oturuyordum; fakat derse girince işler öyle olmadı. Anlattıkları ilgimi çekmeye başlamıştı.

Kendini tanıtma faslından sonra profesör kurbağasını sihirli sözcükleri kullanıp bir kadehe dönüştürü. "Feraverto" O kadehten şarap içtiğimi hayal edince midem kısa süreliğine bulandı.

Daha sonra şanssız kurbağa Bayan Griotte'dan çıkan "Veraverto" sözcükleriyle bir kartala dönüşüp sınıfın ortasında uçmaya başladı. Kelimenin tam anlamıyla ğrençti.

Asıl ilgimi kartalın Portus büyüsüyle anahtara dönüştüğü kısım çekti. Anahtar Bayan Griotte'nin odasına aitti. O anahtarı gerçekten ele geçirebilmenin bir yolu olsaydı ders notları üzerinde birkaç küçük oyn...

Neyse.

Gözlerimizdeki parlamaları fark eden profesör Pullus sözcüklerini söylerek anahtarı tavuğa dönüştürdü. Tüylü, kahverengi tavuk, kurbağa olarak başladığı bu yolculuğu Finite İncantatem sözcükleriyle tekrar kurbağa olarak bitirdi.

Büyüler ilgimi çekmişti ve yapılışı kolay görünüyordu. Bir sonraki derste önlerden yer bulmayı aklıma koyarak, sınıftan çıktım.

Acaba profesöre deveye dönüşmek istediğimi söylesem dönüştürür müydü?

Blair ile sınıfa ilerlerken bana bir yandan Roy'u anlatıyordu. Bu sefer aceleye gerek yoktu gerçekten erkenden sınıfta olmuştuk. Sınıfta en fazla 5 kişi vardı ki buda bir sürü boş yer olduğunun göstergesiydi. Her zaman oturduğumuz sıralardan birine oturduk. Ve öğrencilerin ardından profesörün gelmesini izledik. Gerçekten hoş bir bayandı ve saçları... Müthiş saçları vardı. O girdiğinde herkes konuşmaya devam ediyordu. Birbirimize tatil anılarımızı anlatıyorduk. Profesör konuşmaya başlayarak kendimize getirmişti bizi. Biraz kendisini anlattıktan sonra dersi anlatmaya başladı.

''Accio Forgy'' birden masanın üzerinde bir kurbağa belirmişti. Profesör asasını biraz daha sallayıp ''Feraverto'' dedi. Ve artık güzelim kurbağa bir kadehe dönüşmüştü. Herkes şaşkın bir biçimde izliyordu olanları. ''Vera Verto!'' Ve artık kadeh bir kartala dönüşmüştü. Sınıfın içinde bir tur atıp, profesörün koluna uçtu ve bu sanırım herkesin ilgisi çekmişti. "Biliyorsunuz ben bir Ravenclaw'ım ve bunu her yerde belli etmeye bayılırım." Bu sözlerinin ardından başka bir büyü sözcüğü söyledi. "Portus!" ve artık kartal bir anahtar olmuştu. "Finite İncantatem!" Kurbağa artık normale dönmüştü. "Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun." Eşyalarımızı toplayıp Blair ile birlikte sınıftan çıktık.

Bugün yine zamanlama isteğim vardı.Sabahtan beri yapacağım işlere tam vaktinde başlamıştım.Bu kadar iyi zaman ayarlasam da biçim değiştirmeye geç kalmıştım ve koşmaktan ayaklarım ağrımıştı.Profesörle aramın açılmayacağını umarım.

Sonunda sınıfı gördüm.Umarım fark edilmeden sınıfa girerim.İçeri biraz sesli girmiş olmalıyım ki fark edildim.Galiba ufak bir kızarıklık oluşmuştu yüzümde ama yine de kendimi toparlayıp, özür dileyerek, yerime geçtim.Dersin bazı bölümlerini kaçırsam da buradayım.Değil mi?Profesöre odaklanınca çok tatlı, kıvırcık saçlarını fark ettim.Bana annemi hatırlatmıştı.

''Bakın arkadaşlar, Biçim değiştirme ağır ve ciddi bir derstir. Zaman zaman sıkılacaksınız, hatta bana küfretmeye başlayacaksınız biliyorum fakat büyücülüğü taşıyan temel sütunlardan biridir bu ders. Ben söz veriyorum , sizi sıkmamaya özen göstereceğim. Ama bana yardımcı olmanız gerekiyor. Şimdi, derse ufaktan bir giriş yapalım.''

Evet işte başlıyorduk.

Hevesli olmanız beni çok mutlu etti fakat bugün sadece gevezelik yapacağım. Biçim değiştirme, temelde bir cismi başka bir cisme dönüştürmek olarak tanımlanabilir. İstihbaratın temelini oluşturur. Bu bilimin gıcıklığı çok geniş bir alanı kapsamasından dolayıdır. Bir cismi tamamen/kısmen dönüştürmekten tutun da animagus dönüşümü ve cisimlenmeye kadar uzanan bir alandan bahsediyoruz.

Basit, bilimsel saçmalıklar maalesef ki burda da başlamıştı.Derslerin tek sevmediğim, hatta gına geldiği zamanlardı.Profesör kelimesi bitince hızlıca masasına gitti ve çantasını açtı.Asasıyla ''Accio Forgy'' dedi ve yeşil, şişman kurbağa masanın üstüne düştü.Asasını kurbağaya gösterip ''Feraverto'' dedi.Büyük kurbağa, güzel, yeşil bir kadeh oldu.İşte mükemmel büyü buna denir.Profesörün hafif bir tebessümün ardından ''Vera Verto!'' demesiyle kadeh, daha da şaşırtıcı bir şekilde dev bir kartal oldu.Dev kartal, birazcık turladıktan sonra tiz bir ıslık sesi geldi.Gözlerim kartalda iken, kartal, süzülüp profesörün eline kondu.

''Biliyorsunuz ben bir Ravenclaw'ım ve bunu her yerde belli etmeye bayılırım.''

Asasını kartala doğrultup 'Portus!' diye haykırdı.Elinde ki anahtarı bize gösterip

''Bu anahtar benim odamın anahtarı. Kim dokunmak ister?''

Ön sıralardan bir kaç kişi yeltendi ama mırıltılarıyla anahtar tavuk oldu.Hafifçe sırıtmaya başlamıştım bile.Birazcık övünen biri de olsa çok iyi bir öğretmendi.

''Bu kadar eğlence yeter çocuklar.Finite İncantatem!''

Anahtar, yine şişman,yeşil kurbağa oldu ve hızlıca çantayı boyladı.

''Bu günlük bu kadar. Sizden bir dahaki dersimize kadar kitaplarınızı incelemenizi ve favori biçim değiştirme büyünüzü ve nedenini belirlemenizi istiyorum. Lütfen uygulanabilir olsunlar, çünkü teker teker uygulayacaksınız. En çok sevilen büyüyü işleyeceğim bir dahaki derste. Hadi şimdi serbestsiniz. Uslu durun.''

Böyle güzel bir dersten sona 10 sayfalık ödeve bile razı olabilirdim.Eşyalarımı toplayıp çıktım.